Gündem

Van Barosu avukatları eylem yaptı, üst araması ve x ray cihazı taramasından vazgeçildi

Avukatlar uygulamayı protesto etmek için Van Adliyesi'nde oturma eylemi yapmıştı

Van Barosu avukatları, üst arama ve x ray taraması uygulamasını protesto etmek için oturma eylemi yapmıştı

06 Nisan 2015 20:26

Van Barosu avukatları adliye girişinde üst araması ve çantalarının x-ray cihazlarından geçirilmesine tepki gösterdi. Van Baş Savcısı Savaş Düzgün ile yapılan görüşmelerin ardından avukatlar eski uygulamanın yeniden geçerli olduğunu açıkladı

Berkin Elvan soruşturmasını yürüten Savcı Mehmet Selim Kiraz'ın geçtiğimiz hafta suikast sonucu hayatını kaybetmesinin ardından adliyelerde güvenlik önlemlerinin arttırıldı.  Adliyeye giriş çıkışlarda sorun yaşayan avukatlar üstlerinin aranmasına ve çantalarını x-ray cihazından geçirilmesine tepki gösterdi. İstanbul Barosu Başkanı Ümit Kocasakal da adliyeye gelerek İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Hadi Salihoğlu ile görüşmüş ve avukatların adliyeye üst araması olmadan çipli kartla girilmesi konusunda mutabakata varıldığı açıklanmıştı.

Başta İstanbul olmak üzere ülke genelindeki tüm barolar avukatların üzerlerinin aranmamasını gerektiğini vurguladı. Van Adliyesi'nde Başsavcısı Savaş Düzgün bir yazı ile avukatların Van Adliyesi girişinde üstlerinin aranması ve çantalarının x-ray cihazından geçirilmesini talimatı verdi.  Van Barosu duruma tepki gösterdi. Van barosuna kayıtlı avukatlar bir basın açıklaması düzenleyerek Van Başsavcısı Savaş Düzgün talimatının kanunsuz olduğuna işaret etti.

Yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi: "Savunmanın temsilcisi avukatın olmadığı, savunma ve avukata gereken  önemin verilmediği yerde hak ve adaletten, hukuk devletinden söz edilemez. Güvenlik zaafının avukatların adliyeye girişi ile ilişkilendirilerek, yaşanılan olayın haksız ve mesnetsiz biçimde faturası avukatlara çıkarılmaya çalışılmaktadır. Bu şekilde toplumda avukatlar birer “olağan şüpheli” şeklinde görülerek, hedef tahtasına konulmuştur. Adliyede bir tür “sıkıyönetim” rejimi uygulanarak güvenlik zaafının giderilebileceğine  ilişkin anlayış ve uygulamayı kabul edebilmemiz mümkün değildir. Bir kez daha hatırlatmak isteriz ki adliyenin asıl ve gerçek işlevi, adalet dağıtılmasıdır. Avukat da bu sürecin bir parçasıdır.Bu nedenlerle, güvenlik kaygısından hareketle, avukatlar hakkında sistemli bir biçimde geliştirilen olumsuz propagandanın etkisinde kalınarak, asla kabul etmeyeceğimiz bir muamele ve müdahalenin avukatlara yapılmaya kalkışılması, Baromuzca kabul edilebilecek bir durum değildir."

Van Baro Başkanı Murat Timur, yönetim kurulu üyesi Doğan İlhan ve bazı yönetim kurulu üyeleri ile Van Baş Savcı Vekili Erdoğan Bayraktar ve Van Baş Savcısı Savaş Düzgün ile yapılan görüşmenin ardından avukatların üstünün aranmaması  ve çantalarının x-ray cihazından geçirilmemesine karar verildi. Van Barosuna bağlı avukatların yeni uygulamaya karşı verdikleri tepkinin sonucunda yeniden eski uygulamaya geri dönüldü.

