T24 - Arınç, 'Heybeliada Ruhban Okulu'nun açılması konusunda hükümetimizin ve şahsımın bir kararı var' dedi. AKP iktidara geldiğinden beri sayısız kez 'Ruhban okulu açılabilir' sinyali vermişti.
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Heybeliada Ruhban Okulu’yla ilgili olarak, “Heybeliada Ruhban Okulu’nun hukuki mevzuatımız içerisinde tekrar eğitime başlaması konusunda hükümetimizin, şahsımın bir kararı olduğunu söylemeliyim” dedi. Radikal gazetesinin haberine göre Arınç, azınlıkların ruhani liderleri ve vakıf başkanları ile Başbakanlığın Dolmabahçe Ofisi’nde bir araya geldi. Toplantıya Fener Rum Patriği Bartholomeos, Türkiye Musevileri Hahambaşı İshak Haleva, Türk Musevi Cemaati Başkanı Silviyo Ovadyo, Ermeni Ortodoks Ruhani Meclis Başkanı Aram Ateşyan, Süryani Katolik Cemaati Patrik Vekili Korepiskopos Yusuf Sağ, Süryani Kadim Ortodoks Cemaati Ruhani Reisi ve Patrik Vekili Metropolit Yusuf Çetin de katıldı. Ruhani liderler toplantının iyi geçtiğini söylerken, Ovadyo “Bir bakanın yaptığı ilk toplantıydı tarihte. Gerçekten burada bütün sorunları dinlemiştir” dedi.
Kahvaltının ardından bir konuşma yapan Arınç, şunları söyledi: “Onların dini adam veya din görevlisi yetiştirmek ihtiyaçlarını, dini inançlarının bir gereği olarak haklı ve makul buluyoruz. Dolayısıyla Heybeliada Ruhban Okulu’nun hukuki mevzuatımız içerisinde tekrar eğitime başlaması konusunda hükümetimizin, şahsımın bir kararı olduğunu söylemeliyim. Ancak önümüzdeki engelleri yine bir hukuk devleti olan Türkiye’nin kendi mevzuatı içerisinde umarım çok fazla geçmeden gerçekleştireceğiz.”
Uzun bir hikâye...
2 Kasım 2003 seçimleriyle iktidara gelen AKP hükümeti ruhban okulunun çözümü için yedi yıldan beri ‘çalışıyor’. Hükümetin açıklamalarında sık sık konu Batı Trakya’daki Türk azınlıklar sorununa endeksleniyor.
Gül, 8 Ağustos 2003: Patrik Bartholomeos dönemin Dışişleri Bakanı Gül’ü ziyaret etti. Heybeliada Ruhban Okulu’nun yeniden açılmasını talep etti. Gül, “Hükümet bu konuda çalışıyor” dedi. Yunanistan’ın da Batı Trakya Türk azınlığı ile ilgili açılımda bulunmasının iyi olacağını dile getirdi.
Erdoğan, 28 Ağustos 2003: Başbakan Erdoğan, Patrik’in ruhban okulu talebi için “Düşüneceğiz, çözümünü bulmaya çalışacağız. Tabii Yunanistan’dan da, Batı Trakya’da Türk azınlığa ilişkin adım bekliyoruz” dedi.
Erdoğan, 11 Haziran 2009: Başbakan “Ruhban okulu konusu da tartışılabilir. 72 yılına kadar olan bir şey. Bana göre de çok önemli bir konu değil. Tamam da siz ne yapıyorsunuz? (Batı Trakya ile ilgili)” dedi.
Çubukçu, 29 Haziran 2009: Milli Eğitim Bakanı Çubukçu “Ruhban Okulu’nun açılması için alınmış, olgunlaşmış bir karar yok” dedi.
Erdoğan, 7 Aralık 2009: Başbakan, ABD Başkanı Obama ile Beyaz Saray’da buluştu. Obama Heybeliada Okulu’nun açılması talebini iletti. Erdoğan, “MEB’de bu konuda bir çalışma var” dedi. Lozan’a atıfta bulunarak, Batı Trakya Türklerini hatırlattı.
Bartholomeos, 25 Aralık 2009: Amerikan CBS televizyonuna konuşan Patrik’in ruhban okulunun açılmaması bağlamında “Adeta çarmıha geriliyoruz” demesi Türk basınına yansıdı. Açıklama “Artık ruhban okulu meselesinin hallolacağını düşünen Patrik’in AK Parti döneminde ilk defa sesini yükseltmesi” olarak yorumlandı. Patrik’in sözleri Arınç dahil hükümetin her düzeyinden tepki gördü.
Çiçek: 16 Şubat 2010: Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek, “Azınlıklarla ilgili diyalog süreci sürüyor. Bir kısım talepleri üzerinde çalışıyoruz. ... Ruhban Okulu da bunlardan” dedi.
Kahvaltılı toplantıda “71.5 milyon vatandaşımızın her biri bu ülkenin asli unsurudur, egemenidir, birinci sınıf vatandaşıdır” diyen Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Rum, Ermeni ve Bulgar vakıflarının başvurularıyla ilgili son durumu da anlattı. Arınç’ın verdiği bilgiye göre vakıflar 1410 taşınmaz için başvurdu. Bunlardan 96’sı söz konusu vakıflar adına tescil edildi. 900’ü aşkın başvuru belge eksikliği engeline takıldı. Arınç şöyle konuştu:
“Şubat 2008’de yürürlüğe giren Yeni Vakıflar Kanunu uyarınca 1410 taşınmaz için başvuru yapıldı. 943 başvuruda eksik belge nedeniyle iki aylık ek süre verildi. 35 taşınmaz tapuda başvuruyu yapan vakıf adına kayıtlı olduğundan yapılacak işlem yoktu. 347 taşınmazın da tapuda malik hanesi açık olması nedeniyle talebin reddine karar verildi. Toplam 96 taşınmazın, vakıflar adına tesciline karar verildi. 11 Rum vakfına 68, sekiz Ermeni vakfına 25, iki Musevi vakfına iki, bir Bulgar vakfına bir taşınmaz tescil edildi. Gönül isterdi ki 1410 taşınmazın tamamını kendilerine teslim edelim. Ancak süreç henüz tamamlanmış değil.”
Arınç, Ermeni tasarısının Amerikan Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Komitesi’nden geçmesi ile ilgili olarak ise “Milletimizin vicdanında derin bir yara açmıştır. Birlikte yaşadığımız Ermeni asıllı kardeşlerimiz var. Bütün bu yaşananların burada yaşayan kardeşlerimizin rahatını kaçıracak söz ve davranışlara dönüşmesine asla ve asla müsaade etmeyeceğiz” dedi.