Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, Ergenekon Davası'nda verilen kararlar ilgili "Milli irade ile sandığın hak ve hukukuna, demokrasiye kimse planlar yaparak müdahale etmemeli, edememeli, demokrasilerde bu tür davalar esasında olmaz. İnşallah önümüzdeki süreçlerde, ülkemizde bu tür davalar hiç gündeme gelmez" dedi.
Bakan Müezzinoğlu, partisinin Kırıkkale İl Başkanlığı tarafından düzenlenen iftar yemeği çıkışında bir gazetecinin, bugün karara bağlanan Ergenekon davası ile ilgili sorusu üzerine, kararın, mahkeme tarafından verilen ilk karar olduğunu, temyiz süreci ve bir üst mahkeme ve bu mahkemenin sonuçlarını beklemek gerektiğini söyledi.
Hukuk devleti, demokrasi olacaksa, milli iradenin hak ve hukukunun korunduğu yapı olması gerektiğini ifade eden Bakan Müezzinoğlu, şöyle konuştu:
"Milli irade ile sandığın hak ve hukukuna, demokrasiye kimse planlar yaparak müdahale etmemeli, edememeli, demokrasilerde bu tür davalar esasında olmaz. İnşallah önümüzdeki süreçlerde, ülkemizde bu tür davalar hiç gündeme gelmez. Demokrasinin, hukukun yerleştiği bir ülke olmayı da başarırız. Ülkemizin ve milletimizin bu süreçleri de yaşamış olmasından üzüntü duyuyorum. Ne 1950, 1960, 1980 darbesi, ne 28 Şubat darbesi olsaydı, ne de Ayışığı, Sarıkız, balyoz gibi hadiseleri bu millet konuşsaydı. Sandık, milli irade, demokrasi, hukuk bunları konuşsaydık. Ümit ederim ki bu tür süreçler, ülkemizde artık demokrasinin, hukukun yerleşmesine vesile olur."
Bakan Müezzinoğlu, Türkiye'nin son 2 yıldır dünyada sağlıkta dönüşüm projesiyle örnek gösterilen bir ülke olduğunu, gelecek yıllarda da örnek olma özelliklerini devam ettirmesi gerektiğine inandıklarını bildirdi.
Özellikle şehir hastaneleri, kampüslerin, bütün tıbbi donanımlarıyla, teknolojik alt yapısıyla, araştırma, geliştirme alanlarıyla hem sağlığın bilimsel gelişmesine katkı sağlayacağını, hem de sağlık hizmetlerinin alımında vatandaşlara çok daha modern, çağdaş hizmetler sunacağını anlatan Bakan Müezzinoğlu, şunları kaydetti:
"Türkiye sağlıkta önümüzdeki dönemde çok daha iyi noktaları yakalayacak. Biz bu şekilde yaklaşık 45-50 bin civarında hasta yatağımızı da nitelikli hasta yatağı şekline dönüştürmüş olacağız. Koğuş sistemi daha modern, teknolojik alt yapısı olan, depreme dayanıklı, çevre duyarlılığı olan hastaneler şekline dönüşüyor. O şehre katma değer de katacak, hastanelerimiz olacak. Ben önümüzdeki süreçte sağlık sektöründeki, sağlık alanındaki dinameklerimizin dünyanın örnek aldığı bir süreci güçlendirerek devam ettireceğine inanıyorum."
