Gazeteci-yazar Murat Yetkin, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun "Beşli Çete" ismini taktığı, dünyada en çok kamu ihalesi alan ilk 10 şirket içinde yer alan şirketler hakkında AKP'nin TBMM'ye sunduğu torba yasaya dikkat çekerek, "Erdoğan ve müttefiki MHP lideri Devlet Bahçeli’nin oyunun kurallarını değiştirmek dahil ne gerekiyorsa yapıp, bu seçimi alma zorunluluğu yeni kısıtlamaları da beraberinde getiriyor.
AK Parti ve MHP’nin uzlaşmasıyla TBMM’ye sunulan yeni yasanın 11’inci maddesi, Cumhurbaşkanını seçim yasaklarının dışında tutuyor. Yani Cumhurbaşkanı, diğer partilere seçim propaganda yasakları uygulanan zamanlarda istediği gibi siyasi konuşma yapabilir. Cumhurbaşkanı Erdoğan aynı zamanda AK Parti Genel Başkanı olmasa dahi sakıncalı bir girişim bu ama partili cumhurbaşkanı modelinde seçim adaletini bütünüyle gölgeliyor.
Bu yalnızca seçim adaleti bakımından değil, ifade ve basın özgürlüğü bakımından da sakıncalı bir durum. Cumhurbaşkanına her şeyin serbest olduğu saatlerde diyelim ki herhangi bir muhalefet partisinin faaliyetini haber yapan gazete, radyo, televizyon, ya da internet sitesi ceza alabilir" diye yazdı.
AKP'nin her yolsuzluk haberini üstüne alındığını, bunu kendi aleyhinde siyasi propaganda, hatta yıkıcılık olarak yorumladığını belirten Yetkin, "Bu propaganda eşitsizliği içinde gidilecek seçimlere ve sadece bununla sınırlı da kalmayabilir. Seçime giden süreçte muhalefetin sesinin duyulmasına engel olmak için yeni tertipler gelebilir. Tıpkı Rusya’nın Ukrayna’yı istilasıyla başlayan savaş ortamında Karadeniz’e dağılıp, İstanbul Boğazını tehdit eden mayınlar gibi, hem basın ve ifade özgürlüğü hem de çoğulcu demokrasinin adil ve serbest seçimler yoluyla gerçekleşmesi önünde yeni engeller çıkarılması ihtimali var.
Beştepe’de ce AK Parti Genel Merkezinde bu kadar insan boşuna mı istihdam ediliyor? Harıl harıl çalıştıklarından emin olun" ifadelerini kullandı.
* Bu yazı yetkinreport.com sitesinden alınmıştır...