Politika

Toptan, CHP’nin Ergenekon önerisini işleme koymadı

Meclis Başkanı, CHP'nin Meclis araştırma önergesini işleme koymadı.

04 Şubat 2009 02:00

CHP Grup Başkanvekilleri Kemal Anadol ve Hakkı Suha Okay, Ergenekon soruşturması kapsamında bulunan silahlara ilişkin verdikleri Meclis araştırma önergesinin Meclis Başkanı Köksal Toptan tarafından işleme konulmadığını söylediler.


CHP Grup Başkanvekilleri Kemal Anadol ve Hakkı Suha Okay, Ergenekon soruşturması kapsamında bulunan silahlara ilişkin verdikleri Meclis araştırma önergesinin işleme konulmamasının, TBMM Başkanı Köksal Toptan'ın tarafsızlığını gölgelediğini iddia ederek, önergenin işleme konulması için başvuracaklarını, Toptan'ın tutumunu sürdürmesi halinde yasal yollara gideceklerini bildirdi.

Anadol ve Okay, yaptıkları ortak yazılı açıklamada, Ergenekon soruşturması ve yargılaması kapsamında bulunan silah ve patlayıcılar için verdikleri Meclis araştırma önergesinin, Toptan'ın "bireysel kararıyla", Anayasanın 138. maddesi gerekçe gösterilerek işleme alınmadığını belirtti.

Meclis araştırma önergeleriyle ilgili konunun, tartışmaya yer bırakmayacak şekilde, TBMM Başkanlığının yerleşik uygulamaları ile çözüme kavuşturulduğunu ifade eden Anadol ve Okay, 20. Dönemde Metin Göktepe cinayetini araştırmak üzere kurulan komisyonunun 138. madde uyarınca görüşmelerinin durdurulması için aldığı karar, 22. Dönemde Mercedes firmasının, devam eden davayı gerekçe göstererek araştırma önergesine itirazını içeren başvuru, TBMM başkanları tarafından işleme konulmadığını, TBMM'nin anayasada belirtilen denetim fonksiyonunu yerine getirmesinin gözetildiğini kaydetti.

Anadol ve Okay, Faili Meçhul Cinayetler, Susurluk, Uğur Mumcu Cinayeti, Hakkari Merkez, Yüksekova ve Şemdinli'de meydana gelen olaylar için kurulan Meclis araştırma komisyonlarının da aralarında bulunduğu pek çok komisyonun, devam eden soruşturma ve kovuşturma sürecinde kurulduğunu, çalışmalarını tamamladığını anımsattı.

Anayasa Mahkemesi kararı

Yerleşik uygulamaya dönüşen bu örneklerin hukuki dayanağının, 1970 tarihli Anayasa Mahkemesi kararı olduğuna işaret eden Grup Başkanvekilleri, açıklamada şu görüşlere yer verdi:

"Bu kararda, görüşülmekte olan davaya ilişkin yasama Meclisine getirilen sınırlamanın 'belirli bir davada kullanılan yargı yetkisi' ile sınırlı olduğu hükmüne varılmıştır. Anayasa Mahkemesi, görülmekte olan dava ile aynı konuda soruşturma komisyonu ve araştırma komisyonu kurulması ile diğer denetim fonksiyonlarının yerine getirilmesinin, mahkemelerin bağımsızlığı ilkesini zedelemeyeceği yorumunda bulunmuştur. Bunun aksinin, TBMM'ye anayasa ile verilen denetim görevinin aksatılması anlamına geldiği vurgulanmıştır. Bu nedenledir ki, TBMM Başkanlığı, bu örneklerde TBMM'nin denetim görevini yerine getirmesinin yolunu açmıştır."

İç tüzük ihlali

Anadol ve Okay, silah, patlayıcı, mühimmatın kime ait olduğu, nereden sağlandığı, hangi eylemlerde kullanıldığı, hangi ülkelerde üretildiği, Türkiye'ye nasıl sokulduğu, hangi tarihlerde ve nasıl gömüldükleri, hangi amaçlara yönelik olarak kullanılmasının planlandığının derhal ortaya çıkarılması gerektiğini belirtti.

Bu gerçeklerin ortaya çıkarılmasının; yargı yetkisinin kullanılmasının sınırlandırılması değil, konunun siyasi yönünün TBMM tarafından ele alınmasına yönelik olduğunu vurgulayan Anadol ve Okay, şunları kaydetti:

"CHP Grubunun önergesindeki ifadeler, yargı organlarının değil, idarenin işlemlerinin sorgulanmasını içermekte ve idareye ilişkin tespitlere yer vermektedir. Meclis araştırma önergesinin işleme konulmaması TBMM'nin Sayın Başkanının tarafsızlığını gölgelemiştir. Keyfi ve indi görüşlerle eylemli içtüzük ihlali yapılmıştır. TBMM'nin istikrar kazanan örnek uygulamaları yok sayılarak, AKP'li bakanların açıklamaları doğrultusunda karar verilmiştir. Gerek Anayasa Mahkemesinin kararı, gerek doktrin, gerekse uygulamalar hiçe sayılmıştır.

Meclis araştırma önergesinin işleme konulmasını talep eden başvurumuz, TBMM Başkanlığına yapılacak, TBMM Başkanı'nın tutumunu sürdürmesi halinde yasal yollara başvurulacaktır. Sayın Başkanı, anayasa ve içtüzüğe uygun davranmaya, TBMM yönetiminde güven bunalımına yol açacak davranışlardan kaçınmaya davet ediyoruz."