 

‘Üst araması olmayacak, çipli kartla girilecek’

 

İstanbul Barosu Ümit Kocasakal’ın Başsavcı Salihoğlu ile yaptığı görüşmenin ardından avukatların adliyeye girişi konusunda mutabakata varıldığı belirtilerek şunlar söylenmişti:

1) Avukat meslektaşlarımız adliyeye avukatlara tahsis edilen kapılardan sadece TBB tarafından verilen çipli-akıllı kimlik kartlarını okutmak suretiyle gireceklerdir. Bu açıdan henüz bu şekilde kimlik kartları bulunmayan meslektaşlarımızın, en kısa süre içerisinde Çağlayan Adliyesinde Baromuzun yer aldığı katta bulunan TBB bürosuna müracaatla bu kartları edinmeleri gerekmektedir. Aksi takdirde bir süre sonra bu özellikteki karta sahip olmayan meslektaşlarımız avukat girişlerinden giremeyeceklerdir.

2)1136 sayılı Avukatlık Kanununun 58.maddesi uyarınca avukat meslektaşlarımızın girişlerde asla ve kesinlikle üstü ve çantası aranmayacaktır. Bundan taviz verilmeyecektir.

3) a) Avukat meslektaşlarımız girişte çipli-akıllı kimlik kartlarını okuturken çantalarını x-ray cihazına bırakacaklardır. Alınan teknik bilgiler ışığında bu uygulamada çantanın içindeki evrakların görülmesi veya okunması da fiilen ve teknik olarak söz konusu değildir. Dolayısıyla bu uygulama hukuken ve fiilen bir arama değildir.

b)  Çantanın x-ray cihazından geçişi esnasında, içinde silah veya benzeri şüpheli bir cisim bulunduğu yönünde bir kuşku ortaya çıkması halinde dahi çantada bir arama yapılmayacak ancak meslektaşımız bu cismi göstermeye davet edilecektir. Bu yapılmadığı takdirde içeri girilemeyecektir.

c) Çantasını x-ray cihazına bırakmak istemeyen meslektaşımız, sadece silah, patlayıcı ve benzeri ağır metallere müdahaleyi gerektirir tepki verecek surette ayarlanan duyarlı kapıdan çantası ile birlikte geçecektir. Bu geçiş sırasında çanta uyarı verdiğinde gene çanta aranamayacak ancak, bu uyarıyı verebilecek olan cismin tanıtılması/gösterilmesi istenecek, bunun reddedilmesi halinde giriş yapılamayacaktır.

4) Avukat meslektaşlarımız girişte çipli-akıllı kimlik kartlarını okuttuktan sonra sadece silah, patlayıcı ve benzeri ağır metallere müdahaleyi gerektirir tepki verecek surette ayarlanan duyarlı kapıdan geçecektir. Bu geçiş sırasında duyarlı kapının uyarı vermesi halinde hiçbir şekilde elle üstü aranamayacak, detektör taramasına da tabi tutulmayacak sadece bu uyarıyı verebilecek cismin tanıtılması istenecek, bu yapılmadığı takdirde içeri giriş mümkün olmayacaktır.

5) Hakim ve savcıların adliyeye girişi aynı prosedüre tabi olacaktır. Nitekim bu uygulama başlamıştır. 6)Stajyer avukatlarımıza 15 gün içerisinde ve bundan böyle TBB tarafından tıpkı avukatlarda olduğu akıllı-çipli kart verilecek ve girişleri avukat meslektaşlarımızın girişi gibi olacaktır.

6) Bu kurallara uyulması, avukat meslektaşlarımızın güvenliği bakımından da gerekli olduğu gibi, adliyenin güvenlik sorununun, aynı şekilde ileride gerçekleşebilecek bir takım istenmeyen olayların sorumluluğunun haksız olarak avukatlara yüklenmesi ve bu yönde yaratılmak istenen kamuoyu algısının giderilmesi ve nihayet Kanunla belirlenen bir takım kazanımların muhafazası bakımından da elzemdir. Mesleğimizin ve meslektaşlarımızın haksız ithamlarla karşı karşıya kalmaması bakımından bu şekilde sorun Kanuna ve meslek onuruna uygun, sorumluluk ve eşitlik temelinde çözülmüş olacaktır. Kaldı ki, müvekkillerimizin haklarının korunabilmesi, meslektaşlarımızın adliyeye en seri ve sorunsuz şekilde girebilmelerini temin esastır ve gereklidir. Tüm meslektaşlarımızın bu hususta duyarlılık ve anlayış göstermesini rica ederiz"

İlgili Haberler