Yaşam

Suriyeli Nakşibendi Şeyhi ilahilerle karşılandı

Yüzlerce kişinin yasağa ragmen gümrük kapısında ilahilerle karşıladığı Nakşibendi tarikatı Şeyh Haznevi izdihama neden oldu.

04 Ekim 2009 03:00

Yüzlerce kişinin yasağa ragmen gümrük kapısında ilahilerle karşıladığı Nakşibendi tarikatı Şeyh Haznevi izdihama neden oldu.

Nakşibendi tarikatının Suriye'de önde gelen liderlerinden Şeyh Abdulgani Haznevi, Türkiye’ye gelişi sırasında Akçakale Sınır Kapısı'nı dolduran müritleri izdihama neden oldu. Gümrüklü bölgeyi yasağa rağmen dolduran yüzlerce nakşibendi müridi ilahilerle karşıladıkları Şeyh Haznevi'nin elini öpmek için uzun kuyruk oluşturdu. Akçakale’de, aralarında SP’li Akçakale ve MHP’li Harran belediye başkanlarının da aralarında bulunduğu kalabalık tarafından karşılanan Şeyh Haznevi’nin, dinlenmek için geldiği Karaköprü Beldesi’nde ise Şanlıurfa bağımsız milletvekili Seyit Eyyüpoğlu elini öptü.

Suriye’nin Kamışlı kentinde yaşayan ve babası Şeyh Ahmet El Haznevi’nin ölümünün ardından bu ülkedeki Nakşibendilerin başına geçen Şeyh Abdülgani El Haznevi, müritlerini ziyaret etmek için dün saat 14.00 sıralarında Şanlıurfa’nın Akçakale İlçesi’nde bulunan Akçakale Sınır Kapısı’ndan Türkiye’ye giriş yaptı. Şeyh Haznevi’nin Türkiye’ye geleceğini önceden duyan Doğu, Güneydoğu ve Akdeniz kentlerinde yaşayan, başlarında takke ve sarık bulunan çoğunluğu cüppeli yüzlerce müridi ise öğle saatlerinden itibaren Akçakale’ye gelerek, sınır kapısı yakınlarında beklemeye başladı.
Saat 13.00 sıralarında, SP’li Akçakale Belediye Başkanı Abdülhakim Ayhan, MHP’li Harran Belediye Başkanı Mehmet Özyavuz ile bazı tarikat üyelerinin Akçakale Sınır Kapısı'na giderek gümrüklü sahaya girdi. İki başkan ve bazı tarikat üyelerinin içeri girdiğini gören yüzlerce mürit, görevlmilerin engelleme çabasına karşın hep birlikte hücum ederek gümrük sahasına geçti. Görevlilerin çabasına karşın bu sahayı terketmeyen müritler, takviye olarak bölgeye çağrılan polislerin çabası ve tarikatın ileri gelenlerinin araya girmesiyle alanı boşalttı.

Yüzlerce metre kuyruk

Saat 14.00 sıralarında tampon bölgeyi geçen 06 AG 5254 plakalı lüks cipten Şeyh Abdülgani Haznevi’nin indiğini gören müritleri, bir anda yanına koşarak elini öpmeye başladı.
Şeyh Haznevi elini öptürürken, yaklaşık 50 kişilik çocuk ve gençlerden oluşan grup ise, Gümrük Müdürlüğü sahası içerisinde kol kola girip ilahiler söylemeye başladı. Dakikalarca elini öpen müritleri yüzünden ilerlemekte güçlük çeken Şeyh Haznevi, uyarıların ardından etrafının boşaltılması ile sınır kapısı çıkışında oluşan uzun kuyrukla tokalaşmaya başladı. Uzayıp giden kuyrukta uzun süre bekleyen müritlerinin tek tek elini öptüğü Şeyh Haznevi, daha sonra cipe binerek Harran İlçesi’ne gitti.

Milletvekili el öptü

Harran İlçesi'nde doğruca Hz. Hayati Harrani Türbesi'ne giden Şeyh Abdülgani El Haznevi, türbe ziyaretinin ardından yanında müritlerinin oluşturduğu yüzlerce araçlık konvoy ile Karaköprü Beldesi’ne geldi.

Dinlenmek ve onuruna verilen yemeğe katılmak üzere Karaköprü Beldesi’nde bulunan Akpınar Öğrenci Yurdu’na geçen Şeyh Haznevi’yi burada Şanlıurfa Bağımsız Milletvekili Seyit Eyyüpoğlu karşıladı. Milletvekili Eyyüpoğlu aracından inince elini öptüğü Şeyh Haznevi ile kısa süre Kürtçe konuştu.

Karşılamanın ardından yurda geçen ve bir süre burada müritleri ile sohbet eden Şeyh Haznevi ve yanındakiler daha sonra hep birlikte yemek yedi. Yemeğin ardından dinlenmeye çekilen Şeyh Haznevi’nin, Şanlıurfa’da kavgalı iki aileyi barıştıracağı, ardından da bölge illerini ziyaret edeceği söylendi.

Osmanlı'nın resmöi tarikatı

Nakşibendi tarikatı, 12’nci yüzyılın başlarında Türk soyundan olan Muhammed Bahaüddin Nakşibend liderliğinde Buhara’da kuruldu. Günümüzde, İslam ülkelerinde ve Türkiye’de milyonlarca müridi bulunduğu belirtilen tarikat, Osmanlı İmparatorluğu döneminde de resmi tarikat olarak kabul edildi.

Tarih içerisinde çeşitli kollara ayrılmasına rağmen, genel olarak Nakşibendi olarak anılan tarikat Türkiye’de; İskender Paşa Cemaati, Erenköy Cemaati, İsmail Ağa Cemaati, Adıyaman Menzil Dergahı olarak bilinen oluşumlarla faaliyetini sürdürüyor. Farklı tarikatların aksine sessiz zikir yapmaları ile bilinen Nakşibendiler’de, ‘Şeriat-ı Muhammediye’ ve ‘Gafleti tamamıyla giderme’ konuları esas kabul ediliyor. Esaslar, müritlerin gafleti kovarak şeriata uyması ve tamamıyla Allah’ın emirlerinin yerine getirmesi şeklinde özetleniyor.