Türkiye'nin önemli yeraltı zenginliklerinden jeotermal (sıcak su) kaynakları, yok olma tehlikesiyle karşı karşıya. Ancak birçok kurum ve işletme bunun farkında değil.
Uyarı, Türkiye'nin yeraltı kaynaklarını araştıran Maden Tetkik ve Arama (MTA)'dan geldi. Genel Müdür Mehmet Üzer, halen işletmelerin çoğunun sıcak suyu doğru kullanmadığını söyledi. Bu işletmelerin tehlikenin farkında olmadığına dikkat çeken genel müdür, önemli bir hatırlatma yaptı: "Jeotermal sahadan kullanılan su miktarı kadar su, yeniden buraya gönderilmesi gerekiyor. Sürdürülebilir jeotermal zenginlik için bu şart. Fakat bunu yapan tesis yok denecek kadar az ve bu tesisler birkaç yıl sonra susuz kalacak." Üzer bir de örnek verdi: "Nevşehir-Kozaklı'da 50 milyon dolar yatırım yapan bir otelin jeotermal suyu bitti."
MTA Genel Müdürü Mehmet Üzer, Türkiye'nin yeraltı kaynaklarıyla ilgili Zaman'dan Hüseyin Sümer ile İsmail Altunsoy'a değerlendirmelerde bulundu. Üzer'in verdiği bilgiye göre, Türkiye'de nerede ne kadar altın bulunduğu belirlendi, çıkarılmayı bekliyor. Son yıllarda MTA 300 bin ton bakır, 45 bin ton altın, 3,3 milyar ton kömür, 1 milyar ton bor madeni buldu. Yeraltı zenginliklerinin planlı ve ekonomik verimlilik hesabı yapılarak değerlendirilmesini isteyen Üzer, bu konuda olumsuz örnek olarak sıcak su kaynaklarını gösterdi. Sıcak su kullanan işletmelere her türlü yardıma hazır olduklarını ifade eden Genel Müdür şöyle konuştu: "Bizden özel sektör yardım istediği takdirde biz onlara jeotermal suyunun ne kadar gideceği ve ne tür tedbirler alacağı konusunda danışmanlık hizmeti verebiliriz. Bedava diye birçok belediye ve otel işletmecisi suyu çarçur ediyor. Zannediyor ki bu kaynak hiç bitmeyecek." Mehmet Üzer, kurum olarak İzmir Balçova'nın danışmanlığını yaptıklarını belirterek, suyu çarçur etmeyen tek tesisin burası olduğunu kaydetti. Üzer, "Mesela Zorlu bize geldi, bu konuda yardım istedi. Biz de yeni sahalar bulduk. Aydın-Pamukören'de 188 derece bir jeotermal su bulduk. Biz danışmanlık hizmeti veriyoruz. Bu danışmanlık için belli bir ücret alıyoruz." dedi. Jeotermal kaynaklar birçok turizm tesisinde ısıtma ve termal amaçlı kullanılıyor.
'Özel sektör risk almalı'
MTA, özel sektörün yeraltı madenleri için yatırım yapmasını istiyor. Genel Müdür Mehmet Üzer'e göre sadece kendilerinin aramasıyla Türkiye'nin madenlerini çıkarmak mümkün değil. Ama Türk özel sektörü yeterince büyük değil; riske para yatırmıyor. Üzer, Türkiye'de 2003 yılına kadar mostra (görünen yerlerde arama) madenciliği yapıldığına işaret etti. Önceden bir yılda 50 bin metrekare arama yapılırken, şimdi 1 milyon metrekare sondaj yapılır hale gelindiğini vurgulayan Üzer, "Yerin altında madenler uyuyor. MTA bugüne kadar 5,5 milyon metrekare maden aramış. Bu çok az. Mecburen devletimizin, özel sektör bu işe büyük yatırım yapana kadar arama işine para ayırması gerekiyor." diye konuştu.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'na bağlı MTA, kısa süre öncesine kadar yıllık 11 milyon dolar bütçeyle arama yapıyordu. "Gaz ve petrol dışında diğer bütün yeraltı madenlerini 11 milyon dolarla MTA araştıracak." diyen Genel Müdür Üzer, rakamın komik olduğu görüşünde. 11 milyon dolara depremsellik, deniz ve mağara araştırmaları, uranyum gibi aramaların hepsinin yapılması gerekiyordu. Fakat, son yıllarda kurumun bütçesinde iyileşme oldu ve 102 milyon dolara ulaştı. Ayrıca, MTA'nın yeni gelir kalemleri oluştu; bulunan madenlerin gelirinin bir kısmı artık teşkilata akıyor. Mehmet Üzer, gelirin artmasıyla 3,3 milyar metreküp kömür bulduklarını belirterek, "Şimdi kömürü bulduk diye üzüleyim mi, sevineyim mi? Bunu biz 50 yıl önce bulmalıydık." şeklinde konuştu.
'Kafayı altına takmayalım'
Kamuoyunda merak konusu olan altın zenginliklerine MTA Genel Müdürü Mehmet Üzer ilginç açıklama getirdi. Buna göre teşkilat Türkiye'nin altın zenginliğini ortaya çıkarmak için önemli çalışmalar yaptı. Tahmin edilen altın rezervi 5 bin 600 ton. MTA bunun 700 tonunu görünür hale getirdi. 1 ton topraktan 1 gram altın çıkarıldığına işaret eden Üzer, "Yani altını bulmak masraflı iş. Fakat, kafayı ille altına takmayalım. Türkiye'nin başka zengin madenleri de var, onlara da bakmalıyız." dedi. 'Türkiye'yi kurtaracak yeraltı zenginliği' olarak gösterilen borla ilgili olarak ise Üzer, "Bor bizim önemli bir madenimiz, önemli zenginliğimiz. Ancak, denildiği gibi de Türkiye'yi uçuracak bir zenginlik değil; en azından bugün için." yorumunu yaptı.