Saldırganların polis kıyafetiyle müzikol basıp, bir kadın kaçırarak tecavüz etmeleri üzerine ‘Kolluk güçlerine kimlik sorulabiliyor mu’ tartışması başladı.
İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah vatandaşların bu tür olaylarda kendilerini polis olarak tanıtanlara kimlik sormasını, 155’e ihbarda bulunmalarını istedi. Ancak uygulamada bu mümkün oluyor mu? İstanbul Barosu Avukat Hakları Merkezi’nden Uğur Poyraz’a göre kanunda polisin kimlik sormadan önce kimlik göstermesi gerektiği belirtildiği halde vatandaşın kolluk güçlerine kimlik sormasının, mukavemet etme olarak değerlendirildiğini belirtiyor. Poyraz bu nedenle sokaktaki insanın polise karşı çok ciddi bir güvensizlik yaşadığını ifade ediyor.
İstanbul Avcılar’da 3 ay önce kendisine polis süsü veren bir grup saldırgan, restoran basıp bir kadını kaçırdı ve tecavüz etti. Tecavüze uğrayan kadının başvurusunun ardından, güvenlik kamerası kayıtlarını inceleyen polis, 3 ay süren takip sonucu şüphelileri yakaladı.
Kimlik soranın vay halineİstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah olayla ilgili yaptığı açıklamada, vatandaşların bu tür olaylarda kendilerini polis olarak tanıtanlara kimlik sormasını istedi. Cerrah, son olayda kendilerine başvurunun geç yapıldığını söyledi:
“Her üzerinde polis yeleği, her arabasında mavi ışık olan polis değildir. Bunlara dikkat etmek gerek. Polislerimizin kimlik kartları vardır. Sivil olarak ya da polis yeleği giyen, ‘ben polisim’ diyen kişilerden vatandaşlarımızın kimliklerini sormaları gerekiyor. Kalabalık bir eğlence merkezinde bir bayan, polis yeleği giyen 2 kişi tarafından kaçırılıyor. Kimse bunlara ‘sen kimsin’, ‘kimliğini görebilir miyim’, ‘nereye götürüyorsunuz’ diye sormuyor. Ardından orada bulunan kimse ’155 Polis İmdat’ı arayarak ‘böyle bir olay oldu. Polisleriniz bunu yaptı’ demiyor. Şikâyette bulunmuyor. Şikâyette bulunmak gerek. Bunları yapan polis dahi olsa biz peşine düşeriz. Adli, idari işlem yaparız. Vatandaşlarımızdan istirham ediyorum. Bize haber versinler. Her ‘polisim’ diyen sivil kişiye, polis yeleği giyen kişiye inanmasınlar. Kimliğini sorsunlar. Yine emin olamıyorlarsa 155’e ihbarda bulunsunlar”
Cerrah’ın açıklamasına rağmen Türkiye’de vatandaşların kendisine kimlik soran polise kimlik sorup soramadığı konusu tartışmalı.
Uğur Poyraz: Kanunda yeri var
İstanbul Barosu Avukat Hakları Merkezi’nden Uğur Poyraz, vatandaşın kolluk güçlerine kimlik sormasının, mukavemet etme olarak değerlendirildiğini, bu nedenle sokaktaki insanın polise karşı çok ciddi bir güvensizlik yaşadığını belirtiyor.
Uğur Poyraz, NTV canlı yayınında şunları söyledi:
“Vatandaş polise kimlik soruyor mu? diye soruyorsanız yüzde 99’u sormaz. Ama bizim bir 2559 sayılı Polis Vazife ve Selahiyet Kanunu’muz var. Bu kanunda son yapılan değişiklikle 4. maddesine eklenen bir A fıkrası var. Bu fıkra ‘Durdurma ve kimlik sorma’ başlığını taşır.
Bu maddede çok açık olarak derki; polis görevini yerine getirirken, kendisinin polis olduğunu belirleyen belgeyi gösterdikten sonra kişilere kimliğini sorabilir.
Polise kimlik sormak cesaret ister Yani önce polis diyecek ki; buyurun benim kimliğim. İster sivil olsun, ister resmi kıyafetli olsun. Ondan sonra diyecek ki; lütfen siz kimliğinizi gösterir misiniz? Ben bunu işlediğini hiç görmedim. 24 yıldır bu mesleğin içindeyiz, avukatlık yapıyorum. Vatandaş olarak sokakta geziyoruz. Maalesef siz polise ‘önce sen kimliğini göster’ dediğiniz vakit başınıza o kadar vahim, o kadar sıkıntılı olaylar gelebiliyor ki vatandaş belki bindebir sorma cesaretini gösterebiliyor.
