TBMM Genel Kurulu’nda Olağanüstü Hal (OHAL) kapsamında çıkarılan ve sıra sayısı alınan 26 adet Kanun Hükmünde Kararname (KHK)’nin görüşmelerine geçildi. Genel Kurul’da verilen bilgiye göre, 436, 437, 445, 449, 450 ve 452 Sıra Sayılı KHK'ler bugün; 454, 455, 468, 484, 496, 500 ve 512 sıra sayılı KHK'ler yarın; 420, 523, 424, 436, 444, 448, 453, 467, 470, 483, 498, 499 ve 511 sıra sayılı KHK ise 1 Şubat Perşembe günü görüşülecek. Bitmediği takdirde görüşmelere 2 Şubat günü de devam edilecek.
KHK’lar İç Tüzük’ün 91'inci maddesi kapsamında temel kanun olarak görüşülecek. Bu nedenle, kanun hükmünde kararname, tümü üzerindeki görüşmeler tamamlanıp maddelerine geçilmesi kabul edildikten sonra bölümler hâlinde görüşülecek ve bölümlerde yer alan maddeler ayrı ayrı oylanacak.
Kanun hükmünde kararnamenin tümü üzerindeki konuşmalar ise şöyle.
AK PARTİ GRUBU ADINA HALİL ELDEMİR (Bilecik) - Grup önerimiz Meclisin çalışma programıyla alakalı. Daha önce burada kanun hükmünde kararnamelerle ilgili olarak, bugüne kadar, 15 Temmuz hain darbe girişimi sonrası ilan edilen OHAL'den bugüne 31 tane kanun hükmünde kararname çıktı, biz Meclisimizde bunların 5 tanesini görüştük. Şimdi de bugün bu grup önerimizde 26 tane bekleyen, 25 tanesi sıra sayısı almış kanun hükmünde kararnamenin 5 tanesinin bugün, 7 tanesinin yarın ve geri kalanının da perşembe günü görüşülerek tamamlanmasını bu grup önerimizde programlamış oluyoruz.
MHP GRUBU ADINA ERKAN AKÇAY (Manisa) - Bildiğiniz üzere 21 Temmuz 2016 sonrasındaki KHK sayısı toplam 31, 5'i kanunlaştı. Bunların 23'ü Genel Kurulun gündeminde ve 1'i de komisyonda, sanırım o da yarın görüşülecek. Fakat bir diğer husus daha var, o da inşallah Genel Kurulun gündeminin müsait olduğu zamanda gündeme getirilir, o da şu: Bu 20 Temmuz 2016'dan sonra çıkarılan olağanüstü hâle dayalı KHK'lerin dışında, Genel Kurulda belki otuz yılı aşkın süredir biriken -bizim tespitlerimize göre- 268 adet kanun hükmünde kararname Genel Kurulun gündeminde bekliyor. Bu 268 kanun hükmünde kararnamenin 16'sı da daha evvelki olağanüstü hâle dayanılarak çıkarılan KHK'ler. Bunun da Genel Kurulun gündeminin müsait olduğu bir zamanda yine gruplar olarak bir ortak mutabakatla ele alınmasında biz fayda görüyoruz. Geçmiş 24'üncü Dönemde de belli bir mesafe alınmakla birlikte bu, maalesef, Genel Kurulda görüşülemedi. İnşallah bundan sonraki süreçte diğer kanun hükmünde kararnameleri de Genel Kurul gündeminde görüşerek kabulünü sağlarız diyor ve hepinizi saygıyla selamlıyorum.
