Fenerbahçe Kulübü eski yöneticilerinden Sadettin Saran ile Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım arasındaki gerginlik gittikçe büyüyor.
Fenerbahçe Kulübü ile Sadettin Saran arasında dün yaşanan polemik bugün Sadettin Saran'ın yaptığı yeni açıklama ile yeniden alevlendi. Saran yeni açıklamasında bu kez doğrudan Başkan Aziz Yıldırım'ı hedef aldı.
Saran, "Kulübümüzün resmi internet sitesinde yönetiminin kulübümüzün resmi sitesinden 28 Ekim 2009 tarihinde yaptığı 'Zorunlu Açıklama' başlıklı duyurusu, Sayın Aziz Yıldırım'ın bizzat yazdığı ve büyük bir kararlılıkla uygulamakta olduğu senaryonun son halkasıdır" dedi.
Aziz Yıldırım'ın kulübü hukuki olarak haksız duruma bilerek düşürdüğünü savunan Saran, "Bahsi geçen sözleşme yapıldığında, Başkan Sayın Aziz Yıldırım benim Fenerbahçe'ye ne kadar büyük bir hizmet ettiğimi her ortamda ve defalarda ifade etmiştir. Ancak her nedense aynı Sayın Aziz Yıldırım, başkan adayı olduğum andan itibaren kulübümüzün aynı sözleşmeden doğan yükümlülüklerini bilerek ve isteyerek hiçe saymış, kulübü hukuk nezdindeki haksız duruma planlı bir şekilde getirmiştir" dedi.
Aziz Yıldırım'ın kendisini 'Fenerbahçe'yi dava eden', 'Fenerbahçe'nin sırtından para kazanan' adam olarak lanse etmeye çalıştığını belirten Saran, "Süreç boyunca Sayın Aziz Yıldırım, bütün uyarılarımıza ve uzlaşma çağrılarımıza kulak tıkamıştır. O'na göre, kulübümüzün bir sözleşmenin yükümlülüklerini yerine getirmemesi ve bu nedenle de milyonlarca dolar zarara uğraması hiç mühim değildir. Sayın Aziz Yıldırım için önemli olan, kendisine rakip olan bir başkan adayının, camia nezdinde "Fenerbahçe'nin sırtından para kazanan", "Fenerbahçe'yi dava eden" adam olarak lanse edilebileceği fırsatının yakalanmış olmasıdır" dedi.
Saran, haciz işlemlerinin Fenerbahçe'nin Galatasaray derbisinde elde ettiği galibiyeti gölgelemek için yapıldığı yönündeki eleştirilere ise, "Başkan Sayın Aziz Yıldırım, bu vesileyle en iyi yaptığı şeyi bir kez daha yapmış, camiamızın samimi Fenerbahçelilik duygularını sömürmeye soyunmuştur. Hatta bu duygu sömürüsünde o kadar ileri gitmiştir ki, davanın rutin tebligat sürecini Fenerbahçe-Galatasaray derbisiyle dahi ilişkilendirebilmiştir. Galatasaray galibiyetine hiç bir şey gölge düşüremez! Kaldı ki bahsi geçen tebligat 19 Ekim, Pazartesi günü (derbi maçından 6 gün önce) yönetime gönderilmiştir" diye yanıt verdi.
Saran sözlerini şöyle noktaladı: "Bu dava, bir başkanın kişisel hırs ve hesaplaşmaları uğruna nasıl hukuk tanımaz bir şekilde davranabileceğinin, kulübünü hiç gözünü kırpmadan nasıl büyük maddi zararlara uğratabileceğinin en açık kanıtıdır."