Musul'dan IŞİD'in zulmünden kaçan siviller IŞİD'in kendilerini canlı kalkan olarak kullandıklarını söyledi.
Milliyet gazetesinden Namık Durukan'ın haberine göre, ABD desteğindeki Irak ordusu ve orduya bağlı özel Altun Birlikler, Musul’da IŞİD'e karşı üç koldan ilerliyor. IŞİD'in karşı saldırıları nedeniyle dün Musul girişinde tanklar ve ağır silahların da dahil olduğu şiddetli çatışmalar yaşandı.
ABD desteğinde dün üç koldan Musul kent merkezine ilerlemeye çalışan Irak ordusu, kontrolünü sağladığı Gökçeli mahallesinden Musul kent merkezine ilerlemeye çalışıyor. Ancak ağır silahlı Irak ordusu, DAEŞ’li gruplar tarafından sık sık karşı saldırılarla durdurulmaya çalışılıyor.
Kent merkezi girişi ve çevresinde DAEŞ’in adım başı döşediği mayın ve pek çok kritik noktaya yerleştirdiği TNT türü patlayıcılar nedeniyle ordu birlikleri, kayıp vermemek için bomba imha ekipleriyle hareket ediyor.
Ordunun, merkez Hilkut, Kerame ve Saddam bölgelerinden Musul’un içine ilerleyişi sırasında, DAEŞ yoğun saldırı başlattı. Bu sırada bölgede göğüs göğüse çatışmaların yaşandığı gelen bilgiler arasında. DAEŞ militanlarının Musul’da çeşitli noktalara kazdığı tünellerden çıkarak gerçekleştirdiği saldırılar etkili oluyor.
Dün iki ateş arasında kalan bir kadın ile küçük kız çocuğunun yaralandığı, ancak ambulans yokluğu nedeniyle her hangi bir sağlık merkezine götürülemeden yaşamlarını yitirdikleri bildirildi.
Bu arada çatışmaların şiddetlenmesine paralel olarak Musul kent merkezi ve çevresinde yaşayan binlerce kişi, canını kurtarmak için hızla bölgeden uzaklaşmak isteyince uzun araç kuyrukları oluştu. 1,5 milyon kişinin yaşadığı Musul’da 5 bin kişi bir anda Musul’dan kaçmak için yola çıktı. Musullu ailelerin çoğu, Erbil yakılarındaki 6 bin kişi kapasiteli Hazır kampına yerleştiriliyor. Ancak, yoğunluk nedeniyle kampa gelenlerin sayısı 15 bine yaklaştı. Kızılay’ın da sıcak yemek dağıttığı kampta, barınma, gıda ve ihtiyaç maddesi sıkıntısı yaşanıyor.
Milliyet, dün Hazır kampında DAEŞ’den kaçan Musullu kadınlarla konuştu. Hose adlı kadın, atılan bombaların evine düşmesi nedeniyle kaçmak zorunda kaldıklarını söyledi. Musullu kadın, “DAEŞ ırak ordusu gelice Suriye’ye kaçtı” dedi. Sakine Cemal Haydar ise Musul yakınlarında Ömerkan Köyü’nde orurduklarını ve Irak ordusunun taarruza geçmesiyle DAEŞ’in kendilerini kent merkezine götürerek canlı kalkan olarak bölgeye yerleştirildiğini anlattı.
"Ellerinde esirdik"
Ali Reşit adlı Musullu ise Şii oldukları için DAEŞ’den yoğun baskı gördüklerini hatta amcasının oğlunun öldürüldüğünü, kendisinin ise işkence gördüğünü belirtti. Fatma Kazım isimli Musullu, DAEŞ yönetiminde kadınlara nasıl acımasızca davranıldığını gözyaşları içinde anlatarak, “DAEŞ’in elinde esirdik. Biraz yüzmüz görününce işkenceye maruz kalıyorduk, aşağılanıyorduk. Çok sayda kadın yüzünü bilerek gösterdiği için öldürüldü. Uçaktan atılan bombanın şarapnel parçası sağ omuzumu yaraladı. Tedavi bile olamadım. Çok şükür çatışmalardan kaçtık. Şimdi yeni bir hayat bizi bekliyor” diye konuştu.
Bir diğer kadın söze girerek eşinin sigara içtiği için DAEŞ tarafından götürüldüğünü ve kendisinden bir daha haber alamadıklarını söyledi. Necla Şakir ise eşi ABDullah’ın DAEŞ aleyhinde konuşunca “fitne yaydığı gerekçesiyle götürüldüğünü ve geri dönmediğini anlatarak, “Dört çocuğumla ortada kaldım. Onlara nasıl bakacağım?” dedi.
Musul’dan kaçarak Hazır kampına yerleştirilen aileler arasında çok sayıda DAEŞ’linin de bulunduğu belirlendi. Hazır kampında konuştuğumuz bir yetkili, yaklaşık 200 DAEŞ mensubunun ailelerle birlikte kampa girdiğinin düşünüldüğünü, yakalanmaları için çalışma yapıldığını söyledi.
Hayvanlarıyla kaçtılar
Musul’dan kaçan ailelerden bazıları, beraberinde hayvanlarını da getirdi. Musul’dan hayvanları ile yola çıktığını belirten Ahmet Haşim, “Bütün servetimi hayvanlara yatırdım. 300 koyunum vardı. Onları bırakamazdım. Akşamdan yola çıktık. Çok yorulduk. İki cephe arasında canımızı tehliyeye atsak da hayvanlarımızı kurtardık” dedi. Bazı çocukların ise, kazlarını da yanlarında getirmeleri dikkati çekti.
