Soma’da facia yaşanan madende, üretimin yılda 1,5 milyon tondan 3 milyona çıkarılmasıyla işçi sayısının 300 kişilik maden sahasında 800 işçinin çalıştığı ve bu nedenle içeri daha fazla oksijen verilince yangın çıktığı öne sürüldü.
Facianın olduğu maden ocağını daha önce hizmete açan ve işleten Türkiye Kömür İşletmeleri’nin (TKİ), burada yıllık 1,5 milyon ton kömür üretmeyi planladığı projesini de buna göre yaptığı belirtildi. Yine TKİ’nin, yıllık 1,5 milyon ton kömür çıkarmak için de 300 işçi çalıştırması gerektiği kararıyla, ocağın içindeki elektrik, havalandırma ve çalışma alanlarını da yine bu işçi sayısına göre planladığı kaydedildi.
‘Fazla oksijen verildi’
Ancak Soma Kömür İşletmeleri A.Ş.’nin ocağı devralıp üretime başlamasından sonra, yıllık üretimi 2013 verilerine göre 3 milyon tonun üzerine çıkardığı saptandı. Bu miktardaki üretimi yapmak için de işçi sayısını da olması gereken 300’ün çok üzerine çıkartarak 800’e kadar yükseldiği belirlendi.
Yaklaşık 800’e çıkan işçi sayısından dolayı daha fazla oksijenin içeriye verilmek zorunda kalındığı ifade edildi. Bu işçiler için daha fazla verilen oksijenin de kömürde oksitlenmelere, ardından da yangınlara neden olduğu ileri sürüldü. Bu son olayda da işçi sayısının fazlalığından dolayı, kömürdeki yanmanın daha da hızlanmasına neden olduğu öne sürüldü...
Kaygılı ziyaret!
Ölen işçilerden Mustafa Kocabaş’ın avukatı Hakan Kahraman, üretimi arttırmak için insan sağlığının hayatının hiçe sayıldığını öne sürdü:
“Bilirkişi raporunda teknik eksiklikler bulunmaktadır. Olayı aydınlatacak nitelikte değildir. Gaz sensörlerinin yerleşim haritasına ilişkin ayrıntılı bilgi mevcut değildir, acil durum planları yangın tatbikatları maden ocağının hangi bölgeleri için yapıldığı belirtilmemiştir. Bir madende karbonmonoksit gazı maksimum 500 PPM’in üzerine çıktığında, işyerinde üretime iki saat çalışılır bir saat ara verilir. Gizli yanmanın çıktığı bölüm kontrol altına alınır ve çalışanlar tahliye edilmesi gerekirken söz konusu maden sahasında karbonmonoksit gazının çok sık bir şekilde 500 PPM’nin üzerinde çıktığı görülmüş ve çalışmalar devam ettirilmiştir.”