Meclis Kadına Yönelik Şiddeti Araştırma Komisyonu'nda şiddetin önlenmesi için dikkati çeken bir öneri gündeme geldi. Evlenmeden önce taraflardan, evlenme ehliyetlerinin olup olmadığına dair belge istenmesi fikri gündeme taşındı. Birçok komisyon üyesinin destek verdiği önerinin komisyon raporunda da yer alması bekleniyor.
Uzmanlar, konuya ilişkin olarak merak edilenleri Hürriyet'ten Oya Armutçu'ya yanıtladı:
Çetin Arslan: Sabıka kaydına özgü olarak evlenme yasağı getirilmesi Anayasa’ya aykırı olur
Hacettepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Çetin Arslan, Medeni Kanun Madde 133'ü hatırlatarak, "İçeriği, kapsamı ve şekli, açık ve ölçülü olacak şekilde kanunla düzenlenmesi koşuluyla, kişinin şiddete eğiliminin akıl hastalığı çerçevesinde evlenme engeli oluşturup oluşturmadığı, evlilik ehliyeti için değerlendirilebilir. Ancak hangi suçtan olursa olsun, sabıka kaydının evlilik engeli oluşturması kanunla dahi öngörülemez" dedi. Arslan, "Sabıka kaydına özgü olarak evlenme yasağı getirilmesi temel hak ve özgürlüklerin özüne dokunacağında Anayasa’ya aykırı olur" ifadesini kullandı.
Cana Güllü: Bu tip öneriler kadına şiddeti asla çözmez
Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu (TKDF) Başkanı Canan Güllü, söz konusu öneriyle ilgili, "Toplumsal cinsiyet eşitliği sorunu görmezden gelinerek, bu tip öneriler kadına şiddeti asla çözmez. Ülkenizin içinde bulunduğu koşullara gözünüzü kapatıp, arkanızı başka tarafa dönüp İspanya, Fransa gibi gelişmiş ülkelerin uyguladığı modelleri buraya getirme fikrine karşı çıkıyorum" görüşünü savundu. Güllü, "Çünkü, bu ülkede toplumsal cinsiyet eşitliği zayıfın da altında, eksiye düştü. Şimdi sorunun kaynağını görmezden gelerek, üstünü örterek, evlilik ehliyeti alınması gibi önerilerle, başka kulvarlara kaçmanın hiçbir anlamı yoktur. Evlilik ehliyeti ararken neye bakacaksınız? Hangi kavramları koyacaksınız? Bu raporları kim, nasıl verecek? Para ile mi alınacak? Sorunu çözmenin yolu en önce TCK’ya kadın cinayetleri ile ilgili maddeyi koymaktır" dedi.
Filiz Saraç: Tıbben detaylı incelemeye dayalı olmalıdır
Türkiye Barolar Birliği Yönetim Kurulu üyesi Filiz Saraç, "Şiddet eğiliminin tespitinde gerekli rapor evlilik akdi öncesinde istenen belgeler arasında yer almalıdır. Tıbben detaylı incelemeye dayalı olmalıdır. Yasal bir zemine dayanmalıdır. Kişisel verilerin korunması kapsamında bu verilerle ilgili, sadece ilgilisine bilgi verilmesi yerinde olacaktır" görüşünü ifade etti.
TIKLAYIN - Kadına yönelik şiddete karşı milletvekillerinden öneri: Evlilik öncesi çiftlere rapor verilsin