Eğitim

Okullarda temizlik personeli yetersiz kaldı, Bakan Özer de "Geçtiğimiz yıla göre düşük" dedi

İkinci dönemde 10 bin personel takviyesi yapılacak

03 Kasım 2021 12:00

Yüz yüze eğitimin pandemi koşullarında devam ettiği okullarda ortaya çıkan hijyen sorunları, Milli Eğitim Bakanlığı'nın bütçe görüşmelerine de yansıdı. Muhalefet milletvekilleri, birçok okulda hijyen malzemeleri için para toplandığını ve temizlik görevlilerinin yetersiz kaldığını iddia ederken Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer de, temizlik personeli sayısının geçen seneye göre düşük kaldığını kabul etti. İkinci dönemde 10 bin personel takviyesi yapılacağını belirten Özer, ek ödenek gönderilmediği iddiaları ile ilgili ise, "722 milyon TL’yi tüm okullarımıza gönderdik, eğer bir yerde, okulda maske, dezenfektan veya temizlik malzemesiyle ilgili para toplandığıyla ilgili bir şey varsa lütfen bize haber verin" dedi.

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu, Milli Eğitim Bakanlığı’nın 2022 yılı bütçesini görüşmek üzere önceki gün bir araya geldi. 12 saati aşan toplantının ardından 274 milyar 384 milyon 474 bin TL’lik MEB bütçesi kabul edildi. Bütçe görüşmelerinde yüz yüze eğitimin pandemi koşullarında devam ettiği okullarda ortaya çıkan hijyen sorunları gündeme geldi.

Ek ödenek gönderilmeyen okullar var iddiası

İstanbul’da bir saha çalışması yaptıklarını belirten ve halen 40 kişilik sınıflar bulunduğunu belirten CHP İstanbul Milletvekili Sibel Özdemir, yine İstanbul’da halen ek ödenek gönderilmeyen okulların bulunduğunu ifade etti. Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, Özdemir’in iddiaları ile ilgili şunları söyledi:

“Hakikaten bazı şeyleri anlamakta güçlük çekiyorum. 722 milyon TL’yi tüm okullarımıza gönderdik, eğer bir yerde, okulda maske, dezenfektan veya temizlik malzemesiyle ilgili para toplandığıyla ilgili bir şey varsa lütfen bize haber verin. Hakikaten lütfen haber verin çünkü her okulun ihtiyacıyla ilgili kaynağı biz okullarımıza ulaştırdık. Yani top top kağıt, kırtasiye, fotokopi, bunlarla ilgili artık bunları biz konuşmuyoruz, kaynakla ilgili hiçbir sıkıntımız yok. Biz bir seneden beri öğrencilerimizin maske ve dezenfektan ihtiyaçlarını ücretsiz karşılıyoruz.”

'5 milyar TL' artıralım önergesi reddedildi

Muhalefet milletvekilleri, okullarda temizlik görevlisi sayısının yetersiz kaldığını ve bunun için velilerden para toplandığı iddialarını da dile getirdi. HDP’li milletvekilleri Garo Paylan, Necdet İpek ve Erol Katırcıoğlu, velilerden para toplandığı gerekçesiyle bakanlığın sarf malzemelerle temizlik malzemelerine ayıracağı bütçesinin 5 milyar TL artırılması için önerge sundu.

Önergenin gerekçesini açıklayan Paylan, şunları söyledi:

“Sayın Bakan, siz okullarda para toplanmadığını iddia ettiniz ama bize binlerce şikayet geliyor. Okullarımızda A4 kağıt yok, fotokopi makinesinin kartuşu yok. Temizlik malzemesi yok diye velilerimizden kayıt parası adı altında okul aile birlikleri ve yönetimler tarafından para toplanıyor. Bütçenize baktığımda yalnızca bu sarf için 2.4 milyar TL kaynak gördüm, yani öğrenci başına 15 TL kaynak ayırmışsınız. Bir aya vursanız, 1 TL 25 kuruş yapar, bununla tuvalet kağıdı, temizlik malzemesi alınmaz. Ne yapıyorlar, velilerimizden para topluyorlar. Bu anlamda bütçenizin 5 milyar TL artırılmasını ve tüm sarf malzemelerinin, temizlik malzemelerinin bu bütçeden karşılanmasını öneriyoruz.”

HDP’lilerin önergesi, oy çokluğuyla reddedilirken Bakan Özer, iddialara yanıt verdi.

Özer: İkinci dönem takviye yapacağız

Özer, 57 bin 108 okulda 71 bin kadrolu temizlikçinin bulunduğunu belirterek, İŞKUR Toplum Yararına Programlar (TYP) kapsamında da Çalışma Bakanlığından 42 bin TYP’li temizlik elemanı aldıklarını söyledi. Bu rakamın geçtiğimiz seneye göre düşük kaldığı açıklamasını yapan Özer, şunları söyledi: “Ama tüm okullarımıza temizlikle ilgili her türlü desteğimizi gönderdik. Bu aralarda Çalışma Bakanımızla daha önceden görüşmüştük, ikinci döneme temizlik elemanına takviye yapılması ile ilgili Sayın Bakanımızla da mutabık kaldık, onun müjdesini de buradan vermek isterim. İkinci döneme TYP’den (İŞKUR Toplum Yararına Programlar) 10 bin temizlik elemanımızı daha okullarımıza inşallah kavuşturacağız.”  

