15 Temmuz Darbe Girişimi

Tutuklanan TEM şube müdür yardımcısı: 15 Temmuz'da "Askerle birlikte olun" dendi

"15 Temmuz'da paralel yapının talimatlarına uymama kararı aldım"

09 Eylül 2016 11:15

15 Temmuz darbe girişiminin ardından tutuklanan Ankara Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdür Yardımcısı Bayram Çiftçi, cemaat hakkında itiraflarda bulundu. Habertürk'ten Fevzi Çakır'ın haberine göre, Çiftçi, meslek hayatı boyunca cemaat imamları ile görüştüğünü, darbe gecesine kadar da görüşmelerinin sürdüğünü kabul etti.

Çiftçi, ifadesinde “TEM Şube’yi ‘Tarih’ diye adlandırıyorlardı. 2015’te Savaş (abi) bir flash disk (casus yazılımlı) verdi ve D Büro’daki (FETÖ’ye bakan büro) bilgisayarlara kurmamı söyledi” dedi. Çiftçi, 15 Temmuz'da cep telefonuna “TSK yönetime müdahale ediyor, askerle birlikte olun” mesajı gönderildiğini söyledi.

Çiftçi, soruşturmalar hakkında bilgi verdiğini belirterek "Verdiğim bir bilgi ‘Sarayın Uşakları’ adlı hesaptan yayınlandı" dedi. Çiftçi, ‘’Merasim Sokak'taki patlamadan sonra Turgut müdürün emniyetin saunasına gittiğini, bu konuyla Bülent Kantar müdür tarafından azarlandığını söylemiştim. Bu söylediklerim ‘Sarayın Uşakları’ adıyla açılmış paralel yapıya müzahir Twitter hesabında yayınlanmıştı'' dedi. 

Çiftçi, darbe gecesi talimata uymadığını savundu, "Gerekirse şehit olmayı göze aldım. 15 Temmuz sonrası bu malum yapıyla ilgili tüm tehditlere rağmen hiçbir tereddütüm kalmadan canım pahasına mücadele ettim" iddiasında bulundu.

Etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak istediğini belirten Çiftçi, ifadesinde özetle şunları söyledi:

BYLOCK’I İNDİRMEMİ SÖYLEDİ: Bulunduğum gruplarda hepsi benim devrem olan Musa R., Tolga M., Hasan D. isimli şahıslar vardı. Fuat, ByLock isimli programı indirmemi söyledi. Programı eşime ait olan telefona indirdim.

TEM ŞUBE’YE ‘TARİH’ DİYORLARDI: 3 Eylül 2015’te TEM Şube Müdürlüğü’nde müdür yardımcısı oldum. ByLock’tan Savaş (abi) benimle irtibata geçince görüşmeye başladık. Savaş, ByLock’un deşifre olduğunu söyleyip Eagle adlı programı yükledi. Eagle üzerinden görüşmelere devam ettik. TEM Şube’yi ‘Tarih’ olarak adlandırıyorlardı.

CASUS YAZILIM: Sadık (abi) benden TEM Şube Müdürlüğü ile ilgili ne olup bittiğini rapor etmemi istedi. Telefonuma WhatsApp amblemli ve içerikli kripto diyebileceğim bir program yüklemişti. Bu programları geri getirilmeyecek şekilde silecek olan ‘Cleaner’ adlı program kurmuştu. 2015 yılında Savaş bana bir flash disk verdi. Bunu D Büro’daki (FETÖ soruşturmaları yapan büro) bilgisayarlara kurmamı söyledi. Büroda harici hard disk kullanıldığını, ağdan çalışmadıklarını, programı kuramayacağımı söyledim. Flash diski bana verip “Bunu ortalara at, merak eden biri alır takar” dedi. Çıktıktan sonra flash diski attım. Bu yıl da Sadık bir flash disk verdi ve bunu bilgisayarlara takmamı, 3 dakika takılı kaldığında tüm bilgilerin eline geçeceğini söyledi. Fakat bu flash diski de attım.

‘ASKERLERLE BİRLİKTE OLUN’: 15 Temmuz günü eşimle teyzemlerde misafirlikteydik. Şubede görevli komiser arayarak Genelkurmay’da bir hareketlilik olduğunu söyledi. Eşimle vedalaşıp Genelkurmay’a hareket ettik. Uçaklar alçak uçuş yapıyordu. Darbe olduğunu anladım. Bu arada telefonuma Sadık’tan “TSK yönetime müdahale ediyor, askerle birlikte olun” mesajı geldi. Bu an benim için son noktaydı. Paralel yapının talimatlarına uymama kararı aldım.

