Uluç: İbrahim Toraman’ın yaptığı Beşiktaş'a ihanettir. Galatasaray için Bülent Korkmaz bir fiyaskodur. Gerçek Fenerbahçeliler, Ankaraspor'a teşekkür etmelidir
Hıncal Uluç, NTV’de yayınlanan 90 Dakika programında haftanın öne çıkan spor olaylarını değerlendirdi. Beşiktaş - Bursaspor maçına değinen Uluç, karşılaşmanın kader adamları arasında ‘bir’ numara olarak gösterdiği İbrahim Toraman’ın yaptığının ‘Beşiktaş’a ihanet’ olduğunu söyledi.Uluç şöyle konuştu:
“Bu kelimeyi altını çizerek kullanıyorum. ‘Sırtından vur' desen Beşiktaş'ı İbrahim Toraman ancak bu kadar vurabilirdi. Bir sarı kartı olan adamın 44. dakikada duran topa elle hamle yapıp hakeme ‘beni oyundan at' diye bağırmasını benim aklım almıyor. Yaptığı işe bak. O hamleyi hiçbir şekilde anlayamıyorum. Bunun için de ihanetten başka sözcük de bulamıyorum.”
'Hakem yorumlarında Bursalıydı'
Karşılaşmanın ikinci kader adamının hakem olduğunu belirten Uluç şöyle devam etti:
“Hakem Deniz Çoban, geçtiğimiz haftaki Kocaelispor maçında Beşiktaş'a hediye edilen puanları ödeştirdi. Maç içindeki bütün yorumlarında Bursa'lıydı. Eğer Bobo kendini yere attı diye sarı kart görüyorsa, Shin'in iki kere oyundan atılması lazım. Kaç kere 18 içinde aldatmaya teşebbüs etti. Ona ‘devam’ dedi, Bobo'ya birinci sarı kartı çıkardı. Bobo da Beşiktaş'ın tek forveti, Nobre sakat. Bobo'yu 18 içinde bir daha hareket edemez hale getirdi. İki, İbrahim Toraman'ın birinci sarı kartı. Kaleye atılan bir şuta, dönerek yükseliş var. Orada el var, kart olup olmadığı tartışılır. O sarı kartı verenin ikinci yarıda Bursaspor'lu Ömer'e penaltıyı ve kırmızı kartı göstermesi lazım. Bu dönüm noktasıydı maçın.”
'Denizli 60 dakikayı ziyan etti'
Maçın üçüncü kilit adamının Mustafa Denizli olduğunu söyleyen Uluç, “Sahaya çıkardığı takımı aklım almadı. Şampiyonluk yolunu açacak maç oynuyorsun, Sivok ikinci önlibero olarak oynuyor Ernst'in yanında, Yusuf gibi bir adam kenarda... Her türlü şans Beşiktaş'ın lehindeyken Mustafa Denizli, Yusuf'un 60. dakikada girdiği ana kadar oyunu ziyan etti. Serdar Özkan, eğer kaleci Rüştü oyundan çıkıp yerine girseydi bu kadar şaşırırdım. Holosko'yu çıkardı... İnanamadım.
Bu noktadan sonra bu maçı Bursaspor'un kazanması gerekirdi. Niye kazanamadı? Bunun sebebi de Ertuğrul Sağlam. Beşiktaş 10 kişiyken Bursaspor beraberliğe razı. Beşiktaş'ın 10 kişi kalması Ertuğrul Sağlam'ı korkutmuş."
‘Olanlar Fenerbahçe’nin lehine’
Haftayı Ankaraspor yenilgisiyle kapayan Fenerbahçe’yi değerlendiren Uluç şunları söyledi:
“Bu olanlar Fenerbahçe'nin futbol takımının lehine bana sorarsanız. Hatta Sivasspor da kupadan elerse daha da lehine; çünkü Fenerbahçe Futbol Şubesi'nin baştan aşağı silkelenmesi gerekiyor. Herhangi bir sahte başarı bu silkelenmeyi etkileyebilir.
Fenerbahçe, özellikle Aziz Yıldırım başkan olduktan bu yana, muhtelif spor dallarında yarışan ve hemen her spor dalında başarılı olan bir takım haline geldi. Bir istisnası var bunun, o da futbol takımı... Futbol dışındaki bütün branşlarda iş ehillerine bırakılmış. Futbolda Aziz Yıldırım ‘ben bilirim ben yönetirim' diyor.
Aragones figüran. Ondan önceki Zico'nun olduğu gibi. Futbolun altında hangi taşı kaldırırsan kaldır Aziz Yıldırım çıkıyor. Bu sistem değişmediği sürece Fenerbahçe için kurtuluş yok. En ufak bir başarı da bu süreci uyutur. Bu yüzden de gerçek Fenerbahçelilerin Aykut Kocaman'a ve Ankaraspor'a teşekkür etmesi gerekir."
‘Bülent Kormaz fiyaskodur’
Haftayı üç puanla kapatan Galatasaray'ın oynadığı futbolun zevki ve heyecanının olmadığını ifade eden Uluç şu değerlendirmeyi yaptı:
“Bülent Korkmaz kelimenin tam anlamıyla bir fiyaskodur Galatasaray için. Bu maçta bir kere daha anladım ki, Adnan Polat bu sezonun sonunda takımın menajerini ve teknik direktörünü değiştirmezse bu takımı kimse kurtaramaz. Adnan Sezgin ile Bülent Korkmaz'ın bu kulüple ilişiğinin kesilmesi lazım.
Galatasaray, Bülent Korkmaz'dan sonra ileriye hızlı çıkmayı iyice unuttu. Bana sorarsanız bu Barış'tan derhal kurtulunması lazım. Gol için sahada olan iki oyuncu var, Baros ve Lincoln. Bunlar da gol atmak için değil kart göstermek için oynuyorlar."