Devr-i sabık yaratıyormuşum algılamalar oldu

Sayıştay bulguları ile ilgili de değerlendirmelerde bulunan Özer, şunları söyledi:

"Tüm iddialarla ilgili olarak, Teftiş Kurulunu ve iç denetim birimini bulgulardan sonra devreye soktuk. Hatta bu süreç sanki ben devr-i sabık yaratıyormuşum gibi kamuoyunda algılamalar oldu. Sayıştay 2020 Denetim Raporu kapsamında Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğünce gerçekleştirilen hızlandırılmış eğitim programı kırtasiye setleri ve halk eğitim merkezleri temizlik malzemeleri ihaleleriyle ilgili olarak yetkililer hakkında Bakanlık maarif müfettişlerince yürütülen inceleme, soruşturma sonucunda sorumluluğu tespit edilen personel hakkında disiplin, mali ve idari yönden teklifler getirilmiş, konunun adli yönden değerlendirilmesi amacıyla da Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulmuştur. Öte yandan 18 Temmuz 2020 tarihli ve 31189 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Milli Eğitim Bakanlığı Personelinin Görevde Yükselme, Unvan Değişikliği ve Yer Değiştirme Suretiyle Atanması Hakkında Yönetmeliği'nin 23'üncü maddesi yeniden düzenlendi ve bu düzenlemeden sonra ilçe milli eğitim müdürlüğü kadrosuna yapılan atamalar düzenleme kapsamında yapıldı."

"Ben 5 yaşı zorunlu yapacağız demedim"

Bakan Özer, okul öncesi eğitimle ilgili ise şu değerlendirmelerde bulundu:

“3 yaş grubundaki okullaşma oranı yüzde 14, biz yüzde 50’ye çıkarmak istiyoruz, 4 yaş grubundaki okullaşma oranı yüzde 35, yüzde 70’e çıkarmak istiyoruz ve 5 yaşındaki okullaşma oranı yüzde 78, biz bunu yüzde 100’e çıkarmak istiyoruz. Şunu hiçbir zaman ifade etmedim ben, “Milli Eğitim Bakanlığı olarak 5 yaşı zorunlu yapacağız” diye hiçbir ifadem olmadı. Bu, biliyorsunuz Meclisin takdirindedir, yasa çıkarmak; Meclis’in takdirinde, çıkarır, biz onunla ilgili gerekli her türlü hazırlığı yaparız. Biraz önce bazı vekillerimiz bunlarla ilgili bunların bir retorik olduğu, somut adımların nasıl atılıp atılmayacağıyla ilgili örneklerden bahsetti. Ben konuşmamda bahsettim, ikinci döneme 5 bin tane ana sınıfını yetiştireceğiz ve 5 yaştaki yüzde 78 olan okullaşma oranını yüzde 85’e çıkaracağız. 2022 yılının sonunda 3 bin tane anaokulunu,, 40 bin tane de ana sınıfını yapabilecek durumdayız.”

Eğitim-İş: Her okula bir temizlik görevlisi düşmüyor

Öte yandan bütçede temizlik personeli tartışmalarına ilişkin T24’ün sorularını yanıtlayan Eğitim-İş Sendikası Yönetim Kurulu Üyesi Orhan Yılıdırım da, Bakanlığın okulların hijyen ihtiyacı için yalnızca 600 milyon TL ayırdığını ancak yurt dışında FETÖ’den alınan okullara yönelik Türkiye Maarif Vakfı’na 1.5 milyar TL kaynak ayrıldığına dikkat çekti. Yıldırım, şunları söyledi:

“Bakanlık, İŞKUR’dan sağladığı temizlik personellerini bile geç işe başlattı. Pandemi ve bulaş riskinin devam ettiği bir dönemde her okula ortalama bir temizlik görevlisi bile düşmüyor. Ayrıca bahsettikleri sayı, özel okulları kapsıyor mu bunu da bilmiyoruz. Eğer böyleyse durum daha da vahim. Ayrıca sahadan aldığımız bilgiler ışığında söylüyoruz. Okulların birçoğunda okul aile birlikleri, dışarıdan anlaşmalarla okulların temizlik ihtiyaçlarını gideriyor. Bakanlığın elindeki personelle, okulların hijyen şartlarını sağlaması mümkün değil. Haftada bir kere bile o sınıfların hijyen şartlarını yerine getiremiyorlar. Milli Eğitim Bakanlığı, yabancı ülkelerde FETÖ’den alınan okullara, Türkiye Maarif Vakfı’na 1.5 milyar TL ayırıyor ama kendi çocukları için yalnızca 600 milyon TL ayırıyor. Kendi çocuklarımızdan esirgenen paralar, başka ülkelerin çocuklarına harcanıyor. Halbu ki; önce kendi ülkemizin çocukları, artarsa, ekonomimiz çok iyiyse ancak başka ülkelerde çocuklara verilmeli.”