OPERASYONLARI SORARDI: TEM Şube’de paralel yapı operasyonlarını D Büro Amirliği yapmaktadır. Sadık her operasyonda bana görevli olduğum şubede hareketlilik olup olmadığını sorardı. Dilaver Azimli (FETÖ’nün mali imamı) dosyasını söyledim. Buna ilişkin fiziki takipte çalışan araçların plakalarını istedi, birini verdim. Kozmik Oda dosyasını ısrarla sordu, bilgim olmadığını söyledim. Gazi Üniversitesi’ne yönelik soruşturmayı da sordu.

Hürriyet'ten Mesut Hasan Benli'nin haberine göre, Bylocak adlı haberleşme sistemini kullandığı tespit edildikten sonra gözaltına alındığı, 17 Ağustos tarihine kadar TEM Şube Müdürlüğünde müdür yardımcısı olarak görev yapan Bayram Çiftçi FETÖ üyeliğinden tutuklandı. Çiftçi’nin 10 sayfalık Emniyet ifadesi özetle şöyle:

‘’Kemalettin Özdemir’in kitabını hediye ettiler’’

“Polis Kolejinde iken bir arkadaşımın daveti üzerine farklı semtlerdeki cemaat evlerine gidip gelmeye başladım. Evlerde Fehtullah Gülen’in kitaplarını okuturlar, kasetlerini dinletirlerdi. 1990’lı yıllarda abiler bizi Ege bölgesinde bir kampa götürdüler. Bu kampta evlerde olduğu gibi etkinlikler düzenlenmişti. Burada risale okumada birinci olmuştum ve o dönemin Emniyet imamı olan ve mesleki bilgimden öğrendiğim şekliyle paralel yapının kurucularından Kemalettin Özdemir’in imzalı kitabını hediye etmişlerdi.  

''Bylock yüklediler''

''2010 yılına kadar, cemaatle ilişkimi kestim. İlişkimin olmadığı dönemlerde çok kötü yerlerde görevler yaptım. 2010 yılında Ankara’ya tayinim çıktı. O dönem tüm devlet kurumlarında olduğu gibi emniyette de hakim güç olan paralel yapıya ben gittim. Polis akademisinde akademisyen olan Oğuzhan Ömer Demir’in kabulüyle tekrar bu yapıyla görüşmeye başladım. Oğuzhan Ö.D.  grubun imamı idi. Daha sonra kod adını Fuat olarak bildiğim sivil bir imam ile tanıştırdılar. Fuat daha önce hiç duymadığım birim toplantısına çağırılacağımı söyledi. Basında da çıkan Bylock adlı mesajlaşma sistemini Google Play Store’dan indirmemizi, kendi aramızda buradan irtibat kuracağımı söyledi. Kurulumunu tarif etti. Ben de bu programı eşime ait olan telefona indirdim. 

''Devlet güvenilir bulmuştu''

''Birim sorumlusu Savaş kod adlı şahsın Kızılay’daki iş yerinde toplandık. İrtibatı Bylock aracılığı ile sağlardık. 15 Ocak 2015 tarihinde Pertek’e tayinim çıktı. Tayinim bana ve aileme şok olmuştu. Burada terörle mücadele konusunda çalışmalar yaptık. Burada özel seçilen ekibin içinde olduğumdan dolayı yapıyla bağlantım kopmuştu. Devlet tarafından güvenilir olarak değerlendiriyordum. 3 Eylül 2015 günü TEM Şube Müdürlüğüne atandım ve müdür yardımcısı olarak göreve başladım. Kullandığım Bylock programıyla Savaş benimle irtibata geçti ve görüşmelere başladık. Savaş, bir süre sonra Bylocak’un deşifre olduğunu söyleyerek Eagle adlı programı yükledik.

‘’Her şeyi rapor et dediler’’

‘’2016 yılı Ocak ya da Şubat ayı itibariyle sadece dini açıdan Ercan kod adlı şahısla, görevle ilgili de Sadık kod adlı şahısla görüşmeye başladık. Sadık benden TEM Şube Müdürlüğü ile ilgili ne olup bittiğini rapor etmemi istedi. Kendisi telefonuma Whatsapp amblemli ve içerikli kripto Whatsapp diyebileceğim bir program yüklemişti. Aynı zamanda bu programları geri getirmeyecek şekilde silecek olan C Cleaner adlı prgram kurmuştu.

‘’Flash diski bilgisayara yükle dediler’’

‘’2015 yılında Savaş bana bir tane flash disk verdi. Bunu D Bürodaki bilgisayarlara kurmamı söyledi. Teknik olarak bunun yüklenilemeyeceğini söyleyince vazgeçti. 2016 yılı içerisinde Sadık, Bylocak’tan Çankaya’daki adresini gönderdi. Belirtilen adrese gittim. Kapıyı Sadık açtı. Sadık içeride bana Savaş gibi bir flash disk verdi ve o da bu flsah diski bilgisayara takmamı, üç dakika takılı kaldığında tüm bilgilerin onların eline geçeceğini söyledi. Fakat bu flash diski hiçbir bilgisayara takmadım ve onlara geri teslim etmedim. 

