Almanya Başbakanı Angela Merkel, Türkiye'nin 16 Nisan anayasa değişikliği referandumunu takip eden Avrupalı gözlemcilerin dile getirdiği soruları yanıtlaması gerektiğini söyledi.
Merkel, Almanya Parlamentosu'nda yaptığı konuşmada, "Türk hükümeti kendisini bu raporu temel alarak değerlendirmeli ve raporda gündeme getirilen sorulara yanıt vermelidir. Türkiye'nin olası seçim usulsüzlükleriyle ilgili raporları nasıl ele alacağını dikkatle takip edeceğiz" dedi.
Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) ve Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi'nin (AKPM) gözlemci heyetleri yüzde 51,4 oyla "Evet" lehine sonuçlanan anayasa değişikliği referandumunda "2,5 milyona kadar oyun manipüle edilmiş olabileceğini" söylemiş ve "yarışın eşit şartlarda izin verilmediğini" belirtmişti.
Konuşmasında, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın attığı adımların Avrupa Birliği ve Türkiye arasındaki ilişkilere "büyük zarar" verdiğini belirten Merkel ise "Son birkaç haftadaki gelişmeler Almanya-Türkiye ve Türkiye Avrupa Birliği ilişkilerine ciddi zarar verdi" dedi.
Türkiye'de Şubat ayı sonunda Die Welt gazetesinin muhabiri Deniz Yücel'in tutuklanmasına özellikle dikkat çeken Alman Başbakanı, bu durumun "anayasal bir devletle uyumlu olmadığını" vurguladı.
ABD ve Avrupa Birliği daha önceki açıklamalarında, 16 Nisan referandumuyla ilgili değerlendirme yapmak için AGİT'in birkaç hafta içerisinde açıklanacağı tahmin edilen nihai raporunu bekleyeceklerini söylemişti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ise AGİT'in ön raporu konusunda "Bunlar kendilerine göre bir rapor hazırladılar. Önce haddinizi bilin" demişti.
Erdoğan ayrıca, "Sizin hazırlayacağınız siyasi içerikli raporları ne görürüz, ne duyarız, ne biliriz. Biz yolumuza devam ederiz. Onu siz külahımıza anlatın. Bu ülke hiçbir Batı ülkesinde görülmeyen kadar demokratik bir seçim gerçekleştirmiştir. Bakıyorsun bir rapor, bir şeyler yazıyor. Fakat bu tür raportörleri barındıranlara ben teessüf ediyorum" demişti.
Referandum sürecinde 'Hayır' kampanyasına destek veren Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) ve Halkların Demokratik Partisi (HDP), Doğu'da sayım, Batı'da ise oylama devam ederken alınan mühürsüz oyların geçerli kılınmasına yönelik kararın hukuksuz olduğu gerekçesiyle referandumun iptali için Yüksek Seçim Kurulu'na (YSK) başvurmuş ancak bu talep reddedilmişti.
Muhalefet, arkası sandık kurulu tarafından damgalanmamış mühürsüz oyların geçerli kabul edilmesinin yasal olmadığını savunuyor ve bu oyların seçim sonucunu etkilediğini öne sürüyor.
