ABD Başkanı Donald Trump, Orta Amerika'dan ülkesine yasa dışı yollardan giriş yapmak isteyen göçmenlerin sığınma haklarını askıya aldı. Cumartesi günü yürürlüğe girecek kararnamenin mahkemeye taşınması bekleniyor.ABD Başkanı Donald Trump, Meksika'dan ülkesine yasa dışı yollardan giriş yapan kişilere tanınan sığınma hakkını askıya alan bir kararname imzaladı.
Cumartesi günü yürürlüğe girecek kararname uyarınca Meksika üzerinden ABD'ye giriş yapacak göçmenlere sığınma hakkı sadece tahsis edilmiş noktalardan ülkeye adım atmaları durumunda tanınacak, aksi takdirde ise bu haktan faydalanmalarına izin verilmeyecek.
Birinci Dünya Savaşı'nın sona ermesinin 100'üncü yıldönümü törenleri için Fransa'nın başkenti Paris'e hareket etmeden önce konu ile ilgili bir açıklama yapan Trump, "Sığınma konusunda kararnameyi imzaladım - çok önemli. İnsanlar gelmeye devam edebilir, ama sadece giriş noktalarından gelmek zorundalar" şeklinde konuştu.
Sözlerine devam eden ABD Başkanı, ülkesinin yeni insanlara ihtiyaç duyduğunu, ancak bu kişilerin liyakat ile belirlenmesi ve göçün yasal kanallarla gerçekleştirilmesi gerektiğini belirtti.
ABD'li yetkililerin ifadelerine göre yapılan değişiklikler ile birlikte göçmenler, yaklaşık 3 bin 200 kilometrelik sınırdaki herhangi bir noktadan giriş yapmak yerine merkezlere yönlendirilecek. Böylece sığınma işlemlerinin süreçlerinin kısaltılması hedefleniyor.
Ancak hâlihazırda büyük bir yoğunluk yaşanan giriş noktalarında oluşacak yığılmaların bu süreçleri uzatması tahmin edilirken, göçmenlere ayrıca geri dönmeleri için telkinde bulunulması da bekleniyor.
Göçmen haklarını savunan örgütlere göre Trump yönetimi bu kararname ile resmi giriş noktalarındaki süreçleri kasıtlı olarak yavaşlatmayı ve sığınma talebinde bulunmak isteyen kişileri uzun bir süre bekleterek caydırmayı amaçlıyor.
Göçmen kervanı
Trump yönetimi, 90 gün boyunca yürürlükte kalacak kararname süresinde Meksika hükümeti ile bu ülkeden ABD'ye giriş yapamaya çalışan göçmenlerin geri gönderilmesi konusunda bir anlaşma yapmayı hedefliyor.
Mevcut anlaşmaya göre ABD'nin sadece ülkeye giriş yapan Meksika vatandaşlarını geri gönderme yetkisi bulunuyor. Washington'ın, üçüncü ülkelerin vatandaşlarını geri göndermeye çalışması durumunda Meksika'nın kabul etmeme hakkı bulunuyor.
Trump'ın kararnamesi, özellikle Orta Amerika ülkesi Honduras'tan yola çıkıp Meksika'dan geçerek ABD'ye giriş yapmayı hedefleyen ve kamuoyunda "göçmen kervanı" olarak bilinen kişilere karşı önlem olarak alındı.
Meksikalı ve ABD'li yetkililerin konuyu görüştükleri toplantılardan şu ana kadar somut bir sonuç çıkmazken, Meksika yönetiminin yakın bir vadede Washington ile uzlaşması beklenmiyor.
Mahkemelere taşınabilir
Başkan Trump'ın bu kararnamesi, kamuoyunda "seyahat yasağı" olarak bilinen ve çoğunluğu Müslüman nüfuslu ülkelerden ABD'ye seyahat etmek isteyen kişilere yasak getiren tartışmalı politikanın bir benzeri olma niteliği taşıyor.
Hukukçular, tıpkı "seyahat yasağı" sürecinde yaşandığı gibi, bugünkü kararnamenin de kısa bir süre içinde mahkemelere taşınmasını beklerken, göçmenlere destek olan sivil toplum örgütleri şiddet ve zulümden kaçan insanlara karşı böyle politikaların uygulanmasını eleştiriyor.
Amerikan Sivil Özgürlükler Birliği (ACLU) Direktörü Omar Jadwat konu ile ilgili bir açıklama yaparak alınan önlemlerin yasa dışı olduğunu söyledi ve ABD yasalarının, herhangi bir giriş noktası gözetmeksizin ülkeye giriş yapan herkesin sığınma başvurusu yapmaya imkân tanıdığını hatırlattı.
Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği de (BMMYK) kararnamenin yayınlanması sonrası bir açıklama yaparak hukukçuların içeriğini incelediğini açıkladı.
ABD Başkanı göçmenlerin giriş yapmasını engellemek üzere Ekim ayı sonlarında Meksika sınırına 5 bin 200'den fazla asker göndereceğini duyurmuştu. Perşembe günü itibarıyla 5 bin 600'den fazla asker sınıra konuşlanmışken, bu sayının önümüzdeki günlerde 7 bini geçmesi bekleniyor.
Trump ayrıca Haziran ayında Twitter üzerinden yayınladığı bir dizi mesaj aracılığıyla göçmenleri "işgalci" olarak nitelendirmiş ve mahkemeye çıkarılmadan sınır dışı edilmeleri gerektiğini söylemişti.
DW,AP,rtr/ÇÖ,GA
© Deutsche Welle Türkçe