T24 - Kürt sorununa çözüm tartışmalarının canlanmasına üniversiteden de katkı
geldi. "Barışa Ses Ver" adlı bir girişim oluşturan öğrenciler hafta
boyunca bir dizi etkinlik düzenliyor.
Boğaziçi Üniversitesi öğrencileri, hükümetin Kürt açılımı ardından PKK ve Mahmur mülteci kampından Türkiye'ye dönüşlerin yaşanmasıyla canlanan barış tartışmalarına katkıda bulunmak için Barışa Ses Ver başlıklı bir girişim oluşturdu. Bu kapsamda hafta boyunca üniversitede çeşitli etkinlikler düzenlenecek.
Boğaziçi Üniversitesi öğrencilerinin düzenlediği "Barışa Ses Ver" haftası için hazırladıkları metin şöyle:
''Yıllarca öfkeyle, nefretle ve kanla beslendi savaş. Ölümün, öldürmenin ikliminde kimimiz bihaber büyüdük olan bitenden, kimimiz silahların gölgesinde, ölümün, kavganın hükümranlığında olan biteni anlamaya çalıştık. Belki birçoğumuz da bilmiyorduk savaşta tam olarak neler olduğunu, ölüm kuyularını, infaz timlerini, işkenceleri, kesilen kulakları ve ölen gençleri. Yaşadığımız ülkede insanlara bok yedirildiğini, köylerinin basıldığını, yakıldığını, birilerini öldürmenin çok kolay olduğunu sonradan duyduk, öğrendik. Masumiyetimizin yitimiydi bu, kimimiz Apê Musa öldürüldüğünde fark ettik, kimimiz Sivas’ta yangında, kimimiz Hrant’la, Uğur’la Ceylan’la.
Belki savaşın “buradan” uzak bir “orada” yaşanması fütursuzlaştırıyor savaş tamtamcılarını, çığlıklara, feryatlara ve ağıtlara kulaklarını kapayanları, çocukları kurşunlanmayanları, bedenleri paramparça edilmeyenleri ve en önemlisi savaşı kendilerinden uzak zannedenleri. Savaş tacirleri, savaştan kazananlar, başkalarının kanlarıyla yaşayanlar zorluyorlar bizi nefretin dilini konuşmaya.
Bu Drakula vodvilinde, hepimize rol ve istihdam var, vakti gelince sahneye çıkmalı, hamasi bir gururla tiradımızı atmalıyız. Kadın mıyız? Elbette asker annesi olmaktan gurur duymalıyız. Anne, baba mıyız? Elbette bu vatan için çocuğumuzun canını vermeliyiz. Erkek miyiz? Elbette kutsal vatanımız için insan öldürmeliyiz. Eşcinsel miyiz? O zaman zaten yaşamın her alanında tehlikeli ve çürüğüz. Transeksüel miyiz? Katlimiz vacip. Türkiye’de mi doğduk? O zaman hepimiz ısrarla Türk’üz, doğruyuz, çalışkanız. Tuzla’da işçi miyiz? Bir bir öldürülmeliyiz. Ermeni miyiz? Zinhar!! Biz her şeyin, memleketin, milletin, dinin ve dilin yekpare olanını severiz, kafalarımız cumhuriyetimizle aynı betonun harcından; göğsümüz cumhuriyetin tunç siperidir.
Üniversitede müşteri, kampüste asker, kışlada öğrenci olmalıyız. Yüzde 500 arttırılan harcımızı ödemeli, ehlileştirilen hocalarımızın mükerrer talimnamelerini takip etmeli, “siyaset”e bulaşmamalıyız. Çok hevesliysek devletin bize gösterdiği iç ve dış mihraklara karşı mücadele etmeli, örneğin başörtülü sınıf arkadaşımıza dik dik bakarak ya da Newroz’da halay çeken arkadaşlarımızı yuhalayarak, hiç olmadı bunların hepsinin Amerika’nın oyunu olduğunu söyleyerek siyasi tavrımızı belirtmeliyiz.
Ama mümkünse, Nazi Almanya'sının Kristal Gece'sinin çağrısı kabilince susmalıyız, çünkü birileri savaş çağrısı yaparken susmak savaşı desteklemenin en tehlikesiz yoludur.
Ya da bunları yapmamalı, başka bir dünya düşlemeli ve o dünyada yaşamak için barış istemeliyiz. Hem de susarak değil konuşarak, nefesimiz gücümüz yettiğince bağırarak, haykırarak.''
Programda neler var?
9 Kasım pazartesi
Resim sergisi: Serpil Odabaşı "Toplumsal Refleks" sergisi, Kırmızı Salon
Film gösterimi: "Deng", Yönetmen: Filiz Işık Bulut, "5 nolu cezaevi", Yönetmen: Çayan Demirel
Özger Arnas, 17:00
10 Kasım salı
Resim sergisi: Serpil Odabaşı "Toplumsal Refleks" sergisi, Kırmızı salon
Atölye: "Barışa sesler" atölyesi, 16:00-17:00 BÜFK kulüp odası
"Barışa danslar" atölyesi, 17:00-18:00 BÜFK kulüp odası
Film gösterimi & forum: Nasıl bir barış istiyoruz?
"Güneşe Yolculuk", Yönetmen: Yeşim Ustaoğlu, 17:00 Çayhane
11 Kasım çarşamba
Resim sergisi: Serpil Odabaşı "Toplumsal Refleks" sergisi, Kırmızı Salon
Panel: "Nasıl Bir Barış İstiyoruz?"
Moderatör: Nükhet Sirman
Katılımcılar: DTPli yönetici Şamil Altan, Oyuncu lale mansur,1999 Barış Grubu üyesi Yüksel Genç
17:00 ibrahim Bodur salonu
Konser: Bajar, Agirê Jiyan, Büfk 19:30 ÖFB
12 Kasım perşembe
Resim sergisi: Serpil odabaşı "Toplumsal Refleks" sergisi, Kırmızı Salon