Bu sezon ayakkabı ve çantalarda fermuar geniş bir yer kaplıyor. Ama kullanırken bütün fermuarları açmak zorunda değilsiniz çünkü bazıları sadece süs olsun diye orada. "Fermuarımı kapatabilir misin canım?” dedektif filmlerinin en can alıcı repliklerinden biridir. Fettan kadın karakter, kahraman dedektifi baştan çıkarmak amacıyla siyah elbisesinin fermuarını çektirmek için şöyle bir arkasını dönüp bakış atar ve fermuar bir anda filmin üçüncü başrol oyuncusu oluverir.
Bu sezon hayat kurtaran fermuarlar tıpkı dedektif filmlerinde olduğu gibi başroldeler. Çünkü modacılara göre giysileri kapanmaları gereken yerden kapatan, tabiri caizse “iki yakamızı bir araya getiren” fermuarlar bu kışın en trendi detaylardan biri. Söz konusu moda olduğunda bazen minicik bir detayın tüm kıyafeti gölgede bırakabileceği kuralını da hatırlayarak ne yapıp edip önümüzdeki günlerde kendinize fermuarı bol bir çanta ya da ayakkabı edinmeye çalışın.
Renkli ayakkabı ve çantalarda süs olarak dev metal fermuarlar2008-09 koleksiyonlarında özellikle metalik fermuar kullanımında büyük bir artış var. Renkli ayakkabı ve çantalarda süs olarak kullanılan devasa metal fermuarlar dikkat çekici. Sezonun trendi fermuarlı portföy çantaların en canlı renklilerini Naked mağazalarında bulabilirsiniz. Aldo’nun koleksiyonunda hem çantalarda hem de sezonun bir diğer vazgeçilmezi olan bilekte biten botlarda bolca fermuar kullanılmış.
Jimmy Choo
Beymen ve Harvey Nichols’taki tasarımcılara ait ayakkabılar arasında öne çıkanlar Harvey Nichols’taki pembe Christian Louboutin ve Beymen’deki seksi Jimmy Choo.
Balenciaga
Fermuarın tarihçesi Rivayete göre Whitcomb Judson adlı Amerikalı mucidin bir arkadaşı ona bel ağrılarından dert yanar. Ayakkabı bağları her gün çözülmekte ve o da onları bağlamak için eğildiğinden beli ağrımaktadır. Arkadaşının bu rahatsızlığı Judson’ın aklına parlak bir fikir getirir ve böylece 1891 yılında günümüz fermuarının temelleri atılır. Judson arkadaşına ağrı kesici niyetine bulduğu fermuarın patentini 1893 Ağustos’unda alır ve ürün giyim endüstrisinde kullanılmaya başlar.
Fermuar Judson’dan önce dikiş makinesinin fikir babası Elias Howe’unda aklına gelmişti. Howe 1850’lerde fermuara benzer bir aletin patentini almış ama dikiş makinesiyle çok meşgul olduğu için ürünün pazarlamasına vakit ayıramamıştı.
Judson’ın fermuarı bugünün kolay açılıp kapanan fermuarları gibi olmadığından pek kullanışlı bulunmaz. Ta ki Gideon Sundback şimdiki fermuarlarda da olan dişli sistemi keşfedene kadar. Sundback’in 1913’te ürünün kullanımını kolaylaştırmasıyla birlikte Amerikan ordusu da onun müşterilerinden biri olur.