Politika

Meslek Edindirme Merkezleri projesinin ilk adımı tamamlandı

İlk adımda 20 bin kişiye kapı açıldı, işsizliğin ana damarını ‘beceri’ tıkayacak...

28 Aralık 2010 02:00

T24 - Beş yılda 1 milyon kişiye meslek edindirme hedefiyle yola çıkılan Uzmanlaşmış Meslek Edindirme Merkezleri projesinin ilk adımı tamamlandı. Temmuzda başlayan proje için şirketlerden 20 bin 616 stajyer talebi alındığını belirten TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, “Bu projeyle, işsizliğin ana damarı tıkanacak” dedi.

Türkiye’deki işsizlik sorunu çözmeyi hedefleyen Uzmanlaşmış Meslek Edindirme Merkezleri (UMEM-Beceri’10) projesinin ilk bölümü tamamlandı. 5 yılda 1 milyon kişiyi meslek sahibi yapacak olan projeye sanayiciler tam destek verdi. Temmuz ayında başlayan proje için şirketlerden 20 bin 616 kişilik stajyer talebi aldıklarını belirten Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, “Beceri’10 projesiyle, gençlerimizin bir meslek sahibi olması sağlanacak ve işsizliğin ana damarı tıkanacak” dedi. 


5 bin sanayiciye ulaşıldı

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı, TOBB, TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi (TOBB ETÜ) ve Türkiye İş Kurumu (İŞKUR) işbirliğiyle yürütülen Beceri’10 Projesi’ndeki son gelişmeleri değerlendiren Rifat Hisarcıklıoğlu, şöyle konuştu: “81 ilde seçilen 111 okulda, 88 milyon lirası donanım ve 4 milyon lirası eğiticilerin eğitimi olmak üzere toplam 92 milyon lira yatırım yapıldı. Odalar kanalıyla o ildeki işverenin ihtiyaç duyduğu alanlarda eğitim yatırımı yapılmasını sağladık. 19 il ve 3 ilçede işgücü piyasası ihtiyaç analizleri yaptık, işverene, hangi nitelikte eleman istediğini sorduk. TOBB ETÜ ve TEPAV ile birlikte sanayicileri kapı
kapı dolaştık. 19 ilde 5 bin sanayiciye ulaştık. 2 bin 235 şirketimiz projeden stajyer istihdam etme talebimizi kabul etti. Bu şirketlerden 20 bin 616 kişilik stajyer talebi aldık. Yani 20 binden fazla işsizimize şimdiden umut olduk.”


Sigortası da ödenecek

İşverenlere “aradığınız elemanı seçin, biz yetiştirelim” diye seslenen Hisarcıklıoğlu, şu bilgileri verdi: “İşe almak istediğiniz kişileri bize gönderin, eğitimden geçirelim. Sizin tesislerinizde staj verdirelim, bu arada cebinizden de bir kuruş para çıkmasın. Ayrıca, projedeki teşviklerden de istifade edin. Biz yıllardır kamuya şunu söylüyorduk; kapıda yazıyoruz, ‘kaynakçı aranıyor’, bir tarafta işsiz ordusu. Kaynakçı mı, bilgisayar kullanan mı, muhasebe bilen eleman mı istiyorsun. Seçin elemanı. Stajı görürken yine cebinizden para çıkmasın. 6 ayın sonunda bu kişiden memnunsan işe başlatacaksın. İşe başlattığın zaman 4 yıla kadar giden üzerindeki sosyal güvenlik primini de yine devlet ödüyor.”


Ne iş olsa yaparım abi

Rifat Hisarcıklıoğlu, işsizliği besleyen ana etkenin mesleksizlik olduğuna işaret ederek, “Mülakat yaptığım adaylara bazen soruyorum, ‘Ne iş yaparsın’ diye. Cevap ‘Abi her işi yaparım’. ‘Her işi yaparım’ demek, aslında ‘hiçbir işi doğru yapamam’ anlamına geliyor. Dolayısıyla, Beceri’10 projesiyle, gençlerimizin bir meslek sahibi olması sağlanacak ve işsizliğin ana damarı tıkanacaktır” dedi. 


