T24 - Önce Tunus halkı, lüks içinde yaşarken halkını açlığa mahkum eden Bin Ali hanedanına başkaldırdı ve liderlerini eşi Leyla ile birlikte Suudi Arabistan’a sürgüne gitmeye zorladı. Ardından Arnavutluk’ta yolsuzluk isyanı çıktı, başkent Priştina yakıp yıkıldı. Tunus’un komşusu Cezayir’de karşıklık beklenirken bir kıvılcım da Mısır’da çaktı. 30 yıldan beri ülkeyi demir yumrukla yöneten 82 yaşındaki Hüsnü Mübarek’e karşı ilk kez Mısır halkı sokaklara döküldü. Kahire ve İskenderiye’de ilk kez Mısır Devlet Başkanı’nın posterleri kendi vatandaşları tarafından yırtıldı. Halkının yüzde 60’ı genç olan 80 milyon nüfuslu ülkede, günde 2 doların altında yaşayan 30 milyonu aşkın insanın tepkisi ilk kez sel olarak caddelere taştı.
Mısır’da yoksulluk ve 30 yıldır süren Hüsnü Mübarek yönetimine karşı salı günü 30 bin kişinin katılımıyla başlayan protestolar hükümetin tüm yasaklamalarına rağmen dün de devam etti. Milliyet ve vatan gazetesinden derlenen haber şöyle:
97 bavulla kaçtılar
Göstericiler, dağıttıkları bildirilerde 3 talepte bulundu: Mübarek’in başkanlıktan çekilmesi, yerine getirmek istediği oğlu Cemal’in aday olmaması, meclisin feshedilerek ulusal birlik hükümetinin kurulması...
Babası gibi halk tarafından posterleri yırtılan ve “Babanı da al git” (Gamal, take your dad and go) pankartlarıyla halkın öfkesine hedef olan Cemal Mübarek, tepkilerin büyümesi üzerine ülkeyi terk etmeye karar verdi. Mısır basınının iddiasına göre 97 bavulla bindiği özel jet Kahire’den havalanarak Londra’da indi. Cemal’e, annesi Suzan, eşi Hatice ve kızının da eşlik ettiği belirtildi. Londra’daki Heathrow Havalimanı’nda görevli Mısırlı yetkililer de Mübarek ailesinin Londra’ya geldiğini doğruladı. Ancak Mısır’ın Londra elçiliği iddiayı yalanladı.
Ülkede bugüne kadar gerçekleşen en büyük muhalif protesto haline gelen gösterileri polis göz yaşartıcı gaz ve tazyikli suyla dağıttı. Dün kentin farklı bölgelerinde küçük gruplar halinde toplanan binlerce kişi gece boyunca polisle çatıştı. Olaylarda çoğu başkent Kahire’de olmak üzere 26’sı gazeteci 1000 kişi gözaltına alındı.
ABD reform istedi
Protestoların yayılması üzerine ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, Mübarek yönetimine, politik, ekonomik ve toplumsal reform yapma çağrısında bulundu. Clinton, Mısır’a, internetteki sosyal paylaşım ağlarına erişimin yasaklanmamasını da istedi. Clinton’ın çağrısından sonra Mısır Başbakanı Ahmed Nazif, hükümetin, ifade özgürlüğünü güvence altına alacağını açıkladı.
Tunus’taki halk ayaklanmasından etkilenen hükümet karşıtı Mısırlılar çarşamba gününü yoksulluk, yolsuzluk, işsizlik ve işkenceye karşı “Eylem Günü” ilan etmişti. İçişleri Bakanlığı “Hiçbir provokasyona, gösteriye veya yürüyüşe izin verilmeyecek” dedi. İnternet üzerinden organize olan göstericileri durdurmak için twitter ve facebook’a erişim engellendi. Ancak protestocular salı günü sert bir şekilde bastırılan gösterilerin ardından tüm bu uyarılara rağmen dağılmadı ve Hüsnü Mübarek’in parti binasına kadar ilerledi. Göstericiler Hüsnü Mübarek aleyhinde sloganlar attı, kendisinden sonra başa geçeceği düşünülen oğlu Cemal’in fotoğraflarını yırttı. Protestolar, polis meclis binası önündeki bir gösteriyi dağıtmayı deneyince sokak çatışmalarına dönüştü. Polis kalabalığı dün sabah tazyikli su ve göz yaşartıcı gaz kullanarak dağıtabildi. AP haber ajansı, göstericilerin su püskürten araçlardan birini ele geçirdiğini ve bu araçla polise saldırdığını bildirdi.
