Üç kişiden biri çalışma arkadaşlarıyla cinsel ilişkiye giriyor

Boston Massachusetts Üniversitesinden Dr. Sheree Conrad ve Dr. Michael Milbum, insanların cinsel yaşamlarında ve hayatta mutlu olup olmamalarını cinsel zekasının belirlediğini söyledi.

Dr. Conrad ve Dr. Milburn'ün 700 kişi üzerinde yaptıkları araştırmayı "Sexual Intelligence" isimli kitapta topladı.

Söz konusu cinsel zekâ IQ'dan ziyade EQ, yani duygusal zekâyla ilişkili görünüyor.

Seksi üç türe ayıran Milbum ve Conrad, saf fiziksel arzudan doğan “öz seks”, fiziksel ve duygusal arzularla yakınlığı içeren “ilişki seksi” ve bağımlık yaratan, seksin duygusal bir ihtiyaç yerine geçtiği “ikame seks” olduğunu söyledi. Bu türler arasında en sağlıklısı duygusal ve fiziksel arzulan bir arada yaşatan cinsellik...

Milbum ve Conrad'ın araştırmasının bir başka sonucuna göre, işyerinde cinsel ilişkiler son derece yaygın. Araştırmaya katılan her üç kişiden biri çalışma arkadaşlarıyla cinsel ilişkiye girdiğini ifade etmiş.

Bu konuda yapılan istatistiki çalışmalar da bu oranın yüzde 80'lere kadar çıktığını gösteriyor. Conrad, "İşyerinde seks olmaz diye bir inanış vardır... Doğrusu şu ki, bal gibi olur. İnsanlar tabii ki bunu gizli yaşarlar ve çoğunlukla da ellerinde patlar" dedi.

Conrad, “Peki, neden bal gibi olur”, diye soranlara da “Çünkü yatak odanızdan çıkarken cinsel duygularınızın şalterini indiremezsiniz" diye cevap verdi.

Uzmanların tezine göre duyguları farklı kategorilere ayırmak kişinin cinsel duygularının körelmesine ve sonuçta sağlıksız bir cinsellik anlayışı oluşturmasına da neden oluyor. Seks IQ'sunun yaratıcıları, bu yüzden işyerinde cinselliğin reddedilmesini doğru bulmuyor.