Habertürk yazarı Nihal Bengisu Karaca, 24 Haziran 2018'de yapılacak cumhurbaşkanlığı ve genel milletvekili seçimlerine ilişkin olarak AKP tarafından yürütülen seçim kampanyasını değerlendirdi. "AK Parti’nin kampanyasında mitinglerinden seçim afişlerine, seçim için giydirilip süslenen araçlara vatandaşın ilgisinden görüşü sorulan kişilerin cevap verme şekillerine varana dek gözlemlenen bir heyecansızlık var" diyen Karaca, Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) içindeki cunta yapılanması tarafından düzenlenen darbe girişimi sırasında hayatını kaybeden reklamcı Erol Olçok'un yerinin doldurulamadığını söyledi.
Karaca, "Heyecansızlık ve ilgisizlik oy davranışına dönüşecek mi?" başlığıyla yayımlanan (21 Haziran 2018) yazısında söz konusu "ilgisizliğin" muhtemel sebeplerini şöyle sıraladı:
- İnsanların seçim yorgunu olması, son yıllarda her biri “Türkiye’nin beka meselesi” olarak lanse edilmiş pek çok seçimin yapılması.
- Mitinglerin çoğunun ramazan ayına denk gelmesi.
- İnce, Akşener ve Karamollaoğlu gibi nispeten yeni aktörlerin performanslarının doğal olarak daha fazla merak edilmesi.
- Seçimlerin öne alınma nedeni olarak “ekonomi” başlığının öne çıkması.
- Uzun süredir iktidarda olan AK Parti’nin vaatlerinin kaçınılmaz olarak “16 yıldır niye yapmadın?”sorusuna maruz kalması.
- Muhalefet bileşenleri “Herkesin huzurlu olduğu bir Türkiye” gibi sloganlarla barıştırma ve kucaklama temayülü öne çıkan pozitif mesajlar verirken, Cumhur İttifakı’nın rakiplerini “terörizme destek”, “zillet ittifakı” gibi yakıştırmalarla mağlup etmeye kalkışmasının centilmence bulunmaması.
- “Her şey bir yana, 16 yıl yeterince uzun, tamam artık” diyenlere, “Size rahat mı battı nooldu?”diye seslenen; Suriye’yi gösterip “Bak orada 2 milyon ölü var, onlar gibi mi istiyorsunuz?” demeye getiren, bu arada farkında olmadan Erdoğan’ı Esad’a benzetmiş olan bazı AK Partili siyasetçilerin kaş yapayım derken göz çıkarması ve bu gibi örnekler.
- 24 Haziran’daki seçim için kilit rol oynayan kitle Kürtler, gençler ve KHK mağdurları. İlk iki şık en azından gündemde yer alıyor, çabalara, vaatlere konu oluyor. Ancak AK Parti tabanı sayılan kitlede hemen herkesin ya aile ya akraba ya komşuları üzerinden etkilendiği KHK mağdurlarının durumlarını düzeltmeye (özellikle beraat ve takipsizlik almasına rağmen hâlâ işsiz olanlarının) dair bir vaatte bulunulmamış olması.
- “Erdoğan ikinci tura kalabilir” cümlesinin tabu haline getirilmesi ve “İlk turda alacak”argümanına tahkimat yapmanın sonucunun da rehavete yol açması.
- Rahmetli Erol Olçok’un yerinin doldurulamıyor oluşu. Mesela, “Vakit Türkiye Vakti” sloganıyla hazırlanan AK Parti kampanya videosunda tarihimizin ilk yenilgi marşlarından biri olan “Plevne Marşı”nın yer alması.