HDP GRUBU ADINA MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) - 15 Temmuz darbe girişiminden sonra aslında buradaki 4 siyasi parti yani Parlamentoda grubu bulunan 4 siyasi parti darbeye karşı ortak bir tavır sergilemiş ve darbeyle ilgili hesaplaşılması noktasında hiç kimsenin bir rezervi yokken Hükûmet 20 Ağustosta, maalesef, hiç gerek yokken bu ülkede olağanüstü hâl ilan etti. Daha da ötesine geçti, hemen sonrasında bugüne kadar toplumsal hayatı tamamen bertaraf eden, herkesin yaşam hakkını, çalışma hakkını ihlal eden hatta aslında darbeyle ilgisi olmayan, darbeyle bir bağlantısı bulunmayan birçok konuda toplam 31 adet KHK çıkarıldı. Şimdi, bu KHK'ler birçok bakımdan aslında Anayasa'ya da aykırıydı ama ancak Anayasa Mahkemesi bu KHK'lerin Anayasa'ya aykırılığını inceleme yetkisini, gücünü ve cesaretini kendisinde görmedi. Ne yaptı peki? Hükûmete teslim oldu. Aslında tek ele teslim oldu. Yasama, yürütme, yargı bir elde birikti ve bu ülkede maalesef, tüm basın, ifade, çalışma özgürlükleri tamamen yok edildi. "Bu ülkede savaş olmasın, bu ülkede barış olsun." diyen akademisyenlerden tutun da "Çocuklar ölmesin." diyen Ayşe Öğretmenlere kadar birçok insana işinden el çektirildi, hatta çeşitli cezalar verilmeye çalışıldı, şu anda yargılanıyorlar. Şimdi, bu koşullarda bu ülke tamamen içeride bir kaotik hâl, neredeyse bir savaş hâli yaşarken şimdi de üzerine hiç gereği yokken bu ülkeye Suriye iç savaşından bu yana yedi yıllık savaşta tek pat patın bile patlatılmadığı Afrin'e yönelik bir operasyon, bir işgal girişiminde bulunuldu. Bu aslında ülke içerisinde yaratılan bu kaotik hâlin yürütülmesi için dışarıdan da bir düşman yaratılarak tek kişi iktidarının güçlendirilmesinden başka bir şey değil. Yıllardır oradaki bölgeden size yönelik bir çakıl taşı atılmamışken sizin kalkıp bugün orayı bir tehdit gibi algılatmanız, aslında toplumda hiçbir inandırıcılığı olmayan, sadece suni ve sadece aslında, özünde kendi ülkesinde yaşadığı Kürt meselesinin çözümsüzlüğünün kendince daha da güçlendirilmesi için tutulmuş bir yoldur.
MAHMUT TOĞRUL (Devamla) - Bu KHK'lerin Mecliste tartışılması değil, bu KHK'lerin yasalaşması değil; bu KHK'lerin derhâl ülke gündeminden çekilmesi gerekiyor. Hepimiz bu ülkede eşit ve adil yaşayacaksak, herkes kendisini güvende hissedecekse herkesin üzerindeki bu Demokles'in kılıcının bir an önce çekilmesi gerekir diyor, Meclisi saygıyla selamlıyorum. (HDP sıralarından alkışlar)
CHP GRUBU ADINA ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Anayasa'nın 91'inci maddesi diyor ki: Bir OHAL KHK'si Cumhurbaşkanı başkanlığındaki Bakanlar Kurulunca çıkarılır, o gün Meclise yollanır, o gün yayımlanır; yirmi gün içinde Komisyonda, 30'uncu gün Mecliste kanunlaşır.
Örneğin sizin birazdan görüşmeyi tasarladığınız 670 no.lu KHK'yi 17 Ağustos 2016 günü çıkarmış Bakanlar Kurulu, on sekiz aydır -on sekiz ay olmak üzere- görüşülmüyor. On yedi aydır Anayasa'yı ihlal suçu, on yedi aydır biz diyoruz. Genel Başkanınız diyor ki: "At izi it izine karıştı." "Kurunun yanında yaş yandı." Bu konuda, kurunun yanında yanan yaş "Yandım Allah." diye derdini anlatacak merci arıyor, o merci "OHAL KHK'siyle içine bakmam." deyip size teslim olmuş, siz on yedi aydır çatır çatır Anayasa'yı çiğniyorsunuz. Bugün Anayasa'yı ihlal, Anayasa'ya karşı hukuksuzca direnme ve millî iradeye karşı meydan okuma ve bir sivil darbe sürecinde bir yanlıştan en uzunu on sekiz, en kısası birkaç ay olmak üzere dönme durumu var, elbette destekliyoruz.