2004 yılında hazırlanan yeni Türk Ceza Kanunu ile Ceza Muhakemesi Kanunu'nun mimarlarından olan İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Adem Sözüer, darbe girişimi sonrası OHAL kararı alınmasına ilişkin olarak, "Bu son hem darbe hem terör saldırıları karısında zorunlu olarak yapmak zorunda kaldı" dedi.
Habertürk'ten Uzay Kesmen'in haberine göre, "Olağanüstü hal rejimi Anayasa’da öngörülen bir rejimdir. Sadece Anayasa’da değil Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nde de belli durumlarda olağanüstü hal rejimine başvurulabileceği kabul edilmiştir" diyen Prof. Sözüer, "Türkiye’de 10 sene önce de olağanüstü hal kaldırılmıştı. Olağanüstü halde sokağa çıkma yasakları, bir yerden bir yere hareket ederken sınırlamalar getirilebilecektir. Toplantı ve gösterilere sınırlamalar getirilebilecektir" diye konuştu.
Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ceza Hukuku Anabilim Dalı Başkanı Prof. Ahmet Gökçen de, karara ilişkin şunları söyledi:
"Olağanüstü hal sivil idareden daha sıkı ama sıkıyönetim idaresinden daha hafif bir yönetim tarzıdır. Olağanüstü halin geçerli olduğu yerde yürütme organının yetkileri Anayasa tarafından daha fazla artırılmış durumdadır. Biliyorsunuz Fransa’da da terör olayları olunca 3 ay olağanüstü hal kararı alındı, daha sonra tekrar uzatıldı. Normal idareden daha idari yetkilerin fazla kullandıldığı o aşamayı ifade eder. Bunun bir üst aşaması sıkıyönetim halidir."