Çalıştığı şirketin yöneticisi Kemal A.’nın kendisine cinsel saldırıda bulunduğunu açıklayan Fulya S., kamuoyundan destek bekliyor.
Bianet'ten Evrim Kepenek'in haberine göre, yüksekte iple çalışma hizmeti ve eğitimi veren özel bir şirketin yöneticisi Kemal A. tarafından 5 Haziran’da cinsel saldırıya uğradığını açıklayan Fulya S., “Sesimi duyun” diye seslendi.
“Çalıştığım şirketin yöneticisi ve ortağı erkek, bana cinsel saldırıda bulundu. Biz durumu adli makamlara bildirmemize rağmen halen davaya dönüşmedi. Çünkü adliyelerdeki süreç çok uzun. Biz dilekçemizi önce Bakırköy Adliyesi’ndeki müracaat savcısına verdik. Onlar ısrarla dilekçemi kabul etmeyip Büyükçekmece Adliyesi'ne yönlendirdiler. Oysa, avukatım, suçun ağır ceza kapsamında olduğunu ve dosyanın Bakırköy’e döneceğini belirtti. Savcı yine de bizim mutlaka Büyükçekmece Savcılığı’na gitmemiz gerektiğini söyledi. Avukatım olayın uzayacağını belirtmesine ve delillerin kaybolacağını vurgulamasına rağmen, beyanım dikkate alınmadı. Tam olarak avukatımın dediği gibi oldu süreç” diyen Fulya S. “Benim Adli Tıp’a gönderilmem bir ayı buldu ve deliller açısından bu çok sıkıntılı yaşatan bir duruma neden oldu. Bana saldıran erkeğin bir an önce cezalandırılmasını istiyorum. Sesimi duyun…” dedi.
“Biz bir aileyiz, derdi”
Kemal A.'nın yönetici ve ortağı olduğu şirkette, iple erişim teknisyenliği eğitiminde (IRATA) yardımcı eğitmen olarak 25 Ocak’ta işe başladığını anlatan Fulya, savcılığa verdiği dilekçesinde yaşananları şöyle anlattı:
“Bizim alanda önemli bir eğitim var. Bu eğitim, İngiltere kökenli uluslararası bir sertifika programı ve bu sertifikamı yükseltmek için 5 Haziran'da girdiğim sınavı başarıyla geçtim. Her sınav sonrası da bir kutlama olurdu. Tüm kursiyerler gittikten sonra başka çalışanlar ve firma patronu Kemal A.’nın olduğu bir kutlama yaptık. Sonrasında, yurt dışından gelen temsilciyi havalimanına bıraktıktan sonra Kemal A., bana içki içmeyi teklif etti, sonrasında eve bırakacağını söyledi. Bunu özellikle belirtiyorum. Çünkü, 'Seni sonra eve bırakacağım' diyerek beni hep oyaladı. O ana kadar en küçük bir saygısızlık, taciz, imalı herhangi bir tavrını görmedim. Zaten ‘biz bir aileyiz' derdi hep. Biraz bunları göz önünde bulundurarak, ona güvendim.
Biz havalimanına bırakmamız gereken kişiyi bıraktıktan sonra, yolda ilerken birden anayoldan çıktık, tarla gibi büyük bir alana geldik. Burada 'biraz etrafı seyredelim, sonra seni evi bırakırım' dedi. Orada önce beni taciz etti, ardından cinsel saldırıda bulundu. Yaşananların çok farkında değildim. Daha sonra beni ofise götürdü ve orada da cinsel saldırıda bulundu."
Fulya, savcılığa verdiği dilekçesinde, cinsel saldırıya uğradığını kendine geldiğinde anladığını ve yaşadıklarından sonra her şeyin planlı olduğunu kavradığını belirtti.
Olayın ardından iş yerine gittiğinde Kemal A.’nın yanına gelerek “Las Vegas’ta olan Vegas’ta kalır” dediğini söyleyen Fulya, olayı hemen diğer şirket ortaklarına anlatmak üzere İzmir’e gittiğini de belirtti.
Şirket ortaklarından Barış B.’ye durumu anlattığını ve onun da kendisine “Dava açacak mısın?” diye sorduğunu söyledi.
Fulya, İzmir’de bulunan şirket ortaklarının Kemal A.’yı arayarak İzmir’e gelmesi gerektiğini ve kamera kayıtlarının olduğu hard diski getirmesini söylediklerini belirtti. Kamera kayıtlarının bozulduğu gerekçesiyle görüşmeye getirilmediğini söyleyen Fulya, şirket yetkililerinin Kemal A.’yı koruduğunu vurguladı.
“Şirket yöneticileri beni duymadı”
Yaşananlar sonucu psikolojisinin bozulduğunu belirten Fulya S.,son olarak şunları söyledi:
“Ben ilk şikâyetimi yaptığımda, şirketin bu sorunu çözeceğini sandım ancak öyle olmadı. Şirket yöneticileri beni duymadı. Daha sonra adli süreç için adliyeye gittim ancak savcılar da sesimi duymadı. Üstelik bana ‘uyuşturucu kullanıyor’ diye iftira attılar. Ben kan testi ile kullanmadığımı ispatlamaya hazırım. Bu erkek bana cinsel saldırıda bulundu, bunu ispatlamak için adli sürecin başlamasını bekliyorum. Sadece bu erkeğin cezalandırılmasını istiyorum. Bu erkek çok tehlikeli biri, kendisini çok iyi gizliyor. Başka kadınlara da zarar verebilir.”