Kültür-Sanat

Tepki için başlayan film festivali 2 yaşında

Antalya Film Festivali'nde ulusal yarışma kategorisinin kaldırılmasının ardından geçen yıl İstanbul'da düzenlenmeye başlanan 'Ulusal Yarışma' ikinci kez izleyiciyle buluşuyor

30 Eylül 2018 20:29

Uluslararası Antalya Film Festivali'nde "ulusal yarışma” kategorisinin geçen sene kaldırılmasının ardından bir grup sinemacının bir araya gelerek düzenlediği "Ulusal Yarışma”, bu yıl ikinci kez gerçekleşecek.

Antalya Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen Uluslararası Antalya Film Festivali'nde geçen sene "ulusal film yarışma kategorisi”nin kaldırıldığının duyurulmasının ardından festivalin "uluslararası film yarışması” olarak tek dalda devam edeceği açıklanmıştı. Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, "Bütçemizin önemli bir kısmını ulusal kategori alıyordu. Uluslararası kategoride ulusal filmlerimiz de olacak. Festivali dünyanın en saygın festivalleri arasına sokmak istiyoruz” demişti.

Yarışma sloganı: Neyimiz var kaybedecek

İstanbul'daki Beyoğlu Sineması'nda 30 Eylül'de başlayan ve 4 Ekim'e kadar sürecek olan yarışmanın bu yılki jürisinde yazar Murathan Mungan, yönetmen Duygu Sağıroğlu, oyuncular Fatma Girik, Onur Saylak ve Hazar Ergüçlü ile sanatçı Gülsün Karamustafa'nın yanı sıra sinema yazarı Uğur Vardan yer alıyor.
"Neyimiz var kaybedecek” sloganıyla yola çıkan "Ulusal Yarışma”nın organizasyonunda yer alan sinemacılardan yönetmen Kaan Müjdeci, meslek birliklerine danışılmadan festivallere ilişkin karar almanın mümkün olmadığını festival düzenleyicilerinin görmesi gerektiği kanaatinde. "Eğer ileriye yönelik geliştirme planı varsa da bugün var yarın yok olan bir politikacı kendine göre yapamaz. 55 yıllık bir yapı söz konusu olduğunda oranın sahibi artık bir kişi ya da belediye başkanı olamaz” dedi.

Sansür ve boykot ile gündeme geldi

Yönetmen Reyan Tuvi'nin Gezi eylemlerini konu alan "Yeryüzü Aşkın Yüzü Oluncaya Dek” adlı belgeseli 2014 yılında sansürlenmiş ve çok sayıda film ve yönetmen festivale katılmama kararı almıştı. Geçen sene ise "ulusal yarışma” kategorisinin kaldırılmasına tepki gösteren meslek birlikleri, sendika ve dernekler yayınladıkları açıklamada, "Sinema endüstrimizin ulaştığı gelişim seviyesini görmezden gelen, üretilen filmlerimizin seyirciyle buluşma imkânını ortadan kaldıran Antalya Altın Portakal Film Festivali bu yanlıştan vazgeçinceye kadar festivalin hiçbir etkinliğine katılmayacağımızı kamuoyuna bildiririz” demişti.

"Neden belediye başkanı bu kadar aktif olur?”

Yarışma organizasyonunda yer alan sinemacıların gönüllü olarak çalıştığını dile getiren Müjdeci, "Kocaman bir sektörden bahsediyoruz. Fikirler ayrı olsa da birleştiğimiz nokta, Türkiye sineması” diyor. Film çekmek için motivasyonun önemli olduğunu söyleyen ve festivallerin de bu motivasyonun değerli bir parçası olduğunu ifade eden Müjdeci, "Neden bir belediye başkanı bir festivalde bu kadar aktif olur? Mesela, Cannes Film Festivali'nde belediye başkanı bu kadar aktif midir” diye soruyor. "Ulusal Yarışma” olarak misyonlarının kaldırılan kategorinin festivale geri dönmesiyle sonlanacağını söyleyen Müjdeci, sinema festivallerinin tamamının bağımsız olmasından yana:

"Bir festivali yeni kategoriler açarak geliştirebilir veya orijinal olabilirsiniz. Kendi köklerinizden bağımsız orijinal olamazsın. Film de böyledir, festival de”

Müjdeci, Antalya Film Festivali'nin uluslararası alanda faaliyet gösterme iddiasıyla ilgili olarak ise şöyle düşünüyor:

"Bir ev düşünün. Dışını çok güzel boyuyorsunuz. ‘Ne güzel evim var' diyor, dışarıya davet gönderiyorsunuz ama misafire sunabileceğiniz orijinal bir şey yok. Türk sineması adına insanları davet ediyorsun ama Türk sineması yok”

"Sinema tarihine parlak cümlelerle geçecek”

Sinema yazarı ve gazeteci Şenay Aydemir, "ulusal yarışma” kategorisinin kaldırılmasının siyasi iktidar tarafından sıklıkla dile getirilen "Kültürel iktidar olamadık” söyleminin politik karşılığına gelen bir karar olduğu görüşünde. "Geçmişin sinema birikimini unutturmak, bugünün ürünlerini de mümkün olduğu kadar denetim altında tutmaya çalışmak. Dolayısıyla basit bir idari karar değil, aynı zamanda politik bir tutum” diyor. Aydemir, bu noktadan hareketle, "Ulusal Yarışma” etkinliğinin de siyasi bir tavır olduğunu savunuyor:

"Antalya'da 'resmi' yetkililerinin sinemanın tarihsel birikimini yok etmeye yönelik tutumlarına karşı sinemanın 'sivil' insanlarının bu hafızayı diri tutma ve devamlılığı sağlamaya dair çabaları hiç kuşku yok ki ülkenin sinema tarihine parlak cümlelerle geçecek”

"Kategorinin kaldırılması çelişki örneği”

Bu sene yarışma jürisinde bulunan sinema yazarı Uğur Vardan, Antalya Film Festivali'nde yer alan kategorinin kaldırılması ile 53 yıllık bir geleneğin yok edildiğine işaret ediyor. Festivalin bu kararı aldıktan sonra gerekçe sunmakta zorlandığını belirterek, "Bağlı bulundukları siyasal kimliğin her konudaki ‘yerli ve milli' refleksinin iş sinemaya gelince halının altına süpürülmesi, çelişkinin en bariz ifadesi” diyor. Vardan, "ulusal yarışma” kategorisinin yeniden festivale dâhil edileceğini düşündüğünü de sözlerine ekliyor.