29 Mart 2019 21:42
Yerel seçimlere iki gün kala CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener Manisa'da ortak miting düzenledi.
Mitingde yaptığı konuşmasında Türkiye’de iki sınıf olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, “Bir sosyete sarayı ve onun çevresi, iki Türkiye'deki vatandaşlar. Sosyete sarayında, işsizlik, yoksulluk, dolmuş parası, doğalgaz parası yok. Yani her şey bedava. Çift dikiş maaş alıyorsun. Birde onun dışarıdakilere bakalım. Yani bizlere, sizlere bakalım. İşsizlik var, yoksulluk var” dedi.
Meral Akşener, İyi Parti’nin belediye meclis üyeliğine aday gösterdiği kişilerden 29’nun PKK ile bağlantısı bulunduğu iddiasına tepki göstererek adaylarına destek verdi. Akşener, “Bursa'da, Muş doğumlu, askerliğini yapmış, PKK ile mücadele etmiş sonra da Kocaeli'ye yerleşmiş Abdullah Uçar kardeşim çıktı dedi ki 'Ben kürdüm PKK'lı değilim. PKK ile mücadele ettiğimi dünya alem bilir' dedi. Ve 29 kişinin içinde 2 kardeşim benim, şehit yakını. Zannettiler ki korkacağız. Şehit yakınlarını ortada bırakacağız. Üzerimize gelinmesin diye bu kardeşlerimize sırtımızı döneceğiz. Bizi hiç tanımamışlar. 29 kardeşimin tek bir ortak özelliği var. Kürt kökenli olmaları, PKK'ya karşı mücadele etmeleri. Ailelerinde şehit olması. İYİ Parti'den aday olmaları” diye konuştu.
Akşener, “Erdoğan, hapsettirecekse can baş üzerine canım gözüm üzerine. Buradan huzurunuzda sesleniyorum. 1 Nisan'ı beklemeye gerek yok. Manisa'dayım, Manisalı kardeşlerimin, kadınların karşısındayım. Gel beni al da göreyim bakayım” sözlerini kullandı.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Turgutlu'daki konuşmasından sonra yerel seçim öncesinde ittifak yaptığı İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'le ortak miting için Manisa'ya geldi. İki lider Manisa kent merkezinde kendi parti yöneticileri tarafından karşılandı.
Manisa Cumhuriyet Meydanı'ndaki ortak miting alanına CHP ve İYİ Parti genel başkanlarının fotoğrafları, bayraklarının yanı sıra büyük boyutlardaki Türk bayrağı ile Atatürk posterleri asıldı. Yine bazı adayların fotoğraflı posterleri de alanda yer aldı. Liderlerin konuştuğu sahnenin arka bölümünde ise Türk bayrağı ve Atatürk posterinin yanında partilerin seçim sloganları olan 'Mart'ın sonu bahar' ile 'Hep birlikte iyi olalım' yazıları yer aldı. Alana beraber giren Kemal Kılıçdaroğlu ile Meral Akşener, kürsüye de birlikte çıkıp alandakileri selamladı. İki lider ardından Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Orkun Şıktaşlı'yı ortalarına aldıktan sonra ellerini havaya kaldırıp halkı selamladı. İki liderin selamlamasından sonra saygı duruşunda bulunuldu, İstiklal Marşı okundu. Mitingde ilk konuşmayı yapan Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Orkun Şıktaşlı, projelerini anlattı, İzmir ve Aydın'daki tarımsal çalışmaları örnek gösterip zenginleşen bir Manisa inşa edeceklerini söyledi.
Mitingde ilk olarak CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu kürsüye çıktı. "Oy verin bahar olsun" sözleriyle anons edilen Kılıçdaroğlu konuşmasına, "Bizi, Millet İttifakı'nı, Cumhur İttifakı'ndan ayıran temel konu var. Belediye başkan adayımız Manisa için neler yapacağını anlattı. Aşkla örnekler verdi. Manisa'yı kırsalı da dahil olmak üzere kucaklayacağını yani neler yapacağını kendisi anlattı. Onlar da ise şöyle, Belediye başkanı konuşamaz, projelerini anlatamaz, bir kişi konuşur. Merak ediyorum. Manisa'yı, Manisa'dan mı yöneteceksin? Ankara'dan mı? Ankara'yı, Ankara'dan mı yöneteceksiniz? Saraydan mı? Bu adı üzerinde yerel seçim. Yerelde yönetim. O nedenle sakın unutmayın. Bizlerle onlar arasında temel farklılık var. Belediye başkanlarımız çıkıyor düşüncelerini, projelerini anlatıyor" dedi.
Konuşmasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın açıklamalarına değinen Kemal Kılıçdaroğlu, "Birinci konu şu, geçen gün beyefendi konuştu, sarayda oturan beyefendi. 'Ekonomiden sorumlu olan benim. Türkiye ekonomisinin sorumlusu benim' diyor. 'Yerel yöneticilerin yapacağı bir şey yok' diyor. Yani diyor ki AK Parti'den usulen bir belediye başkanı olacak. Her şeyden sorumlu benim diyecek. Böyle bir anlayışa Türkiye Cumhuriyeti'nde hangi vatandaş gidip evet diyecek. Belediyenin bütçesi, meclisi, imkanları var. Belediye nereye hizmet edecek, kırsalına da kentine de. Herkese hizmet edecek. Onlar gidiyorlar ağaçları, çiçekleri, samanı yurt dışından ithal ediyorlar. Bizim belediye başkanımız da diyor ki 'Kardeşim Türkiye'de bunların hepsi var. Kurun kooperatifi. Eti de sütü de çiçeği de sizden alacağım' CHP ve İYİ Parti'nin yarattığı belediyelerde, ekonomik kriz çok daha ağır kendisini hissettirmeyecek. Şöyle diyor 'Yatırıma, üretime, istihdama destek verecek. Ekonomik destek vermek için çok önemli adım atacağız.' 17 yıldır adım atmadı seçimden sonra adım atacak." diye konuştu.
Türkiye'de iki ayrı sınıf olduğunu söyleyen CHP Lideri Kılıçdaroğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"İki ayrı sınıf var. Bir sosyete sarayı ve onun çevresi, iki Türkiye'deki vatandaşlar. Sosyete sarayında, işsizlik, yoksulluk, dolmuş parası, doğalgaz parası yok. Yani her şey bedava. Çift dikiş maaş alıyorsun. Birde onun dışarıdakilere bakalım. Yani bizlere, sizlere bakalım. İşsizlik var, yoksulluk var. Anne, baba, evlat işsiz. Artı her türlü masraf var. Artı mutfaklarda yangın var. Ben mutfaklarda yangın var, işsizlik var diye söylediğim zaman isyan ediyor. 'Bay Kemal yine konuşuyor' diyor. Bay Kemal konuşacak, ağzına fermuar mı çeksin. Bay Kemal dile getirecek. Bay Kemal olmak öyle kolay değil. Önce namuslu, dürüst adam olacaksın. Oğlunu bedelli askerliğe göndermeyeceksin. Bayrağına, vatanına sahip çıkacaksın. Kul hakkı yemeyeceksin. Bunları söylemeye devam edeceğiz. Tabii bu ülkede huzur sağlanıncaya kadar. Memleketimizde huzur adalet işsizlik olmasın istiyoruz. Ne istiyoruz hiçbir çocuk yatağına aç girmesin istiyoruz. Her evde huzur, bereket olsun istiyoruz. Adalet, hak, hukuk, istiyoruz."
AK Parti'li ve ülkücü seçmenlere de seslendiğini söyleyen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
17 yıl bunları omuzlarınızda taşıdınız. Dediler ki tek başına iktidar olmak istiyoruz. Tek başına iktidar oldular. Hiçbir bahanenin arkasına sığınamazlar. Başbakan dediler. İstedikleri oldu. Vali dediler istedikleri oldu. Ne dedilerse istedikleri oldu. 'Efendim ben başbakanım ama cumhurbaşkanı olayım' dedi, oldu. Sonra 'Nereden çıktı bu başbakan, tek başıma olayım' dedi o da oldu. 'Ben cumhurbaşkanı olayım bakın dolar nasıl inecek, faizler düşecek' dedi. 'Memleket nasıl uçacak' dedi. E doğru memleket uçuyor, yokuş aşağı iniyor. 17 yıldır ne istedilerse yaptılar. İki trilyon dolardan fazla vergi topladılar. 70 milyar dolardan fazla özelleştirme yaptılar. Ayrıca 500 milyar dolarlık devleti borca soktular. AK Parti'li kardeşlerimin vicdanına sorması gereken soru şu; Ne istedilerse yaptı. '17 yıl sonra beni neden getirdin soğan kuyruğuna muhtaç ettin' diye sorun kardeşim. Bu soruyu sor sonra git oyunu kullan. Binlerce çocuk yatağa aç giriyor ben bunu biliyorum. Birde ülkücü, milliyetçi kardeşlerime seslenmek isterim. Bizim altı okumuzdan birisi zaten milliyetçilik, vatanını, bayrağını, ülkesini sevmektir. İnsanların arasında ayrımcılık yapmamaktır. Gözünü kırpmadan canını feda etmek demektir. Milliyetçilik aynı zamanda kendi ülkesinin silahlarını başka ülkelere peşkeş çektirmek demek değildir. Beni üzen kendisine milliyetçi diyen kişinin ağzına fermuar çekmesi, Sarayın sözcülüğünü yapmasıdır."