En az 6 ölü, 470 yaralı
Yetkililer, polisin video kayıtlarının incelenmesiyle daha fazla gözaltılar olabileceğini bildirdi. Bu arada, salı günü Süveyş kentinde düzenlenen protestolar sırasında yaralananlardan bir kişinin daha öldüğü, dünkü gösterilerde de 2 kişinin öldüğü açıklandı. Son ölümlerle, önceki gün başlayan gösterilerde hayatlarını kaybedenlerin sayısı 6’ye yükseldi. Kahire, İskenderiye, Asyut, Süveyş ve Ariş kentlerinde yapılan gösterilerde yaklaşık 470 kişi de yaralandı.
Protestocular dün de sosyal paylaşım sitesi facebook’tan gösteri çağrılarına devam etti. Protestocular site üzerinden “İşe, üniversiteye gitmeyin. Hepimiz sokaklara döküleceğiz ve Mısır’ımız için birlik olacağız” bildirisini yayınlayarak herkesi eyleme çağırdı. Gösteri ve çatışmalar dün gece boyunca devam etti.
Mısır da genç işsizler ülkesiMısır’da muhalifler gıda fiyatlarının artması, işsizlik oranının yüksekliği ve yolsuzluklara tepki gösteriyor. Mısır’da nüfusun yaklaşık yüzde 60’ı işsiz. İşsizlerin yüzde 90’ı da 30 yaşın altında. Nüfusun yüzde 40’ı günde 2 doların altında yaşıyor. Ancak uzmanlara göre göstericilerin Tunus’takine benzer bir sonuç almaları zor.
Muhalefet bölündü
Mısır’da, Tunus’tan farklı olarak, halkın eğitim seviyesinin düşüklüğüne, okuma yazma bilmeyenlerin oranının yüksekliğine ve internet kullanımının azlığına işaret ediliyor. Mısır muhalefeti de protestoculara karşı bölünmüş durumda. Eski uluslararası Atom Enerjisi Kurumu başkanı Muhammed el Baradey protestocuları desteklerken, en güçlü muhalefet grubu konumundaki Müslüman Kardeşler ise açık destek vermekten imtina etti.
Cemal Mübarek kaçtı mı?ABD’de merkezli Arapça yayın yapan haber sitesi Akhbar al-Arab, Hüsnü Mübarek’in oğlu Cemal’in karısı ve kızı ile birlikte ülkeden kaçtığını iddia etti. İnternette yer alan haberlerde Cemal Mübarek ve ailesinin çok sayıda bavul ile ülkeden ayrıldığı ve Londra’ya gittiği iddia edildi. Cemal Mübarek’in gelecek seçimlerde 82 yaşındaki babasının yerini alacağı söyleniyordu.
Mısır’da salı gecesi başlayan gösteriler dün de devam etti. Kent merkezi yerine farklı mahallelerde toplanan muhalifler ve polis arasında çatışma çıktı. Halk panzerleri canlı kalkan olarak durdurdu.
Mısır borsası çöktü
Dünkü gösterilerde 860 kişigözaltına alındı. Kahire İnsan Hakları Grubu’ndan Avukat Halid Ali ise bin kişinin gözaltına aldığını ileri sürdü. Mısır Gazeteciler Sendikası, gösterileri takip eden 26 gazetecinin gözaltına alındığını açıkladı. Mısır borsası tarihinin en büyük düşüşünü yaşadı ve yüzde 6’dan fazla geriledi.
