T24- Tuna Nehri'nin ortasındaki Obuda adasında düzenlenen Sziget festivali, bütün Avrupa'yı Budapeşte'ye çekiyor. Geçen yıl 390 bin kişinin izlediği festivalde bu yıl 55 ayrı sahnede 250'ye yakın konser vardı ve her şey tıkır tıkır işliyordu.
“Sziget, açık ara dünyanın en iyi müzik festivali. Belki line-up olarak daha iyileri vardır ama seyirciye sağladığı ortamıyla, kusursuz organizasyonuyla kesinlikle en iyisi” diyor Rock FM’in yayın yönetmeni Metehan Mert Çakır. Dream TV yayın yönetmeni Şafak Ongan devam ediyor, “Dünyada ve Türkiye’de pek çok festivali takip ediyorum ama böylesini görmedim. Sanki sihirli bir değnek var ve bu dev organizasyonun tıkır tıkır, sorunsuz işlemesini sağlıyor. Etrafta hiç gergin insan görmedim.”
Budapeşte’yi ikiye ayıran Tuna Nehri’nin ortasında büyük bir ada olan (sziget, Macarca’da ‘ada’ demek) Obuda’da düzenleniyor Sziget Festivali. Bütün Avrupa’yı ağustos ortasında Budapeşte’ye çekiyor. Geçen yıl 390 bin kişiyle seyirci rekoru kıran festivale gelenlerin yarıdan fazlası Avrupa’nın değişik ülkelerinden. 9 Ağustos’ta kapılarını açan ve yarın sona erecek festivalde bu yıl 55 ayrı sahnede 250’ye yakın konser düzenleniyor. Festival alanındaki etkinliklerin sayısının ise 1000’i geçtiği söyleniyor.
Sziget festivalini benzersiz kılan en önemli etken, belki kusursuz organizasyonundan da önce, festivalin düzenlendiği Budapeşte’nin göbeğindeki Obuda adası. Bol çayır çimenli, bol ağaçlı ve hayli büyük Obuda adası, ‘bir açıkhava müzik festivali mekânı böyle olmalı’ dedirtiyor. Ağustos ortasında da olsa Budapeşte’de hava bunaltmıyor, İstanbul’dan 10 derece daha serin. Mesela üstünüzde sadece tişört varsa, gece üşüyebilirsiniz.
Festival alanında striptiz kulüpten yüzme havuzuna (tabii ‘VİP camping’ alanında...) ne ararsanız var. Yüzlerce yeme içme standı var ama dışarıdan yiyecek içecek sokmak da serbest. Üstelik festival alanındaki fiyatlar da ucuz sayılır. Büyük bira ve bir hamburgeri Türk lirası karşılığı 8 liraya, yani 1000 Macar forintine (AB üyesi olmasına karşın Macaristan’da avro kullanılmıyor) alabiliyorsunuz.
Özellikle kadınlar için bir açıkhava festivalinin en büyük açmazı olan tuvalet sorunu Sziget’te yok. Tuvaletler kadın erkek diye ayrılmamış, ne tuvalet kuyruğu oluyor ne de kokusu.
Sziget’in bir güzelliği de festival alanında sınırlamanın olmaması. Mesela değerli eşyalarınızı bırakabileceğiniz emanet dolabı ve ortasında havuzu bile bulanan VİP Camping alanı dışında adanın istediğiniz yerine çadırınızı kurabiliyorsunuz. Çadırınızı sahnelerin olduğu alanlara kurmak isterseniz orasını bilemeyiz. Hatta festival alanında karavanla bile konaklayan var.
Etrafta özel kıyafetli güvenlik göremiyorsunuz. Yüzlerce güvenlik görevlisinin tepki çekmesinler, kimseyi rahatsız etmesinler diye görünmemelerine dikkat ediliyor.
Ana sahnesinde bu sene Iron Maiden, Muse, Faithless, Kasabian, Thirty Seconds to Mars, Madness gibi grupları ağırlayan festivalde asıl eğlence ana sahnedeki konserlerin bittiği saat 23.00’ten sonra başlıyor. Zira bu saatten sonra festival alanının her yanı dans pistine dönüyor. Ayrıca Bad Religion, Gorillaz Sound System, Peaches, Charlie Winston, Nina Hagen, Inspector Cluzo gibi sıkı punk gruplarını ağırlayan A38-wan2 stage, metalcilerin çıktığı MTV Headbangers Ball Stage, elektronikçilerin çıktığı Party Arena, dünya müziği gruplarını ağırlayan World Music Stage sahnelerinde de sıkı konserler oluyor.
Türkiye’de temsilciliği var
Çapına göre Avrupa’nın en ucuz müzik festivali kabul edilen Sziget’in üç yıldır Türkiye’de de temsilciliği var. Festivalin ülke temsilciliklerine özel önem verdiğini ve her yerde temsilcilikleri olduğunu hatırlatan Sziget Türkiye temsilcisi Yonca Temizocak Baras, “Sziget yavaş yavaş Türkiye’de de tanınmaya başladı. Bize Türkiye’de bilet basma hakkı da verdiler. İsteyen biletlerini bizden alıp gidebiliyor. Bu yıl uçakla ulaşım, festival bileti ve VİP Camping alanında çadırla konaklamayı içeren 599 avroluk bir paket tur düzenledik. Sziget ucuz bir festival. Bodrum tatilinden daha ucuza bir haftalık benzersiz bir Szget festivali deneyimi yaşayabilirsiniz” diye konuşuyor.
Şafak Ongan, Metehan Çakır ve Yonca T. Baras çok haklı. Sziget festivali ölmeden önce mutlaka gidilmesi gereken festivallerden biri. (Radikal)