T24 - TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin, Meclis’in 90’ıncı yılı için kurulan ormana fidan dikmek için Adıyaman’a gitti. TBMM Başkanı’nın geleceğini duyan 50 kadar TEKEL işçisi de, Valilik çevresinde toplandı ve Şahin’i taşıyan otomobili görünce slogan atmaya başladı. Otomobilinden inen ve protestoyu görmezden gelen Şahin, polis mangasını selamladıktan sonra Vali Ramazan Sodan’ın makamına çıktı. Şahin, Vali Sodan’dan kente ilişkin brifing alırken, polisler tarafından oluşturulan kordon ile Valiliğe yaklaşmaları engellenen TEKEL işçileri ise, sloganlı tepkilerini sürdürdü.
Valilikte gazetecilerin sorularını yanıtlayan TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin, işçilerin protestosuna sert tepki gösterdi. Özelleştirmenin yıllar önce başladığını ve kamu kurumlarında çalışanların 4C statüsüne alındığını hatırlatan Şahin, şöyle konuştu: ”Özelleştirme 1992’de başladı. Devlet tüccar olmaktan vazgeçip, ticaretle uğraşma işini özel sektöre devretmeye karar verdi. Devlet artık tüccarlık yapmayacak, sanayicilik yapmayacak, ayakkabı, elbise üretmeyecek. Bütün bunları yapacak olan özel sektör olacaktır diye bu yola girdi.”
'Bindiği dalı kesiyorlar'
“Ben 2002 yılında Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı oldum. Toplu görüşme ve sözleşmelerden sorumlu olduğum için 2004’te Türk-İş’i ziyarete gittim. Türk-İş önünde bir grup önüme çıktı ve ‘Biz özelleştirme mağduruyuz’dediler. Türk-İş’te bunların nasıl istihdam edilebileceğini söyleyince, 4C pozisyonunda kamu kurumlarında istihdam edilebileceklerini öğrendim. Bunun üzerine konuyu Bakanlar Kurulu’na götürdüm ve özelleştirme nedeniyle işsiz kalmış olan 11 bin civarı insanımız için kanuni düzenleme yaptık. Böylece özelleştirme nedeniyle işsiz kalan insanlarımızı başta Milli Eğitim ve Adalet Bakanlığı olmak üzere değişik kamu kurumlarında 4C’li olarak istihdam ettik. Şu anda dışarıdan sesi gelenlerin çalıştığı fabrikalar da özelleşti veya kapatıldı. Bu arkadaşların tamamı ortalama 40 bin lira tazminat aldı. Özel sektörde çalışsaydı ve fabrika kapatılsaydı bu insanlar sadece tazminatlarını alacak ve yeni iş bulamayacaktı. Ama devlet vicdanlıdır ve biz vicdanlı davranıp bunlara iş verdik. Gelin başvurun sizleri atayalım diyoruz, üstelik iyileştirmeler de yapıldı. Bu arkadaşlar tam yıl çalışacak ve ücretleri 900 ile 1000 lira civarı olacak. Bu kadar işsiz insan varken, 500-600 liraya çalışmaya hazır insan varken, 900 liraya çalışmayacak bir de eylem yapacaksın. Bu bindiğin dalı kesmektir. Bağıra çağıra hak elde edeceklerini sanıyorlarsa, asla hak elde edemezler. Bunu bilmeleri gerekiyor.”
‘Tarafsızlıkla çalışacağım’
Vatan gazetesinden Gülümhan Gülten'in haberine göre AKP Antalya Milletvekili Mehmet Ali Şahin, 5 Ağustos 2009’da 338 oy alarak TBMM’nin 24. Başkanı seçilmişti. Meclis Başkanı sıfatıyla yaptığı ilk konuşmada Şahin, şöyle demişti: “Siz değerli milletvekili arkadaşlarımın öncelikle şunu bilmelerini istirham ederim; görevde kaldığım süre içinde Meclis Başkanınız olarak, Anayasamız, İçtüzüğümüz ve hukuk kuralları içinde hiçbir peşin hükme kapılmaksızın tam bir tarafsızlıkla Yüce Meclise hizmet etmeye çalışacağımı huzurlarınızda ifade etmek istiyorum. Artık bu seçim bitmiştir. Bana oy veren, vermeyen tüm milletvekili arkadaşlarım bana artık eşit yakınlıkta ve uzaklıktadır. Dolayısıyla büyük bir tarafsızlıkla Yüce Meclise hizmet edeceğimi bir kez daha belirtiyorum.”
‘Bizi aç bıraktınız'
Adıyaman Valiliği’nin protokol girişi karşısında toplanan TEKEL işçileri, ’İş ekmek yoksa, barış da yok’, ’Her yer TEKEL, her yer direniş’, ’Gün gelecek devran dönecek AKP halka hesap verecek’, ’AKP şaşırma sabrımızı taşırma’ sloganları atarak Şahin’i protesto etti. Ziyaretin ardından Valilik binasından otomobili ile çıkan Mehmet Ali Şahin’i, dışarıda bekleyen TEKEL işçileri eylemlerini sürdürdü. Ellerine aldıkları ekmekleri havaya kaldırıp “Bizi aç bıraktınız” diye bağıran işçiler, eylemlerini sürdüreceklerini belirten ve iktidarı eleştiren slogan attı. Bölgede önlem alan polis işçileri Şahin’in konvoyuna yaklaştırmadı.
‘Demokrasi adına sorun’
TEKEL işçilerinin bağlı olduğu Tek Gıda İş Sendikası Başkanı Mustafa Türkel, Şahin’in sözlerine tepki gösterdi. Şahin’in TBMM Başkanı olduğunu hatırlatan Türkel VATAN’a şunları söyledi: “Meclis Başkanı, Türkiye’de Cumhurbaşkanı’ndan sonra gelen ikinci kişidir. TBMM Başkanı nerede zorda sıkıntıda olan varsa, onu dinlemek, anlamak zorundadır. Cumhurbaşkanı vekilidir. Ama bunu unutmuş görünüyor. O hükümetin bir bakanı değildir. Bu konuşmalarıyla bakanlardan ileri giderek, mağdurları yargılama hakkını kendinde görmemelidir. Biz bunu demokrasi adına büyük bir sorun olarak görüyoruz. Onu TBMM’ye yakışır şekilde davranmaya, konuşmaya davet ediyoruz. Meclis Başkanı’nın da diğer Bakanlar ve Başbakan’ın yaptığı gibi işçileri açlık ve işsizlikle terbiye etmeye çalışmasını kınıyoruz.