Sağlık

TTB: İdare mahkemesi '5 dakikada 1 randevu' uygulamasının yürütmesini durdurdu

TTB, uygulamayı, “5 dakikada hekimlik yapılmaz, sağlık 5 dakikaya sığmaz” diyerek birçok ilde protesto etmişti

03 Ocak 2022 18:51

Türk Tabipleri Birliği (TBB), “beş dakikada bir hastaya randevu” uygulamasının yürütmesinin mahkeme kararı ile durdurulduğunu açıkladı. Açıklamada, “Eskişehir 1. İdare Mahkemesi, şehir hastanesinde 5 dakikada bir hastaya randevu verilmesi işlemine ilişkin Eskişehir Tabip Odası tarafından açılan davada 9 Aralık 2021 günü yürütmenin durdurulmasına hükmetti” denildi.

TTB; Eskişehir 1. İdare Mahkemesi’nin şehir hastanelerinde, “5 dakikada bir hastaya randevu verilmesi” uygulamasının yürütmesinin durdurulmasına karar verdiğini duyurdu. TTB, Merkezi Hekim Randevu Sistemi’ndeki randevu aralığının beş dakikaya düşürülmesine ilişkin uygulamayı, “5 dakikada hekimlik yapılmaz, sağlık 5 dakikaya sığmaz” diyerek birçok ilde protesto etmiş ve düzenlemeyi idare mahkemelerine taşımıştı.

"Bilimsel temel ve kamu yararı yok"

Eskişehir 1. İdare Mahkemesi, şehir hastanesinde beş dakikada bir hastaya randevu verilmesi işlemine ilişkin Eskişehir Tabip Odası tarafından açılan davada 9 Aralık 2021 günü yürütmenin durdurulmasına hükmetti.

Kararın gerekçesinde hem düzenlemede herhangi bir bilimsel temel ve kamu yararı olmadığına, hem uygulama sonrası hekimler ile hastalar arasında yaşanan sorunlara, hem de ‘Hasta yoğunluğu’nun bir gerekçe sayılamayacağına dikkat çekildi. Kararda, şu değerlendirmelere yer verildi:

“Olayda, her ne kadar davalı idare tarafından MHRS üzerinde 10 dakikada 2 hastaya randevu verilmesi sistemine geçilmiş ise de, bu sisteme geçilmesi öncesinde bir hekimin bir hastayı tedavi etmesi için gerekli olan makul sürenin tespiti yönünde herhangi bir somut araştırmanın yapılmadığı, bu hususta herhangi bir bilimsel rapor alınmadığı, hastanın muayene edilmesi, tedavinin planlanması ve bu planın hastaya aktarılmasını kapsayan sürecin 5 dakikalık bir zamanda yapılmasını öngören dava konusu işleme hasta yoğunluğunun giderilmesinin haklı gerekçe teşkil etmediği, anılan uygulamanın yürürlüğe girmesinden sonra uygulamada hekimler ile hastalar arasında sorunlar yaşandığı, bu sorunların hekimler tarafından davalı idareye yansıtıldığı, yine anılan uygulamaya geçilmesi halinde hekimlerin günlük muayene edeceği hasta sayısının artacağı hususları da göz önüne alındığında, herhangi bir bilimsel veriye dayanmaksızın salt takdir yetkisi kapsamında tesis olunan dava konusu işlemin kamu yararı ve hizmet gereklerine uygun olmadığı sonuç ve kanaatine varılmıştır. Öte yandan; hukuka aykırılığı açık olan dava konusu işlemin uygulanmaya devam edilmesi halinde, kamu sağlığının etkileneceği, dolayısıyla kamu sağlığı açısından maddi ve manevi yönlerden telafisi güç zararlar doğacağı açıktır.” (ANKA)