Onlarca insanın dövüldüğü ve hastanenin acil servisinde gaz bombasına maruz kaldığı 1 Mayıs olaylarını soruşturan İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nün raporuna göre, müdahalede ‘orantılı güç kullanıldı, suçlu memur yok.
1 Mayıs olaylarından sonra İstanbul Emniyet Müdürlüğü tarafından yapılan araştırmada suçlu bulunamadı. İstanbul Valiliği de, rapor doğrultusunda “işleme konulmama” kararı verdi. Araştırmayı, AB yetkilileri tarafından sert biçimde eleştirilen, 6 Mart 2005’teki Dünya Kadınlar Günü’nde çıkan olaylar nedeniyle görevinden alınan dönemin Çevik Kuvvet Müdürü Mustafa Kızılgüneş’in yaptığı ortaya çıktı.
Taksim’deki kutlamalara izin verilmemesiyle başlayan 1 Mayıs olaylarıyla ilgili İnsan Hakları Derneği (İHD) Genel Başkan Yardımcısı Kiraz Biçici ve 8 arkadaşı suç duyurusu yaptı. Biçici ve arkadaşları, kötü muameleye maruz kaldıklarını belirtti, Mecidiyeköy’deki amir ve memurlarla, Lübnan Başkonsolosluğu’nda görevli polislerden şikâyetçi oldu.
Acile gaz bombası atılmamış
İstanbul Emniyeti, Valilik talimatıyla iddialar hakkında araştırma başlattı. Araştırma sonucu hazırlanan raporda, suç duyurusu kapsamında konu edilen, Şişli Etfal Hastenesi Acil Servisi’ne gaz bombası atılmadığı belirtildi. Hastane Başhekimi Dr. Ali İhsan Dokucu’nun ifadesine de yer verilen raporda, ifadeye göre, hastane içinde toplanan bir grubun hastane önünde slogan atıp yolu kapattığı kaydedildi.
Hastanenin güvenlik şefi Metin Yıldırım’ın ifadesine göre, göstericilerin acil servis ve kafeteryada pankart açarak eylem yaptığı belirtilen raporda, eylemcilerin yaralı polisi getiren ambulansın yolunu kapatması üzerine gruba müdahale edildiği ifade edildi. Raporda, müdahale sırasında hastane içine gaz bombası atılmadığı, kafeteryada bulunanların rüzgârın etkisiyle sızan gazdan etkilendiği öne sürüldü.
Dokucu’nun, “Hastane içine ve acil servise gaz bombası atılmadığı” yönündeki ifadesine yer verilen raporda, “Doğrudan hastane içerisine ve acil servisine gaz bombası atılmasının hastane başhekiminin ifadesinde de belirttiği üzere söz konusu olmadığı tespit edilmiştir” denildi.
Orantılı güç kullanılmış
Raporda, suç duyurusunda yer alan CHP’li gruba yönelik müdahale konusu da yer aldı. Bu çerçevede, dağılması yönünde ikazlar yapıldıktan sonra gruba su sıkılarak kademeli olarak zor kullanma yoluna gidildiği, ikaz sonuç vermeyince göz yaşartıcı gaz ile müdahale edildiği vurgulandı.
Raporda, dağılmamakta ısrar eden gruba son olarak gazla müdahale edilip “direnme ve saldırının nitelik ve derecesine göre zor kullanıldığı ve zor kullanmanın “orantılılık” ilkesine uygun olarak yerine getirildiği” açıklandı.
Şikâyetçilere yönelik müdahalenin, “yaşamı tehlikeye sokan bir durum olmadığı, basit bir tıbbi müdahale ile giderilebilecek ölçüde hafif nitelikte olduğu” belirtildi.
Emniyet, iddiaların soyut ve genel nitelikte olması, kişi veya olay belirtilmemesi, iddiaların ciddi bulgu ve belgelere dayanmaması nedeniyle raporun işleme konulmamasını talep etti. İstanbul Valiliği de talebi uygun gördü.
‘Sakıncalı’ müdür
Söz konusu araştırmayı, AB yetkilileri tarafından sert biçimde eleştirilen, 6 Mart 2005’teki Dünya Kadınlar Günü’nde çıkan olaylara adı karıştığı gerekçesiyle Çevik Kuvvet Müdürlüğü görevinden alınan ve halen İstanbul Emniyet Müdür Yardımcısı olan Mehmet Kızılgüneş’in yaptığı ortaya çıktı.
‘Gaz bombası bir kaza’ denilmişti
İstanbul Emniyet Müdürlüğü, 1 Mayıs olaylarıyla ilgili olarak TBMM İnsan Hakları Komisyonu’na sunduğu raporda, Şişli Etfal Hastanesi’ne atılan gaz bombasının, “yaralı polisin palaskasına takılarak kazara patladığını” iddia etmişti. Raporda, acile götürülen yaralı memur Hakan Balcı’nın araçtan indirilmesi sırasında memur Muammer Karademir’in üzerindedeki gaz bombasının piminin, Balcı’nın palaskasına takıldığı ve gaz çıkışı olduğu anlatılmıştı.