Yaşam

'Turuncu devrim' kurusıkıyı bitirdi

1990 yılında ithalatın serbest bırakılmasının ardından başlayan 18 yıllık saltanatı, yeni yasayla birlikte son buldu.

25 Nisan 2009 03:00

Kurusıkı cenneti olan İstanbul'daki Karaköy Yeraltı Çarşısı, artık sinek avlıyor. Bir yıl öncesine kadar boy boy, marka marka kurusıkı tabancaların vitrinlerden fışkırdığı, yoğunluk nedeniyle satıcıların kurusıkıları satmak için bağırmaya bile gerek görmediği çarşının, 1990 yılında ithalatın serbest bırakılmasının ardından başlayan 18 yıllık saltanatı, yeni yasayla birlikte son buldu.

Referans gazetesinin haberine göre; 18 yaşından büyük herkesin ikametgah ve nüfus belgesiyle kolayca satın alabildiği kurusıkı silahlara, Şubat 2008'de yürürlüğe giren 5729 sayılı Ses ve Gaz Fişeği Atabilen Silahlar Hakkında Kanun ile birlikte yeni standartlar getirildi.

Yasayla birlikte, kurusıkı almak için artık sabıka kaydı istenmeye başlandı. Ayrıca, tabancanın kenarına turuncu bant takılması uygulaması da zorunlu tutuldu. Özellikle turuncu bant uygulamasıyla kurusıkıların oyuncak tabancaya benzediğini belirten satıcılar, bu durumun müşteriyi üründen soğuttuğunu vurguluyor.

Yıllık 200 bine varan satış ve 10 milyon dolarlık bir büyüklüğe sahip "kurusıkı pazarının" bitme noktasına geldiğinden dert yanan sektör yetkilileri, Türkiye çapında bin 200'e yakın av bayinin iş hacminin yaklaşık yüzde 40'ını oluşturan kurusıkı tabanca piyasasındaki resmi 8 üreticiden 5'inin de üretimini durdurduğunu belirtiyor. Sektörde çalışan 5 bin işçinin de yüzde 80'inin işten çıkarıldığını anlatan sektör yetkilileri, tüm silah sektöründeki çalışanların sayısının da yüzde 40 azaldığını kaydediyor.

Sektördeki resmi olmayan hesaplamalara göre, Türkiye'de 3 milyona yakın kurusıkı silahın satılmış olduğu sanılıyor. Bu arada, merdivenaltı üreticiler arasında 5729 sayılı yasanın gereklerini yerine getirmeden üretime devam edenler de bulunuyor.

Erkek adama oyuncak yakışmaz

Kurusıkı silah piyasasındaki bu ani değişimin iki nedeni bulunuyor. Birincisi, savcılıktan adli sicil kaydını içeren bir belge alınmasının zorunlu hale gelmesi. Uygulamayla, ateşli silahlarla işlenen veya 6136 sayılı kanun kapsamına giren suçlardan dolayı hükümlü bulunanlar, kasten işlenen bir suçtan dolayı bir yıl veya daha fazla süreyle hapis cezasına mahkûm olanlar ve 18 yaşından küçükler kurusıkı silah alamıyor. Kurusıkı silah satıcılarına göre, ya tembellikten ya da adli sicil kaydının temiz olmamasından kaynaklanan nedenler muhtemel alıcı kurusıkı almaktan vazgeçiyor.

Satışların dibe vurmasındaki ikinci ve en önemli neden ise, yeni kanunda belirtilen "turuncu bant" uygulaması. Çünkü, yasayla zorunlu hale gelen, kapak takımının her iki yan yüzeyinde boydan boya en az 5 milimetre kalınlığında ve yandan bakıldığında rahatlıkla görülecek şekilde turuncu renkli, fosforik boya ile işaretli olması gereken kurusıkıların, "istenen korkutucu etkiyi" vermediği düşünülüyor.

Kadınlar daha fazla ilgi gösteriyor

Karaköy Yeraltı Çarşısı'nda 1994'ten bu yana kurusıkı silah satan ve halen aktif satıcı iki mağazadan birinin sahibi olan Mustafa Yüksel, sonun başlangıcının pahalı dükkan kiralarını çıkarmak isteyen satıcıların "para gelsin de nasıl gelirse gelsin" mantığı olduğunu vurguluyor. Yüksel, turistlerin bile girmek istemediği bir yer olarak tanımladığı çarşıya, artık bu işin bilincinde olan ve nispeten daha kültürlü insanların geldiğini anlatıyor.
Çarşıdaki ikinci mağazanın çalışanlarından Cüneyt Çakmaktaş ise, yeni yasayı sosyal açıdan olumlu buluyor. Çakmaktaş da, müşteri profilinin değiştiğini söylüyor ve kadınların daha fazla kurusıkı aldıklarını belirtiyor.

İstanbul'da kurusıkı piyasasının ikinci önemli durağı Mercan Yokuşu'nda ise adını vermek istemeyen bir av bayi, vitrinine dizdiği turuncu bantlı kurusıkıları göstererek, "İşimizin yarıya yakını bitti. Yasa bir geçiş dönemiyle çıksaydı özellikle satıcılar için iyi olacaktı. Pek çok silah elde kaldı. Onları fabrikalara gönderip yeni kanuna uydurmak için de masraf çıktı. Bu da belimizi büktü" diyor.

Silah Dünyası adlı firmanın hukuk müşaviri Özge Varan da, bu tespiti doğruluyor ve polis tarafından bile bilinmeyen bazı uygulamaların olduğunu söylüyor. Varan, "Bu silahı alanın bağlı bulunduğu karakola bildirim yapması gerekiyor ki pek çok polis bundan da haberdar değil" diye konuşuyor. Kurusıkı satıcılarına göre sicilden silinen suçlar konusunda da yasada boşluk var ve yapılabilecek bir şey yok.

Bir yılda 120 kişiyi işten çıkardım

1998'de resmi olarak ilk kurusıkı tabancayı üretenlerden biri olan Üç Yıldız Silah Sanayi'nin patronu İrfan Akdal, son bir yılda 120 kişiyi işten çıkarmak zorunda kaldığını söylüyor. Yılda 4 milyon dolarlık ihracat yaptıklarını söyleyen Akdal, sektöran ise toplam yaklaşık 150 milyon dolarlık av tüfeği, kurusıkı tabanca ve yan ürünler ihracatı yaptığını belirtiyor. Gelinen aşamada aylık 30 binlik kurusıkı üretiminin beş bine düştüğünü anlatıyor.

Kurusıkıyla iki yılda 15 bin suç işlendi

1990'da ithalatı serbest bırakılan kurusıkı tabancaların 1998'de yerli üretimi başladı. 1998'de sanayi Bakanlığı izniyle üretilmeye başlayan bu silahlar hakkında herhangi bir kanuni düzenleme yapılmadı.

İthalat izninden 18 yıl sonra 2008'de 5726 sayılı yasa çıktı. Emniyet Genel Müdürlüğünce yapılan bir çalışmaya göre, 2004 itibarıyla resmi kayıtlara girmiş yaklaşık olarak 356 bin 218 adet kurusıkı silah var.

Bu silahlarla yalnızca 2002 -2004 arasında 11 bin 249 suç işlendi. Bu silahların dolaylı olarak karıştığı suç adedi de 4 bin 283. 2006 yılının ilk dokuz ayında İstanbul'da polis bölgesi rakamlarına göre, kuru sıkı silahların gerçek silahlara dönüştürülmesiyle 33 kişi öldürüldü. 566 gasp olayına rastlandı.