Tunus’ta Leyla Mısır’da Suzan
Hüsnü Mübarek’in Mısır yönetimini oğlu Cemal’e bırakması teklifi ilk kez eşi Suzan tarafından Mısır liderine teklif edildi. 2005 yılında ikili arasında geçtiği belirtilen konuşmada, Suzan’ın bu konudaki baskılarına karşılık Mısır Devlet Başkanı, “Burası Cumhuriyet, hanedanlık değil” yanıtını vermişti. Ancak zaman içinde kendisinden önceki Mısır lideri Enver Sedat gibi suikasta uğramaktan korkarak ülkeyi her geçen gün sertleşen bir rejimle yönetmeye başladı ve eşinin talebine boyun eğdi. Son röportajında “Hayatımı oğullarıma adadım. Tabi ki onların ülke yönetiminin en tepesinde olmasını istiyorum” diyen Suzan Mübarek bir Mısırlı ile Gallerli bir hemşirenin kızı. Gerçek adı ise Suzanne Salih Sabit Mübarek.
Baradey: Geri dönüşü olmayan bir yola girdik
Mübarek’in en büyük siyasi rakibi Muhammed El Baradey, protestocuların ülkenin yönetimine getirmek istediği isim oldu. Ülkedeki dini örgüt Müslüman Kardeşler de Baradey’e destek veriyor
Mısır’da Hüsnü Mübarek’in karşısında Eylül ayında yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimlerinin en güçlü muhalif adayı Muhammed El Baradey. Protesto gösterilerini Facebook üzerinden organize eden “Değişim hareketi” de Baradey’i destekliyor. Mısır rejimi tarafından yasaklanmış olmasına rağmen bağımsız adaylarla seçimlere katılan Müslüman Kardeşler Örgütü de, “Baradey üzerinde bir uzlaşma sağlanırsa biz de destek veriririz. Ama Mübarek’i devirmek” açıklamasıyla eski BM Irak silah denetçisine yeşil ışık yaktı. 2005 yılında Nobel Barış Ödülü alan Baradey de dün yaptığı açıklamada gösterilere tam destek verdi.
Adaylığı engelleniyordu New York Üniversitesi’nden hukuk doktorasına sahip olan El Baradey, “Mısır’da bir dönüm noktasındayız. Geri dönüşü olmayan bir yola girdik. Bu hareket çığ gibi büyüyecek” dedi. Ancak mevcut anayasanın cumhurbaşkanı adayı olmak için öngördüğü şartlar Baredey’in durumuyla uyuşmuyor. Baradey şu an bir parti yönetimine üye değil. Hepsine iktidar partisinin hâkim olduğu Şura Meclisi, Halk Meclisi veya yerel meclislerden 250 üyenin desteğinden beslenmiyor. Bu nedenle şu anki koşullarda aday olamıyor. Ancak Mübarek’in devrilmesi durumunda bu formalitelerin bir önemi olmayacağı belirtiliyor.
Kızının fotoğrafıyla Baradey’i vuruyorlar
Baradey’in Londra’da yatırım bankacılığı yapan kızı Leyla Baradey’in mayolu ve içki içerken çekilmiş fotoğrafları önceki gün gazetelerde yayınlandı. Fotoğrafların Leyla Baradey’in Facebook’taki sayfasından alındığı belirtilirken, bu kareleri manşetine taşıyan muhafazakâr basın, Baradey’in kullandığı “demokrasi, adalet ve özgürlük” sloganına atfen “İşte size adalet ve özgürlük. Baradey’i seçerseniz kızlarımız böyle olur” ifadesini kullandı. Baradey “Fotoğraflar hükümet komplosu” dedi. Baradey karşıtları bu fotoğrafları kullanarak kampanya başlatırken, muhalif lider, fotoğrafların Mısır hükümeti tarafından basına sızdırıldığını öne sürdü ve kendisine bir seçim komplosu kurulduğunu savundu. Leyla Baradey’in Facebook’taki bilgilerinde “aşırı liberal” ve “agnostik” (Tanrının varlığının ya da yokluğunun bilinemeyeceğini savunan görüş) yazması da eleştirildi.