Dünya
Deutsche Welle

Ukrayna-Rusya müzakereleri nerede tıkanıyor?

Kiev ve Moskova, savaşın başlamasından bu yana dördüncü kez müzakere masasında. Pazartesi başlayan dördüncü tur bugün de devam edecek. Peki, şu ana kadar üzerinde anlaşma sağlanamayan ihtilaf noktaları neler?

16 Mart 2022 10:13

Kiev ve Moskova, savaşın başlamasından bu yana dördüncü kez müzakere masasında. Pazartesi başlayan dördüncü tur bugün de devam edecek. Peki, şu ana kadar üzerinde anlaşma sağlanamayan ihtilaf noktaları neler?Ukrayna'da süren savaşta Moskova ve Kiev heyetleri Pazartesi günü dördüncü kez müzakere masasına oturdu. Taraflar bu kez video konferans yoluyla görüştü. Görüşmeye teknik bir ara verildiği belirtilirken, müzakereler Salı günü de devam etti. Ukrayna tarafının müzakerecisi, Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy'nin danışmanı Mihaylo Podolyak, dün gece yaptığı açıklamada müzakere sürecini "zorlu ve ağır" olarak nitelendirerek, tarafların birbirine zıt düştüğü temel noktalara dikkat çekti. Yine de uzlaşma için umut olduğunun altını çizen Podolyak, dördüncü tura Çarşamba günü de devam edileceğini duyurdu. Moskova'dan ise müzakerelere ilişkin ihtiyatlı bir açıklama geldi. Kremlin sözcüsü Dimitri Peskov, "Herhangi bir tahminde bulunmak istemiyoruz. Somut sonuçları bekleyelim" açıklamasında bulundu. Müzakereler ne zaman başladı? Taraflar ilk kez, Rusya'nın Ukrayna'ya girmesinden dört gün sonra 28 Şubat'ta Belarus'un Ukrayna sınırında yer alan Gomel'de bir araya gelmişti. Kiev'in derhal ateşkes ilan edilmesi ve Rusya'nın Ukrayna'daki birliklerini çekmesi talebiyle masaya oturduğu görüşme, beş saat sürmüş; ancak ateşkes yönünde somut bir ilerleme kaydedilememişti. İkinci görüşme, 3 Mart'ta bu kez Belarus'un Brest kentinde gerçekleştirildi. Bu görüşmeden müzakerelere devam kararı çıktı. Ukrayna ve Rusya heyetleri, 8 Mart'ta yine Brest'te üçüncü kez bir araya geldi. Tarafların açıklamalarında insani yardım koridorları konusunda olumlu gelişmeler olduğu sinyali verildi. 10 Mart'ta ise taraflar arasında bakanlar düzeyindeki ilk görüşme, Türkiye'nin girişimiyle Antalya'da gerçekleştirildi. Antalya Diplomasi Forumu çerçevesinde yapılan toplantıya Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ve Ukraynalı mevkidaşı Dimitri Kuleba'nın yanı sıra tarafların davetiyle Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu da katıldı. Ukrayna'nın tarafsız ülke statüsünü kabul etmek için Türkiye ve ABD'nin garantörlüğü talebini yinelediği üçlü görüşme sonrasında konuşan Ukrayna Dışişleri Bakanı Kuleba, bombardıman altında olan Mariupol kentindeki duruma dikkat çekerek kentten sivillerin çıkışı için insani koridor oluşturulmasını istediklerini, ancak Rus Bakanın bu konuda bir taahhütte bulunmadığını kaydetti. Lavrov'un konuyu yine de yetkililere ileteceğini aktardığını belirten Kuleba, "24 saatlik bir ateşkes istedik ama herhangi bir ilerleme kaydedemedik. Öyle gözüküyor ki, diğer karar alıcıların devreye girmesi gerekecek" diye konuştu. Rus Dışişleri Bakanı Lavrov ise Rusya'nın günlük olarak insani koridorların açılmasına yönelik önerisinin hâlâ geçerli olduğunu belirterek "Bugün şu anlaşıldı; müzakerelerin yerini alacak hiçbir şey yoktur” ifadeleriyle diyaloğun devamının önemine atıfta bulundu. Peki şu ana kadar gerçekleştirilen müzakereler hangi noktalarda tıkandı? Çatışmalı bölgelerde insani koridor açılması Her iki taraf da daha önceki müzakerelerde siviller için kaçış yollarının açılması yönünde görüş belirtmişti. Ancak bu yönde girişimler olsa da insani koridor uygulamasının tam kapasiteyle hayata geçirilememesi konusunda iki tarafın da birbirini suçladığı bir süreç yaşanıyor. Sumi ve Enerhodar'ın da aralarında bulunduğu Ukrayna şehirlerinde açılan insani koridorlardan sivillerin tahliyelerine başlanmıştı. Ancak Ukraynalı yerel yetkililer, sivillerin otobüslerle Bucha'dan çıkışının Rus birlikler tarafından engellendiğini öne sürmüştü. Rus devlet haber ajansı TASS, Rusya heyetine başkanlık eden Devlet Başkanı Yardımcısı Vladimir Medinskiy'nin, insani koridorların açılmasında karşılaşılan sorunları Ukrayna ordusundaki kimi komutanların, üstlerinin talimatlarına uymamasına bağladıkları yönündeki sözlerini aktarmıştı. Medinskiy, Rus ordusunun sivillerin tahliyesi için güvenli yolları açtığını ve bu koridorlarda ateşe ara verdiğini, ancak Kiev'in sivilleri canlı kalkan olarak kullandığını iddia etmişti. Rusya Devlet Başkanı Yardımcısı, "Şehirlerde bazı pozisyonları ele geçiren milliyetçilerin bu kentlerde sivilleri tutmaya devam ettiğini'' öne sürerek, "sivilleri canlı kalkan olarak kullanan Kiev'in savaş suçu işlediğini” savunmuştu. Kiev ise insani koridorların açılamamasından Moskova'yı sorumlu tutuyor. Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodimir Zelenskiy, Rus birliklerin, abluka altındaki Mariupol kentine insani yardım malzemesi gönderilebilmesi için üzerinde anlaşılan yollara mayın döşediğini öne sürmüştü. İhtilaflı bölgeler TASS haber ajansı; üçüncü tur müzakerelere ilişkin Rus tarafının, daha önce ilkesel olarak üzerinde anlaşma sağlanan noktalara yönelik 'en azından bir protokol' imzalanması niyetine, Ukrayna delegasyonunun, taslakları incelemek için zaman talep ederek yanıt verdiğini belirtmişti. Duma'nın Dış İlişkiler Komitesi Başkanı Leonid Slutski, Moskova'nın taleplerinin "siyasal boyutları" olduğunu ve Ukrayna'nın "Nazilerden arındırılması", silahsızlandırılması, tarafsız ülke statüsüne sahip olmasını ve Rusça konusunu kapsadığını belirtmişti. Bu başlıkları görüşmelerin devamı için yalnızca "bir temel" olarak görmediklerini vurgulayan Slutski, söz konusu meselelere ilişkin Moskova'nın duruşunun değişmeyeceğinin altını çizmişti. Moskova; Ukrayna'dan, Rus ayrılıkçıların yoğun olarak yaşadığı Ukrayna'nın doğusundaki "Donetsk ve Luhansk Halk Cumhuriyetleri"nin bağımsızlıklarını tanımasını ve Kırım'ı Rus toprağı olarak kabul etmesini de talep ediyor. Kiev'in Kırım ve Donbas'ın kırmızı çizgileri olduğunu defaatle tekrarlamasına karşın Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy, 8 Mart'ta Amerikan ABC'ye verdiği röportajda bu bölgelere ilişkin müzakere mesajı vererek, gelinen noktada bazı tavizlerin verilmesinin söz konusu olabileceğini ifade etmişti. Kırım'ı Rus toprağı olarak tanıyamayacaklarını söyleyen Zelenskiy, Rusya'nın da bölgeyi Ukrayna toprağı olarak tanımasının güç olduğunu düşündüğünü belirtmişti. Ukrayna Devlet Başkanı, bu toprakların Rus ilhakından önce Ukrayna'ya ait olduğunu hatırlatarak, "bu bölgelerde yaşayanların buraların akıbetine yönelik nihai karardan memnun olmasının kendileri için önemli olduğunu" ifade etmişti. NATO ve Avrupa Birliği Moskova, NATO'nun eski Sovyet ülkelerini de içine alacak şekilde kendi sınırlarına doğru genişlemesini bir güvenlik tehdidi olarak görüyor. Batılı ülkelerin İttifak'ın doğuya genişlemeyeceğine dair sözlü taahhütlerini yerine getirmediğini savunan Rusya Devlet Başkanı Putin, İttifak'ın bu bölgelere doğru genişlemesi ve Rusya sınırları yakınında tehditkar silah sistemleri konuşlandırmasına son verilmesini içeren somut anlaşmalar konusunda ısrarcı olduklarını belirtmişti. Moskova, bu bağlamda Ukrayna'dan da NATO ve Avrupa Birliği'ne katılmayacağını garanti edecek şekilde anayasasını değiştirmesini talep ediyor. Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy, daha önceki açıklamalarında Rusya'nın tarafsızlık talebini görüşmekten çekinmediğini belirtmişti. Kiev, bu konuların müzakeresi için ön koşul olarak, derhal ateşkes ilan edilerek, Rusya'nın birliklerinin Ukrayna topraklarından çekmesini talep ediyor. 9 Mart'ta Bloomberg'e konuşan Zelenskiy'nin danışmanı Ihor Zhovkva, Rusya ile tarafsızlık konusunu görüşmeye ve NATO üyeliği konusunu şu an için askıya almaya hazır olduklarını, ancak Ukrayna'nın tarafsızlık seçeneğini tercih etmesi halinde Rusya dahil Kiev'in komşularından ve ABD, İngiltere, Almanya ve Türkiye gibi diğer büyük güçlerden sağlam güvenlik garantisi talep edeceğini ifade etmişti. Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy de Kuzey Avrupa ve Baltık ülkelerinin katılımıyla İngiltere'nin ev sahipliğinde düzenlenen Ortak Sefer Gücü (JEF) zirvesinde yaptığı açıklamalarla Kiev'in bu pozisyonunu yineledi. Zelenskiy, Ukrayna'nın NATO üyesi olmadığının altını çizerek, Yıllardır kapıların açık olduğunu duyuyoruz, ama aynı zamanda İttifak'a katılamayacağımızı da. Bu bir gerçek ve bu gerçeğin kabul edilmesi gerekiyor" diye konuştu. Ukrayna Devlet Başkanı, Kiev'in partnerlerinden güvenlik garantisi taleplerinin de bir kez daha altını çizdi. Ukrayna tarafının doğrudan Rusya lideri Putin'le müzakere masasına oturma talebine ise Kremlin'den henüz olumlu bir yanıt gelmiş değil. Sinem Özdemir © Deutsche Welle Türkçe
Haber, değiştirilmeden kaynağından otomatik olarak eklenmiştirDeutsche Welle