İstanbul, 20 Eylül (DHA) - Merkez Bankası, para politikası ve maliye politikası arasında \"kuvvetlendirilen eşgüdüm\"ün, enflasyonla mücadele ve makroekonomik dengelenme açısından önemli bir rol oynayacağına dikkat çekti.
Merkez Bankası\'nın, politika faizini 6.25 puan artışla yüzde 17.75 düzeyinden yüzde 24\'e yükselttiği Para Politikası Kurulu toplantı özetinde, enflasyondaki katılık ve oynaklıkları azaltacak yapısal adımlara devam edilmesinin, fiyat istikrarına ve toplumsal refaha olumlu katkıda bulunacağı belirtildi.
Toplantı özetinde, Ağustos ayında tüketici fiyatları yüzde 2.30 artmışla, yıllık enflasyonun 2.05 puan yükselerek yüzde 17.90 düzeyine çıktığı anımsatıldı ve şöyle denildi:
\"Bu dönemde yıllık enflasyondaki artış alt gruplar geneline yayılmış, enflasyondaki yükselişin ana sürükleyicileri döviz kuru gelişmelerine bağlı olarak temel mal ve enerji grupları olmuştur. Son dönemde maliyet yönlü baskılar artmış, ekonomik birimlerin fiyat arttırma eğilimleri güçlenmiştir.\"
Enflasyonu etkileyen unsurlar sayılırken, yılın üçüncü çeyreğine ilişkin verilere göre dış talebin gücünü koruduğu vurgulandı ve \"Kurul, turizm ve diğer hizmet gelirlerindeki toparlanmanın oldukça güçlü seyrettiğini ve bu görünüm altında net ihracatın dönemlik büyümeye olumlu katkısının üçüncü çeyrekte de artabileceğini not etmiştir. Önümüzdeki dönemde mal ve hizmet ihracatının büyümeye güçlü desteğinin sürmesi ve iç talepteki yavaşlamaya bağlı olarak ithalat talebindeki yavaşlamanın cari dengeyi olumlu etkilemeye devam etmesi beklenmektedir\" denildi.
Merkez Bankası toplantı özetlerinde, para politikası ve risklere ilişkin olarak da, küresel büyüme görünümünü aşağı çekebilecek başlıca risk unsurlarının, jeopolitik gelişmeler ve dış ticarette artan korumacılık söylemleri olduğu vurgulandı ve şu konuların altı çizildi:
\"Küresel enflasyona dair riskler değerlendirildiğinde, jeopolitik gelişmeler ile dış ticaret politikalarına dair belirsizliklerin, başta enerji ve metal olmak üzere, emtia fiyatları üzerinde yukarı yönlü risk oluşturabileceği görülmektedir.
\"Ayrıca, gelişmiş ülkelerde düşen işsizlik oranlarına paralel olarak ücretlerin ivmelenme olasılığı da bu ülkelerde enflasyonu artırabilecek önemli bir risk unsurudur.
\"Jeopolitik belirsizlikler, gelişmekte olan ülkelere yönelen sermaye akımlarının zayıf seyri ve dış ticarete yönelik korumacılık söylemlerinin yaygınlaşması hâlihazırda gelişmekte olan ülkeler grubu görünümünü etkilemeye devam etmektedir.
\"Finansal piyasalarda yüksek oynaklık gözlenen bu dönemde maliyet yönlü baskılar ve bunun ikincil etkileri enflasyon görünümünü olumsuz etkilemiştir.
\"Bu çerçevede Kurul, fiyat istikrarını desteklemek amacıyla Eylül ayında güçlü bir parasal sıkılaştırma gerçekleştirmiş ve politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını yüzde 17.75’ten yüzde 24’e yükseltmiş; gecelik vadede gerçekleştirilen Merkez Bankası fonlamasının haftalık vadede yapılmasına başlanacağını duyurmuştur.
\"Merkez Bankası fiyat istikrarı temel amacı doğrultusunda elindeki bütün araçları kullanmaya devam edecektir. Enflasyon görünümünde belirgin bir iyileşme sağlanana kadar para politikasındaki sıkı duruş kararlılıkla sürdürülecektir.
\"Enflasyon beklentileri, fiyatlama davranışları, para politikası kararlarının gecikmeli etkileri, maliye politikasının dengelenme sürecine vereceği katkı ve enflasyonu etkileyen diğer unsurlardaki gelişmeler yakından izlenerek ihtiyaç duyulması halinde ilave parasal sıkılaştırma yapılabilecektir.
\"Para politikası ve maliye politikası arasında kuvvetlendirilen eşgüdümün enflasyonla mücadele ve makroekonomik dengelenme açısından önemli bir rol oynayacağı düşünülmektedir.
\"Bunun yanı sıra, enflasyondaki katılık ve oynaklıkları azaltacak yapısal adımlara devam edilmesi fiyat istikrarına ve toplumsal refaha olumlu katkıda bulunacaktır.\"