Mitingde daha sonra kürsüye, "Kararlı lider, korkusuz lider, haksızlıklar karşısında susmayan, her türlü tehdide meydan okuyan lider geliyor" sözleriyle anons edilen İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener çıktı. Akşener de konuşmasına "Şehzadeler şehrinin iyi ve cesur insanları" sözleriyle başladı. "Cumhur İttifakı'nın başı görünen Sayın Erdoğan'ın, bu seçimler boyunca Türkiye'nin gündeminde yer alan, insanları ayrıştıran sözleri hepimizi derinden yaraladı ve incitti" diyen Meral Akşener şöyle devam etti:
"Bize, bana 'PKK'lı' dediler. Meral Akşener'e PKK'lı dediler. Bir İçişleri Bakanı dedi, Kandil'le sözleşme imzaladığımı söyledi. Bunlara o kadar üzülmedim. Ben onlara gereken cevabı verebilirim. Ama bir başka şey yaptılar. Bizzat sayın Erdoğan yaptı. O kadar üzüldüm ki, 29 belediye meclis üyesinin 29'unun PKK'lı olduğunu, ... isimli gazete isimleriyle, soyadlarıyla, vatandaşlık numaralarıyla tek tek ilan ettiler. Bursa'da, Muş doğumlu, askerliğini yapmış, PKK ile mücadele etmiş sonra da Kocaeli'ye yerleşmiş Abdullah Uçar kardeşim çıktı dedi ki 'Ben kürdüm PKK'lı değilim. PKK ile mücadele ettiğimi dünya alem bilir' dedi. Ve 29 kişinin içinde 2 kardeşim benim, şehit yakını. Zannettiler ki korkacağız. Şehit yakınlarını ortada bırakacağız. Üzerimize gelinmesin diye bu kardeşlerimize sırtımızı döneceğiz. Bizi hiç tanımamışlar. 29 kardeşimin tek bir ortak özelliği var. Kürt kökenli olmaları, PKK'ya karşı mücadele etmeleri. Ailelerinde şehit olması. İYİ Parti'den aday olmaları. Ayıptır be ayıptır. Bir Cumhurbaşkanı meydanlarda bunu söyleyemez. Ama buna gereken ikazı, kulak çekmeyi 31'inde yerine getirecekler inşallah."
Bu sırada yanında bulunan siyah renkli çantayı gösteren İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, "Bu çanta sayın Erdoğan'ın, 'Meral Akşener'i tutuklatacağım, 1 Nisan'dan itibaren tutuklatacağım' demesine bir cevabıdır. Bu çanta var ya bu çanta. Yassıada'ya giderken rahmetli Menderes'in elindeydi. Bu çanta Zincirbozan'a giderken rahmetli Demirel'in, rahmetli Ecevit'in elindeydi. Bu çanta var ya bu çanta, Mamak'a giderken rahmetli Başbuğumuz Alpaslan Türkeş'in elindeydi. Ve kadere bakın kadere. Bu çanta Pınarhisar'a giderken Erdoğan'ın elindeydi. Ve bugün o elinde çantayla Pınarhisar'a giderken muktedirlere karşı başını eğmeyeceğini söyleyen Sayın Erdoğan, bugün bu çantayı benim elime verdi. Elhammdülüllah. Bu ülkede her zaman muktedirler olmuştur. Her zamana muktedirler, zalim olmuştur ama her zaman bu çantanın sahipleri muktedirlere ve zalimlere karşı demokrasiyi savunmuşlar, üzerine düşen her bedeli ödemişlerdir. Türk Milleti için, Manisalılar için eğer bu çantayı elime vermişse sayın Erdoğan, hapsettirecekse can baş üzerine canım gözüm üzerine. Buradan huzurunuzda sesleniyorum. 1 Nisan'ı beklemeye gerek yok. Manisa'dayım, Manisalı kardeşlerimin, kadınların karşısındayım. Gel beni al da göreyim bakayım. Öyle bir gelenekten geliyoruz ki, hapis nedir bu millet için demokrasi için hak hukuk ve adalet için özgürlük için hürriyet için. Eğer o çantayla gideceksem Mamak'a gitmek isterim. Gideceksem can baş üzerine onurla, şerefle bu bedeli öderim. Bu nedir ki bu çantayla darağacına dimdik gidenlerin hürmetine gerekirse ölüme giderim. Bütün bunlar niye oluyor biliyor musunuz? Ekonomiyi konuşturmamak için oluyor" dedi.
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, konuşmasının sonunda ise hükümet üyelerinin ve AK Parti milletvekillerinin vatandaşlara hakaret ettiğini söyleyip "Mansur Yavaş seçilecek. Ekrem İmamoğlu seçilecek. Haydi gel de al göreyim seni" dedi. Mitingin ardından iki lider bu kez platforma davet edilen belediye başkan adaylarıyla birlikte halkı selamladı. Mitingin sonunda Kılıçdaroğlu ve Akşener'e çilek hediye edildi.
© Tüm hakları saklıdır.