Yaşam

Siz de şiddet öykünüzü gönderebilirsiniz

Şiddeti sadece istatistik olmaktan çıkarmayı amaçlayan ve mağdurlarının anlatımlarına yer veren internet sitesi www.siddethikayeleri.com yayına başladı

12 Aralık 2012 14:13

Kültürlerarası Araştırmalar Derneği’nin yürüttüğü çalışma doğrultusunda şiddet mağdurlarının ve şiddet olaylarına tanıklık edenlerin hikayeleri röportajlarla anlatıldığı internet sitesi yayına başladı. Çalışma, istatistik haline dönüşen ve sıradanlaşan şiddet eylemlerini daha gerçek bir zemine oturtmayı  hedefliyor.

 

Şiddet olayları fotoğraflarla anlatılıyor

 
Sitede yapılan röportajların yanı sıra şiddet mağdurları ve tanıklar başlarından geçenleri, yaşadıkları olay hakkındaki düşünce ve yorumlarını yazdıkları bir karton veya kağıt parçasıyla fotoğraf çektirerek duyuruyorlar. Tanıklar kendi oluşturdukları görsellerle çalışmaya katılabildikleri gibi, editörlerle iletişime geçerek kendileriyle röportaj ve fotoğraf çekimi yapılmasını talep edebiliyorlar. 
 
Güneydoğu’da çatışma bölgesinde yaptığı zorunlu askerliği sırasında esir düşen, sonrasında savaş karşıtı olan İbrahim Yaylalı; gözaltında kaybedilenlere tanıklık eden, kendisi de işkence gören İnsan Hakları Derneği İstanbul Şube Başkanı Ümit Efe; Türkçe’ye çevirdiği Yumuşak Makine kitabı yüzünden yargılanan çevirmen Süha Sertabiboğlu ile çevirmen ve yayıncıların karşılaştığı baskıların tanığı Mehmet Moralı; polisin hukuksuz müdahalelerini defalarca yargıya taşıyan trans aktivist Selay Tunç; Türkiye’nin en uzun süre hapis yatan kadın siyasi mahkumlarından olan, cezaevi koşullarını anlattığı kitabı yasaklanan Nevin Berktaş; 2003’te canlı kalkan olarak gittiği Irak’ta ABD işgaline şahit olan aktivist Osman Akkuş, Hak arama mücadelesi sırasında polis şiddetinin her türlüsüyle karşılaşan, Ankara’daki Hopa protestoları yüzünden 6 buçuk ay tutuklu kalan Ozan Gündoğdu, çalışma kapsamında halihazırda tanıklıkta bulunmuş isimler arasında.
 

Anlatımlardan örnekler

 

\
PKK tarafından kaçırılan asker İbrahim Yaylalı
Görevim sırasında öldürmüş veya ölmüş olsaydım “Türk” kalacaktım, cenazem üzerinden de savaşın devamlılığı sağlanacaktı. Ama esir düştüğüm ve savaşa dair gördüğüm hukuksuzlukları dile getirmeye başladığım için bir anda ırkçılıkta kodlanmış olan tüm kötülükler bende vücut buldu. Rumluk, Alevilik, Ermenilik, bir şeyleri sorgulamak, sol muhalefet olmak, farklı olmak…
 
\
Transseksüel Selay Tunç
2000’li yılların başında, Pembe Hayat Derneğimiz kurulmadan önce herkes biliyor ki Ankara’da “Balyoz Timi” denilen bir tim vardı. Genelde seks işçilerine yönelik şiddet uyguluyor, gördükleri transseksüelleri alıp, dövüp, vurup, Mamak çöplüğüne veya benzer yerlere atıyorlardı. Ben de o dönemde bu tip olayları yaşadım. Örneğin kafama marketten siyah poşet alıp taktıklarını bilirim. Bu şiddet olayları bu kadar yoğunlaşınca, sokağa bile çıkamaz hale geldik. Korku içindeydik sürekli.
 
\
Bacağı kırılan sokak köpeği Obi
Obi’nin sahipsiz bir köpek olmasının da verdiği rahatlıkla, kırılan bacağına deneysel bir yöntemle metal protezler yerleştirilmiş. Bir arkadaşımız vesilesiyle Obi’nin durumundan haberdar olduk, hemen evimize getirdik. Obi’yi ilk defa eve getirdiğimizde bacağındaki çiviler çoktan paslanmıştı.