Sözcü gazetesi yazarı Emin Çölaşan, Yüzlerce cezaevinde tutuklular ve hükümlüler kucak kucağa, alt alta üst üste yatmak ve yaşamak zorunda. Nedeni yersizlik. Örneğin sekiz kişilik koğuşlarda 24 kişi, en sağlıksız koşullarda kalıyor. Hükûmet bugüne kadar bir önlem aldı ve görüş günlerini erteledi. Peki sonra ne olacak? Daha fazlasını söylemek istemiyorum, yaşamını cezaevlerinde sürdürmek zorunda olanları zor günler bekleyebilir." düşüncesini dile getirdi.
TIKLAYIN | Adalet Bakanı Abdülhamit Gül: Avukat görüşmeleri acil durumlarda kapalı olarak yapılacak, mahkûmların telefonla konuşma süreleri artırılacak
Çölaşan, "Marketler, fırınlar ve eczaneler dışında esnafın durumu her geçen gün daha kötüye gidecek. Taksiciden bakkala, simitçiden manava, çaycıdan garsona kadar hiç kimse iyimser değil ve böyle olmakta haklı… İnsanlar işten çıkarılıyor, iş yerleri kapanıyor. Turizm sektörü batışta… Herkes kendi derdine düşmüş durumda… Şu anda Türkiye'de sessiz bir panik yaşanıyor." ifadesini kullandı.
Çölaşan, "İnsanlar evlerine kapandı. Ana caddeler bile tenhalaştı, otoparklar, kafeler, her yer bomboş. Allah korusun, önümüzdeki günlerde ölüm vakaları başlarsa, işte o zaman yandı gülüm keten helva! İşte o zaman Türkiye'de panik gerçek anlamda başlayabilir. ABD, Çin ve İran başta olmak üzere bütün Asya ve Avrupa ülkelerinin, özellikle İtalya ve İspanya'nın yaşadıklarını ve başına gelenleri unutmayalım… Zira bu hastalık ölüme endeksli." görüşünü savundu.
Yazının devamı için tıklayın