Saadet Genel Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, Türkiye Varlık Fonu (TVF) ile ilgili olarak “Ülkede kaynak bitti, peki nereden bulacaklar? Bir tane Varlık Fonu çıkarttılar. Ülkenin en kıymetli hazinelerini bundan sonra alınacak borç karşılığında ipotek ettiriyorlar" dedi. Karamollaoğlu, "IMF’ye borç kalmamıştı, bununla da iftihar ediyorlardı. IMF ne ya? Siz şimdi vatanın tamamını ipotek ettiriyorsunuz, Allah’tan korkun" ifadesini kullandı.
Milli Gazete'de yer alan habere göre partisinin Genel İdare Kurulu (GİK) toplantısında konuşan Karamollaoğlu, şunları söyledi:
"Yolsuzluk almış başına gidiyor"
“Türkiye’de yolsuzluk almış başını gidiyor. Parti teşkilatları ihale dağıtma mekanizmaları haline geldi. Bunu bilmeyen yok ki. Kafasını kuma sokup beni görmüyor diyenler de var. Savurganlık, israf, akıl almaz boyutlarda”
"Trump'ın aklıyla iş yapılmaz"
“Trump diye biri gelmiş, Amerika’nın başına bela… Yalanı bin para. Bu adamın aklıyla dış politika yapmaya çalışıyoruz. ‘Obama bizi aldattı, şimdi de bu adamla devam edeceğiz’ diyorlar. Allah rızası için bir delinin arkasından gidilir mi?”
"Savurganlık akla ziyan"
“Referandumdan önce yapılan çalışmalara dikkat edin; burada yapılan savurganlık bile akla ziyan. Maalesef tamamı da devlet kesesinden yapıldı. Son güne kadar milyarlarca lira israf edildi. Dibi delik bir çuvalın ağzını ne kadar sıkı bağlarsanız bağlayın, içinin boşalmasına mani olamazsınız”
“Ülkede kaynak bitti, peki nereden bulacaklar? Bir tane Varlık Fonu çıkarttılar. Ülkenin en kıymetli hazinelerini bundan sonra alınacak borç karşılığında ipotek ettiriyorlar. IMF’ye borç kalmamıştı, bununla da iftihar ediyorlardı. IMF ne ya? Siz şimdi vatanın tamamını ipotek ettiriyorsunuz, Allah’tan korkun"
"Böyle geldi, böyle gitmeyecek"
“Bizi esas endişelendiren, hem ülkemizin içerisinden geçtiği bu süreçte yaşadığı sıkıntılar hem de bölgemizde oynanan oyunların adeta son perdesinin sahnelenmeye çalışıldığına dair işaretlerdir. Israrla şunu söylüyoruz; deniz bitti, bu hükümetin bugüne kadar yaptığı yanlışların tamamı artık gözlerden gizlenecek bir durumda değil. Eğer hükümet bunu görür ama hâlâ eski politikada hadiselerin üzerini örtmek, kendi yanlışlarını düzeltmek için bir çaba göstermemeye ısrarla devam ederse, Allah sonumuzu hayretsin. Çünkü bizim şimdi her zamankinden daha fazla birliğe ihtiyacımız var. Her zamankinden daha fazla aklıselime ihtiyacımız var. Düşünmeye, bugün içerisinde bulunduğumuz problemlerin nereden kaynaklandığına ve ortadan nasıl kaldırılabileceğine ihtiyacımız var. Böyle gelmiş böyle gitmiyor. Bu sadece bir slogan değil, bu bir gerçek”
"Dost ve düşman ayrımı yapamıyor"
“O da ABD ve İsrail’dir. Ortadoğu’da oynanan oyunun rejisörleri bunlar. Siz bu rejisörlerle ittifak ederek, onların gönlünü güya kazanarak, bir yerlere geleceğinizi zannediyorsanız emin olun buna rıza gösterenlerin sülalesi bu vebalden kurtulamaz. Erbakan Hocamız Irak’a yapılacak müdahale için milletvekillerine şöyle seslenmişti: ‘Karara eğer müspet oy kullanırsanız siz değil, siz değil sülaleniz bile yetmiş yıl bu vebalden kurtulamaz’. O zaman Meclis’te biraz aklıselim hakim olmuştu. O zaman karar reddedilmedi, yeterli çoğunluğu alamamıştı. Ama hükümet o zaman bu kararın yok sayılabilmesi için hava sahamızı ABD ve Avrupa uçaklarına izin verdi. O günden bugüne kadar o yanlış hâlâ devam ediyor. Hâlâ bu hükümet dost ve düşman ayrımını yapamıyor. Günlük menfaat derdinde, kendisinin itibarını koruma derdinde. Eğer bir hükümet yanlışta ısrar ederse tarih bunu yazar ve bunları lanetler”
"Dibi delik şuvalın boşalmasına engel olamazsınız"
“Türkiye’de yolsuzluk almış başını gidiyor. En ciddi problemimiz yolsuzluk ne yazık ki. Parti teşkilatları ihale dağıtma mekanizmaları haline geldi. Bunu bilmeyen yok ki. Kafasını kuma sokup beni görmüyor diyenler de var. Savurganlık, israf, akıl almaz boyutlarda. Referandumdan önce yapılan çalışmalara dikkat edin; burada yapılan savurganlık bile akla ziyan. Maalesef tamamı devlet kesesinden yapıldı. Son güne kadar milyarlarca lira israf edildi. Dibi delik bir çuvalın ağzını ne kadar sıkı bağlarsanız bağlayın, içinin boşalmasına mani olamazsınız. Dibi delik bir çuval, bir taraftan yolsuzluk, bir taraftan savurganlık ve israf aldı gidiyor. Deniz bitti dedikleri bu. Gidecekleri kapı kalmadı. Vatandaşın üzerine daha fazla gidemezler vergileri artırarak o zaman tam bir zulüm devletine döner.”
"Vatanı ipotek ettiriyorlar"
“Ülkede para kalmadı, peki nerden bulacaklar? Bir tane varlık fonu çıkarttılar. Ne kadar kıymetli malımız varsa borç karşılığında ülkeyi ipotek etmeye hazırlar. Bunun vebalini ödeyemezler. Ülkenin en kıymetli hazinelerini bundan sonra alınacak borç karşılığında ipotek edilmesidir. IMF’ye borç kalmamıştı, bununla da iftihar ediyorlardı. IMF ne ya? Siz şimdi vatanın tamamını ipotek ettiriyorsunuz, Allah’tan korkun. Biz sadece sizi Allah’a havale ediyoruz, hakkımızı da helal etmiyoruz. Ta ki kendinizi düzeltene kadar, ta ki millet önünde af dileyene kadar”
"Bir delinin peşinden gidilir mi?"
“Trump diye biri gelmiş, Amerika’nın başına bela… ABD bu adamı tutmak istemiyor. Yalanı bin para. Bu adamın aklıyla dış politika yapmaya çalışıyoruz. ‘Obama bizi aldattı, şimdi de bu adamla devam edeceğiz’ diyorlar. Allah rızası için bir delinin arkasından gidilir mi ya? Kendi memleketinde bile itibarı olmayanın peşinden gidilir mi?”