İhtiyaçlara uygun eleman yetişecek 

Piyasanın ihtiyaçlarına uygun elemanlar yetiştirmeyi ve onları da bu ihtiyaç yerlerinde istihdam etmeyi öngördüklerini belirten Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ömer Dinçer, şöyle konuştu: “Özellikle YÖK, Milli Eğitim ve Sanayi ve Ticaret bakanlıkları mesleki eğitimle ilgili attığı her adımda ve ortaya koyduğu her programda, meslek standartlarını esas kabul edecek ve müfredatlarını buna göre uyarlayacak. 2011 yılı sonuna kadar her kurum adım adım hangi faaliyetleri gerçekleştireceklerine dair eylem planı oluşturdu. Eylem planına göre, meslek standartlarına uygun mesleki eğitim müfredatları hazırlanacak, hem meslek liseleri hem meslek yüksekokulları hem de meslek eğitimi veren lisans programlarında bu düzenleme olacak. Ayrıca aramızdaki çok yoğun işbirliği ile bunlar sürekli güncellenecek. Biz artık şu duvarı yıkıyoruz; toplumun ve piyasanın ihtiyaçlarından uzak veya teorik eğitimden uzaklaşıyor ve daha çok ihtiyaca odaklanmış bir programı hedeflemeye başlıyoruz. Bu yaptığımız çalışma için önümüzdeki günlerde, yaptığımız çalışmaların bir yıllık performansını gözden geçiren bir çalışma da ortaya konulacak ve kamuoyu ile paylaşılacak.”


Günlük 15 TL harçlık 

UMEM Becer’10 projenin bir benzerini daha önce Güney Kore’nin yaptığını dile getiren Rifat Hisarcıklıoğlu, detayları şöyle sıraladı: 

Proje kapsamında yetiştirdiğimiz kursiyerleri işverenler staja alacak.
Bu dönemde tek bir kuruş masrafları da olmayacak.
Eğitim süresince 15 TL harçlık verilecek.
Aynı zamanda sigortaları da yatacak.
Yetiştirilen elemanlar işe alınırsa, belirli sürelerde işveren sigorta primi ödemeyecek.
İşsizler kurslarda başarılı lursa, yüzde 90 işi de garanti edilecek.
5 yılda 1 milyon işsizimizi bu proje kapsamında mesleki eğitim vereceğiz.


'Direksiyona TOBB’u oturttuk'

Projenin piyasanın aktörlerini sürece dahil ettiğinin altını çizen Ömer Dinçer, şu değerlendirmeyi yaptı: “Biz Bakanlık olarak direksiyondan kalktık, ticaret ve sanayi odalarını, TOBB’u direksiyona oturttuk. Biz yavaş yavaş standartlarını belirliyor, denetimlerini yapıyor, izliyoruz, ama fiilen yürütme alışkanlıklarımızı bırakmaya çalışıyoruz. Bu proje somut bir şekilde bunu gösterecek. Ticaret ve sanayi odası başkanlarının her ilde bizatihi işin başında olduğu, kendisine mensup ihtiyaçlarını belirlediği ve ona uygun eğitim biçimiyle ‘şu kabiliyette insanı biz de istihdam edelim’ dediği bir noktaya geldik. Biz müfredatı ve hangi alanda ihtiyaç olduğunu belirlemiyoruz. Biz finansmanı sağlıyor, zeminini düzeltiyor, eğitilecek insanları yetiştiriyor ama asla eğitim programlarında nelerin olacağını ve nerede istihdam edileceklerini düşünmüyoruz.”


Vasıfsızın iş bulma şansı giderek azalıyor

Teknolojik yeniliklerin, ürünlerin bilgi ve teknoloji içeriğinin artmasının, kol gücüne, insan emeğine duyulan ihtiyacı azalttığını belirten İstanbul Sanayi Odası (İSO) Yönetim Kurulu Başkanı Tanıl Küçük, şöyle devam etti: “Vasıfsız işgücü, iş bulma şansını giderek kaybediyor. Üretim yapısı, nitelikli işgücünü gerektirir. Katma değeri yüksek ürünleri, ancak iyi eğitilmiş, nitelikli işgücü ile üretebilirsiniz. Dolayısıyla, mesleki eğitimin iyileştirilmesi, işsizlik sorunumuzun çözümünün yanı sıra, sanayimizin rekabet gücü ve gelecek hedefleri açısından da büyük önem taşımaktadır. Türkiye olarak, kriz yılı 2009’un ardından, 2010’u, etkileyici, dikkat çekici bir büyüme performansıyla kapatıyoruz. Bundan sonrası için hedefimiz, ekonomideki iyileşmeyi güçlü ve kalıcı hale getirmek, büyümeyi sürdürülebilir kılmak. Biliyoruz ki, bu hedefe ulaşmanın önemli unsurlarından biri de, mesleki eğitim almış, nitelikli işgücüdür. Küresel rekabet için işgücünde eksikler hemen  giderilmeli.”