Barolar Birliği Başkanı Özdemir Özok, Ergenekon soruşturması ile ilgili, özensizlik ve usulsüzlükler konusunda kaygı içinde olduklarını söyledi.
Özok, sürecin başından beri, zanlı ve sanıkların temel hak ve özgürlükleri ile yargısız infaz yapılmamasına özen gösterilmesi gerektiği üzerinde durduklarını belirtti. 16’ıncı Baro Başkanları Toplantısı’nda konuşan Özok, siyaset başta olmak üzere, bir çok kurum ve kavramın kirlendiğini savundu. “Yargı üzerindeki baskının giderek arttığı bir dönem yaşanıyor” diyen Özok, “Bu kurallar çerçevesinde, yargının dokunamayacağı hiç kimsenin olamayacağını yetkililere hatırlatmaktayız” diye konuştu.
16. Baro Başkanları Toplantısı’nda konuşan Özok, küresel ekonomik mali krizin Türkiye’de çok ciddi hissedildiğini ve İsrail’in Gazze’ye saldırılarının Türk ulusunu derinden etkilediğini söyledi.
Yaşanan ulusal ve uluslararası olayların gelecek günlerin daha ağır ve çetin geçeceğinin habercisi olduğunu dile getiren Özok, ağır ve çetin koşulların ancak birlik ve birliktelik anlayışıyla aşılabileceğini ifade etti.
'Birçok kavram kirlendi'
Siyaset başta olmak üzere bir çok kurum ve kavramın “kirlendiğini” ileri süren Özok, “herkesin telefonlarının dinlendiği, işkencenin yeniden yaşam bulduğu, polisin her kesimden insana ölçüsüz güç kullandığı, yargı kararlarının etrafından dolanıldığı, yargıyla ilgili çok önemli yayın ilke ve kurullarına karşın sorumsuz davranışların sürdüğü ve yargının üzerindeki baskının giderek arttığı bir dönemi yaşandığını” savundu.
'Büyük üzüntü duyuyoruz'
Özok, şöyle devam etti:”Kuşkusuz bu kuralsızlıklar döneminde ‘Ergenekon’ adıyla yürütülen soruşturmayı ve kovuşturmayı da bu bağlamda ele almanın büyük üzüntüsünü duyuyoruz. Soruşturmanın başlatıldığı günden itibaren ve bir kısım sanıklar için Silivri’de yürütülen kovuşturmalar ve halen kimi zanlılar için sürdürülen soruşturmalar aşamasında çok ciddi kaygı ve endişeler dile getirilmiştir. Biz başından itibaren konunun hukuki boyutu ile ilgilenmekte ve bu yönüyle irdelemekteyiz. Bunun sonucu olarak, zanlı ve sanıkların temel hak ve özgürlüklerine saygı gösterilmesi suçsuzluk ilkesi başta olmak üzere, lekelenmemek hakkı yanında adil yargılanma hakkının korunmasına ve asla yargısız infaz yapılmamasına özen gösterilmesi gerektiğini dillendirmekteyiz. Bu kurallar çerçevesinde hukukun ve dolayısıyla yargının dokunamayacağı hiç kimsenin olamayacağını ilgili ve yetkililere hatırlatmaktayız.
'Siyasal baskı var'
Tüm bu özen ve uyarılarımıza karşın bir anlamda yargı ve hukuk tarihimizin üzerinde çok konuşulacak ve çok tartışılacak bu soruşturma ve kovuşturmayla ilgili olarak ‘siyasal baskı’ iddialarının yanı sıra hukuksuzluk özensizlik ve usulsüzlükler konusunda çok ciddi kaygılar taşınmaktadır.”
Yaşanan sıkıntıların çoğunun “parlamenter demokratik sistem” ve “kuvvetler ayrılığı” ilke ve kavramlarının yerleşmemiş olmasından kaynaklandığını iddia eden Özok, “özellikle yasama ve yürütmeyi tekelinde bulunduran siyasal iktidarla yargı erki arasındaki çatışmanın temelini bu oluşturmaktadır” dedi.
Özok, yeni dönemde görevlerinin Türkiye’de “kuvvetler ayrılığı ilkesi” başta olmak üzere “eksiksiz demokrasi, insan hakları, hukukun üstünlüğü ve hukuk devleti” kurum ve kavramlarının sağlanması olacağını kaydetti.