‘’Küfür ettim’’

Darbe günü gece saatlerinde Sadık bana Eagle tabanlı Whatsapp’tan mesaj göndermiş ve bu darbenin onlarla bir alakası olmadığını yazmıştı. Bende ona küfür ederek programı sildim. O dakikadan sonra bunlar gibi pislikleri temizlemek benim boynumun borcuydu. Deşifre olup ömür boyu cezaevinde yatacak olsam da bunlarla mücadeleme devam edecektim.

‘’KPSS soruşturmasını sordu’’

TEM Şubede paralel yapı operasyonlarını D Büro Amirliği yapmaktadır. Bende o bürodan sorumlu olmadığım için yapılacak operasyonlara çok vakıf değilim. Ben C büroda görev yapıyordum. Sadık her yapılan operasyonda bana görevli olduğum şubede bir hareketlilik olup olmadığını sorardı. 2010 KPSS soruşturmasını sormuştu. Ben hiçbir bilgim olmadığını söyledim. Benim orada görevli olduğum sırada İstihbarat Daire’deki casus yazılım operasyonu ve paralel yapıya müzahir okulların operasyonu yapılmıştı.

‘’Sabah operasyon var demiştim’’

Casus yazılımla ilgili ona bir bilgi vermedim. Okullar ile ilgili de okul adres ve isimlerini bilmediğimden sadece sabah operasyon var demiştim. Bunların yanı sıra CMK 135 tedbiri bitmiş Dilaver A.'nın dosyasını söylemiştim. Fiziki takipte çalışan araçların plakalarını istemişti.

‘’Kozmik odayı ısrarla soruyorlardı’’

 ‘’Bende sadece bir tane aracın plakasını vermiştim. Kozmik Oda dosyasını ısrarla sordu. Bilgim olmadığını söyledim. Bana son zamanlarda Sonay isimli biri ile ilgili bilgi gelirse mutlaka kendisine iletmemi istemişti. Bu konu üzerinde çok duruyordu. Gazi Üniversitesine yönelik soruşturmayı da sormuştu. Buna da dosyanın hazır olduğunu ve savcıların yaptırmadığını, belki dosyayı Organize Şube'ye devir edebileceğimizi söyledim. Sadık beni bilgi almak için çok sıkıştırıyordu.

‘’Verdiğim bilgiler Twitter’den yayınlandı’’

 ‘’İsim isim emniyet müdürlerini sorardı. Bende Merasim Sokak'taki patlamadan sonra Turgut müdürün emniyetin saunasına gittiğini, bu konuyla Bülent Kantar müdür tarafından azarlandığını söylemiştim. Bu söylediklerim ‘Sarayın Uşakları’ adıyla açılmış paralel yapıya müzahir Twitter hesabında yayınlanmıştı. Hatta beni deşifre etmemek adına benimle ilgili de aynı hesaptan tweet atmışlardı. Bunun konusu da ‘10 Ekim patlamasını TEM Şubede görevli Hüseyin Özgür G.’ye yıktım diye heveslenme, sıra sana da gelecek’ şeklinde idi. 

''17-25’ten sonra dahil oldum''

''Benden TEM Şube Müdürü Hakan D., Erdinç E., Necati Ç. gibi 17-25 Aralık sürecinden sonra gelen tüm emniyet müdürleri ile ilgili bilgi isterdi. Hakan Duman ile ilgili ‘o şubeden nasıl aldırabiliriz’ derdi ve bununla ilgili bilgi isterdi. 17-25 Aralık sürecinden sonra bu yapının yolsuzluk soruşturması sürecinde yaptıkları algı faaliyetleri sonrası ve aldığım tehditlerden dolayı yapıya dahil olmak zorunda kaldım.''

Yaralandım ama hastaneye gitmedim

 ''15 Temmuz sonrası bu malum yapıyla ilgili tüm tehditlere rağmen hiçbir tereddütüm kalmadan canım pahasına, meslekten atılsam da ömür boyu hapis yesem de mücadele ettim. Darbe gecesi hayatım pahasına savaştım ve yararlanmama rağmen hastaneye gitmeyerek mücadeleme devam ettim. TEM’deki görevim sırasında somut olarak örgütün işine yarayacak bilgi belgeleri kesinlikle temin etmedim, bilgi vermedim. Basına düşmüş bilgileri verdim sadece.”