T24- Gürsel Tekin ilk çiziği 29 Mart 2009 seçimlerinden önce İstanbul’daki ‘çarşaf açılımı’ nedeniyle yedi.
Hürriyet Gazetesi yazarı Yalçın Bayer CHP'de yaşanan 'Gürsel Tekin' krizinin perde arkasını, Sav'ın neden Tekin'e sıcak bakmadığını yazdı
İşte Bayer'in yazısı;
BİRÇOK okurumuz “Gürsel Tekin ne yaptı da, istenmeyen adam oldu?” diye soruyor. Biz de, biraz da Genel Merkez gözüyle, biraz da yakın arkadaşlarının anlatımıyla bu soruya yanıt aramaya çalışalım.
* 29 Mart 2009 seçimlerinden önce Gürsel Tekin, Deniz Baykal’ın da katıldığı İstanbul’daki ‘çarşaf açılımı’ töreninden sonra rahatsız olan Önder Sav tarafından ‘ilk çiziği’ yedi.
* İstanbul Belediye Başkan, Belediye Meclis ve İl Genel Meclis listeleri oluşturulurken, buralara yandaşlarını ve hemşerilerini (Kars, Ardahan, Iğdır) koydurttu. Bazı isimlere tepki duyulması ve Genel Merkez’in de karşı çıkması nedeniyle ‘istifa’ tehdidinde bulundu. Tekin, seçim öncesinde partiyi zora sokması nedeniyle Sav’dan bir ‘çizik’ daha yedi.
* Yerel seçimlerde ve kurultay öncesinde Kılıçdaroğlu’nun önüne geçip ‘rol çalması’... Gerçi bu konu Kılıçdaroğlu’nun pek umurunda değil ama örgütün bu ‘gölgeleme’ nedeniyle tepkisi Genel Başkan’a kadar iletildi ve ‘soğukluk’ başladı.
* Kılıçdaroğlu, Başbakan Erdoğan’a yolsuzluklarla bindirirken, iki dönem önce Tekin’in Kadıköy Belediye Başkanı Selami Öztürk’ün yardımcısı iken Suadiye’de bir sinemaya ruhsat vermekten 2.5 yıllık mahkumiyetinin dosyası Yargıtay’da... Bir mahkumiyet halinde durumu partide sıkıntı yaratabileceğinden ‘kenara’ ötelendi. İl Başkanlığı’na yeniden atanmasına ‘soğuk’ bakılıyor şimdilik. Yakın çevresine göre, Gürsel MYK’ya seçilmeyi ve teşkilat başkanı olmayı istiyordu.
* Kurultay’da ‘bizim adayımız Kemal Bey’ diyen İstanbul’un 39 ilçesinden 36’sının bu yöndeki kararını üç gün beklettikten, yani il başkanları toplantısından Kılıçdaroğlu üzerinde ittifak sağlanması görüşünden sonra açıklama yapılması, ardından da Kılıçdaroğlu’nun adaylığı için son imzayı vermesi Gürsel’in başka bir yanlışı sayılıyor.
* Kurultay’da Kılıçdaroğlu’nun konuşmasından sonra bir grup gazeteciyle görüşürken “Konuşması çok kötüydü. Çünkü bu konuşma metnini ben kaleme almadım. Benim hazırladığım konuşma metni, dün gece yarısı operasyonu ile değiştirilmiş birileri tarafından... Benim hazırladığım metinde iktidarı hedef alan konuşmalar ve Başbakan’ı hedef alan polemikler yoktu. Muhalefetin M’si yoktu. CHP’nin değişen vizyonunu bundan sonra yapacaklarımızı anlatan konular vardı sadece. Üzgünüm, ben de sizin gibi ilk kez dinliyorum. Şaşkınlık içindeyim. Ne yazık ki medya Kılıçdaroğlu’nu yanlış yönlendirdi” demesi yakışıksız bulundu.
* Angora Evleri’ne (Baykal’a) gidip adaylık için nabız yoklaması... Mehmet Sevigen’in “bizim adayımız ol” demesi... Baykalcıların onayını alması... PM’ye dayatarak girmesi... Bir başka ‘çizik’ sayılıyor.