Avukat arkadaşımız dövüldü
Çok basit ve somut bir örnek vereyim bu yaz yaşadığımız olay. Avukat Muammer Öz isimli meslektaşımız ailesiyle birlikte Moda parkında otururken, polisler geliyorlar, ‘kimlikleri çıkartın’ diyorlar. Muammer de ‘önce siz kimliğinizi çıkartın’ diyor. Sonucunda sayın meslektaşımın burnu kırıldı, kolu kırıldı, kaburgalarında çatlak oluştu. Hakkında polise mukavemetten Kadıköy Asli Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı. Bizim meslektaşımızın şikayeti üzerine polisler hakkında dava ne çabalar sonucunda açıldı ama hala polisleri duruşmaya getiremedik.
Vatandaş ürküyor
Bir başka örnek daha vereyim. Son aylarda Kadıköy İskele Meydanı’nda vapura binen yada inen vatandaşa polis dur diyor kimliğini soruyor. Şimdi vatandaştan yüzde 99’u kimliğini çıkartıp gösteriyor. Bir defa ‘önce sen kimliğini göster’ diyecek vatandaşı Türkiye’de kolay kolay tanımıyorum. İkincisi vatandaş o kadar ürküyor ki, ‘bu uygulamalar nedeniyle başıma bir şey gelmesin’ diye düşünüyor. Bu çekinceyle zaten bir an önce oradan uzaklaşmayı istiyor.
Kolluğa karşı güvensizlik oluşuyor
Ne yazık ki Türkiye’de kolluk kuvvetlerine karşı vatandaşın çok ciddi bir güvensizliği var. Şimdi sözkonusu yere insanlar giriyor polis kıyafetiyle. Sayın Emniyet Müdürü de diyor ki: Aman kimlik sorun. Ben çok basit bir şey soruyorum; orada kendisi olsaydı, gelenlere ‘siz polis misiniz?’ diye sorabilir miydi? Bizim şu andaki toplumumuzda şu mantık var: Polis bir yere girip arayabilir, arabayı durdurup arayabilir, arabadan indirip üstünüzü arayabilir. Polis ya da kolluk sizin üzerinizde bütün bu hakları yerine getirdiği halde kanuna uysun uymasın vatandaş o kadar korkmuş ki hak aramaktan çekiniyor.
Bir örnek vereyim yakın zamana kadar Türkiye’nin herhangi bir mahkemesinden genel güvenlik adı altında bir karar alınıyordu ve o kararla üç ay müddetince Türkiye’de istediğiniz insanı durdurup, istediğinizin üstünü arayıp, işyerine ya da evine girebiliyordunuz. Sonunda bir mahkeme bunun hukuka aykırı olduğunu fark etti de onun üzerine bu izni vermeyince medyaya yansıdı.
Hakkınızda zabıt tutuluyor
Açıkçası vatandaş, mesela siz, yolda yürüyorsunuz. Üç tane polis önünüzü çevirdi. Kimliğinizi görmek istedi. Siz dediniz ki ‘siz önce gösterin’. Hemen sizin hakkınızda zabıt tutuluyor; ‘Bize hakaret etmiştir, üstümüze yürümüştür, mukavemet etmiştir’. Sizin hakkınızda hemen dava açılıyor. Ancak hukuka aykırı bir davranış gösteren polis hakkında siz hiç dava açıldığını gördünüz mü?
Polislerin eğitimi az
Ben tamamen polislerimizi suçlamak istemiyorum çünkü polislerimizin de bu konuda eğitimleri o kadar az ki... Amirlerinin polislere göreve çıkarken ‘Kimlik sormadan önce lütfen kendi kimliklerinizi gösterin’ dediğini düşünmüyorum. Polis önce kendi yapması gerekeni bilmediği için vatandaşla her olayda burun buruna geliyor. Şu anda polise; ‘Hadi çıkın, sokakta kolluğu, asayişi ne olursa olsun, tesis edin’ deniyor. Böyle olduğu vakitte oraya giden kişi kendi yöntemleriyle, -hukuka uygun veya değil- güvenliği tesis ettiği inancıyla bunları yapıyor.