Gündem

Taliban’a “Hanefi-Maturidi” diyenlere Fetullah Gülen hatırlatması yapan Mehmet Metiner: Durduk yere içimizde de maraza çıkartmaya başladılar

"Başkalarının hayat tarzlarını ‘modernlik-laiklik’ üzerinden düşmanlaştıran ‘laikçiler’ ile ‘din-dindarlık’ adına düşman gibi gören ‘Taliban’ arasında zihniyet açısından hiçbir fark yoktur."

24 Ağustos 2021 09:26

Eski AKP milletvekili ve Yeni Şafak yazarı Mehmet Metiner, ABD’nin çekilmesinin ardından başkent Kabil’in ele geçiren Taliban ile birlikte ‘şeriat, hilafet, İslami devlet, İslam Emirliği’ gibi kelimelerin havada uçuşmaya başladığını belirterek “Bu kelimeler üzerinden kendilerini tanımlayanlar durduk yere içimizde de maraza çıkartmaya başladılar. Kendi adıma söyleyeyim: Taliban dolayısıyla içimizde tekrar tedavüle sokulan bu kelimeler üzerinden pozisyon alanlar bu ülkeye, bu ülkenin toplumsal barışına, bir o kadar da Erdoğan liderliğindeki Ak Hareketi’ne zarar veriyorlar” dedi.

“Taliban’a ‘ABD’ye diz çöktüren güç’ diye güzellemede bulunanların, yani sadece ve yalnızca bu nedenle takdis edenlerin niyeti, bilesiniz ki başka güç odaklarının Afganistan’a yerleşmelerini sağlama amacına matuftur” diyen Metiner, kendilerini ne Amerikancılık, ne de anti-Amerikancılık üzerinden konumlandırdıklarını belirterek “Kendi adıma ABD karşıtı olan herkesi takdis eden bir anti-Amerikancılığı da Amerikancılık kadar sorunlu görürüm” diye yazdı.

Metiner, eleştirilerine şöyle devam etti:

Taliban’ı ikide bir gözümüzün içine sokarcasına ‘Hanefi-Maturidi’ diye tanımlamak da neyin nesidir? Ne yani, bu ülkede de ‘Hanefi-Maturidi’ olduğu halde bakış açılarına karşı olduğumuz gruplar yok mu? Unutulmasın: F. Gülen adlı İblis de ‘Hanefi-Maturidi’dir. Taliban’ın İslamiyet’i şiddetle ve totalitarizme özdeşleştiren ideolojisi/zihniyetidir asıl bizim tartışmamız gereken konu. Tamam anladık, Taliban’ın öyle iddia edildiği gibi Selefi-Vahhabi olmadığını göstermek adına nesnel bir bilgilendirme yapma gereği hissediyorsunuz. Buraya kadar tamam. Ama her Taliban eleştirisine cevap verme ihtiyacı hissetmeyiniz derim. Çünkü oluşturduğunuz algı, bilesiniz ki Erdoğan’ın Türkiye’de yerleştirmek istediği “demokrasi, özgürlükçü laiklik, herkes için özgürlük, biz birlikte Türkiye’yiz, herkesin bir arada barış içinde yaşadığı güçlü Türkiye” ideallerine gölge düşürüyor.

‘Şeriat’ kelimesini getirip Taliban yönetimiyle iliştirmenin anlamını bilen varsa beri gelsin. ‘Şeriatı uygulayacağını ilan ettiği için Taliban’dan rahatsızlık duyuluyor’ gibisinden laflarla dindar sosyolojiyi “şeriat” kelimesi üzerinden Taliban’ın yanına iliştirmeye kalkmak, hangi akla hizmettir?

Sonsöz: Başkalarının hayat tarzlarını ‘modernlik-laiklik’ üzerinden düşmanlaştıran ‘laikçiler’ ile ‘din-dindarlık’ adına düşman gibi gören ‘Taliban’ arasında zihniyet açısından hiçbir fark yoktur. Sadece görünüşleri ve gerekçeleri farklıdır.

Birbirinizi suçlamadan önce şu sorunun cevabını vermelisiniz: Siz şiddetin ve baskının bizatihi kendisine mi karşısınız yoksa sadece size yapılana mı? Sorunuzun cevabı ikincisi ise din adına dincilerden, laiklik adına laikçilerden şikâyetçi olmaya hakkınız yok demektir."

Yazının tamamını okumak için tıklayın