Yemek masasında tabaklarda son kalan loklamalar “yazık olur dökülmesin” diyen birisi tarafından yenilir. Gereksiz yenilen bu son lokmalar, birer tuzaktır. Çünkü, aldığınız kaloriler siz farkında olmadan bedeninize kilo olarak döner.
Gittiğiniz restoranda bitiremediğiniz bir çorba çöpe dökülür... Yarım kalmış köfte de çöpe gider... Bitirilememiş bir makarna tabağının da gideceği yer aynıdır... Yarım kalmış bir dondurma kâsesinin de son adresi ÇÖPLÜK olacaktır. Tabii ki birisi çıkıp da “yazık oldu parasını ödedik, atıvereyim ağzıma” demezse... İşte gereksiz yenilen bu son lokmalar, çöpçü lokmalar olacaktır. İhtiyacınız olmadığı halde farkında olmadan aldığınız kaloriler yıl sonunda size 4 -5 kg olarak dönebilir.
Ben dışarıda yemek yediğim zaman, tabağın yarısını bırakmaktan çok hoşlanmam. O nedenle, mümkünse bir arkadaşımla aynı yemeği paylaşmayı tercih ederim. Böylece israfı da önlemiş olurum. Ama, bazen şahit olduğum şeyler beni şaşırtıyor. Örneğin; dört kişilik masaya birer porsiyon ana yemek dışında, 3-4 çeşit başlangıç, ortaya farklı bir-iki ana yemek daha sipariş ediyorlar. Bu durumda, yemeğin sonuna doğru ısrarlar başlıyor: “Yazık olacak, herkes bir parça daha alsın da bitsin” veya “Sen az yedin hadi ama bu da senin hakkın”, “Hadi hadi bir lokma fazla yemekten bir şey olmaz.” Bu ve bunun gibi cümleler siz de tanıdık geliyor mu?
Aslında, hem bütçemiz hem de midemiz için kontrollü sipariş vermekte fayda var. Eğer doymadığımızı hissedersek, yeniden sipariş edebiliriz. Sadece garsonu çağırmamız yeterli...
Ziyan olsun, siz yemeyin!
Küçük çocuğu olan annelerden çok sık duyduğum bir şikâyet de şu: “Kendimi çöplük gibi hissediyorum. Çocuğun bitiremediği her şeyi ağzıma atıyorum.” Bunlar bazen “ziyan olmasın ben yiyeyim” duygusuyla, bazen de kızgınlıkla yenilen lokmalardır.
Anneler özellikle de çocuk iştahsız ise yemek yedirmeyi bir mücadele olarak görür. Çocuk yemeği bitirirse, bunu galibiyet gibi düşünür, eğer çocuk yarım bırakırsa bunu da bir kayıp olarak düşünürler. İşte bu noktada kalan yemeği yemek, aslında annenin kızgınlığı ve kendini cezalandırmasıdır. Annelerin yemek yedirme tarzı, aslında çocuğun gelişimi için çok önemlidir. Eğer bu konuda stres hissediyorsanız, mutlaka bir terapist ile görüşmenizi tavsiye ederim. Çünkü, yemeği ödül veya ceza olarak kullanmak, yeme davranışını ileriki yaşlarda etkileyebiliyor.
Kaloriler sinsi sinsi ilerler
Farkında olmadığınız kaloriler sinsi sinsi ilerler. Yemek öncesi 1 dilim ekmek yemek ve ekmeği 1 yemek kaşığı kadar zeytinyağına batırmakla, vücuda 200 kalori girer.
Her gün 100-200 kalori fazla almak, yıl sonunda 5-10 kg olarak geri döner. Veya her gün 100 - 200 kalori eksik yemek yıl sonunda 5 - 10 kg zayıflamanız anlamına da gelebilir. Seçim sizin... Ufak değişiklikler büyük farklar yaratabilir ama bu farkın pozitif veya negatif olması size bağlı.
Bazen aç olan midemiz değil gözümüzdür; doyması için neler yapabiliriz?
»Beyne tokluk sinyali 20 dakika sonra gider. Bunu hepimiz artık biliyoruz, ama bilmekle inanmak ve uygulamak her zaman mümkün olmuyor. Yavaş yemek yerseniz daha çabuk doyarsınınız
»Masaya çok aç oturursanız açlığınızı kontrol edemez ve ilk 10 -15 dakikada yüzlerce kaloriyi hatta bin kaloriyi kolayca midenize göndermiş olursunuz.
»Çok açlık hissetmemenin en güzel yolu çok yemek yemek değildir. Sık sık ve az yemek yemektir. Tıka basa midenizi doldurmak sizi daha uzun süre tok tutmaz, ama az ve sık yemek yeme alışkanlığı yani doğru seçilmiş ara öğünler sizi uzun süre tok tutar.
»Uzun süreli tokluk için ara öğünlerde mutlaka süt, yoğurt, peynir, fındık, badem veya ayran gibi bir proteinle; kabuklu meyve, kepek ekmek, diyet kraker gibi yağsız bir karbonhidratı bir arada yemeye çalışın
»Gözünüzün doyması için ufak tabak, ama daha fazla hacimde salata veya önden bir çorba iyi seçimler olabilir.
Daha az yemek için bazı öneriler
- Salatalarınıza döktüğünüz zeytinyağını şişeyi gezdirerek dağıtmak yerine 1 tatlı kaşığı ölçüp daha sonra karıştırın.
- Sebze yemeklerinin suyunu tabakta bırakın; ekmeğinizi batırdığınız her bir lokma kalori olarak midenize yolculuk eder.
- Süt, yoğurt ve peynirin az yağlı olanlarını seçin. Böylece daha az kalori almış olursunuz
- Etleri pişirmeden önce yağla marine etmek yerine, biraz sirke, yoğurt, domates püresi ve çeşitli baharatları deneyebilirsiniz.
- Fırın tepsisini yağlamak yerine, yağlı kağıt kullanabilirsiniz
- Kek tariflerinde önerilen yağ miktarını azaltıp bunun yerine süt veya yoğurt miktarını artırabilirsiniz