T24 - Tarihi camilere 6 Ekim - İstanbul'un Kurtuluş Yıldönümü dolayısıyla asılan mahyalardaki mesajlar tartışmalara neden olunca ışıklar söndürüldü. Tartışma, özellikle "Ordumuza şükran borçluyuz" ve "Ne mutlu Türküm diyene" mesajlarından kaynaklandı.
İstanbul'un kurtuluşunun 86. yıldönümü kutlamaları çerçevesinde tarihi camilere asılan mahyalardaki mesajlar tartışma konusu oldu. Mahyalardaki "Ne mutlu Türküm diyene" ve "Ordumuza şükran borçluyuz" gibi mesajlarla ilgili olarak karşıt yorumlar dile getirildi.
Süleymaniye Camii'ne asılan 'Ne Mutlu Türküm Diyene', Eyüp Sultan Camii'ne asılan 'Önce Vatan', Sultanahmet Camii'ne asılan 'Ordumuza Şükran Borçluyuz', Yeni Cami'ye asılan 'Milli Birlik Esastır' yazılı ibareler, dün geceye (6 Ekim 2009) kadar ışıklandırıldı. Ancak iddiaya göre, gelen tepkiler üzerine gece mahyaların ışığı söndürüldü.
Süleymaniye Camii çevresindeki esnaflar, ilk defa Ramazan ve kutsal geceler dışında ışıklandırılmış mahya gördüklerini ve bugüne kadar "Ne Mutlu Türküm Diyene" ifadesinin yer aldığı bir mahyaya rastlamadıklarını belirtti.
Bazı vatandaşlar mahyalarda yer alan ifadelerin sakıncalı olmadığını, bazıları ise demokratik açılım tartışmalarını yaşandığı bir zamanda asılan mesajların ayrımcılığı körükleyeceğini öne sürdü.
Diyanet Sen: Garip, yanlış, yerinde olmayan bir davranış
Diyanet Sen Genel Başkanı Ahmet Yıldız, İstanbul'daki camilere asılan "Ne mutlu Türküm diyene", "'Ordumuza şükran borçluyuz" mesajlar için "Yanlış, garip, yerinde olmayan bir davranış" ifadesini kullandı. Yıldız, "Camilere bir kavmi, bir milleti, bir kurumu öven şeyler asılmamalı. Daha evrensel, tüm insanlığı kuşatan mesajlar verilmeli." dedi. Yıldız, Cihan Haber Ajansı'na yaptığı açıklamada, durumun kendilerini şaşırttığını ve garip bulduklarını belirterek, "Yani, 'Bayram değil, seyran değil eniştem beni niye öptü' der halkımız" görüşünü dile getirdi.
'İslam kavme ya da devlete ait bir din değil'
Üzerinde 'Ne mutlu Türküm diyene', 'Ordumuza şükran borçluyuz' yazılı pankartların asılmasına karşı olmadıklarını söyleyen Yıldız, "Camilerde bunların asılmasının isabetli olmadığını düşünüyoruz" dedi. İslam'ın bir millete, kavme ya da devlete ait bir din olmadığını vurgulayan Yıldız, şöyle devam etti:
"İslam evrensel bir dindir. Mesajı tüm insanlığadır. İslam'ın sembolü olan mabetler de tüm Müslümanlara aittir. İslam'ın mabedinde, bir milleti, bir kavmi öven, bir kurumu öven şeylerin asılmaması lazım. Daha evrensel, tüm insanlığı kuşatan mesajlar verilmesi gerekir. Kurumlarla ilgili mesajlar, o kurumlara asılabilir. Asılabilecek birçok yer vardır, ancak camiler en son akla gelecek yerdir. Camilere bu tür pankartların asılmasını, garip, yerinde olmayan bir davranış olarak görüyoruz."
'Diyanet açılıma ayak uyduramamış'
Olayı, tek parti zihniyeti ve ideolojik devlet yapısının bir kalıntısı olarak gördüklerini kaydeden Yıldız, "Türkiye demokratik bir açılıma gelmiş, küreselleşen dünyada yerini almış. Ancak maalesef Diyanet'in, küreselleşmeye, açılıma ayak uyduramadığını düşünüyorum. Diyanet sorumluluğu başkasına atsa bile, cami deyince akla Diyanet gelir. Diyanet burada müdahil olmalıydı. Bir daha böyle garip bir olaya sebebiyet verilmemesi gerekir."
'Irkçılık camilere taşındı'
Taraf gazetesi haberi "Diyanet açılıma kapalı- Irkçılık camilere taşındı" , Vakit gazetesi "Kim o işgüzar", Zaman gazetesi "Tarihi camilere ideolojik mahyalar" başlıklarıyla verdi. Hürriyet'in başlığı ise "Mahyadan mesaj" oldu.
Diyanet İşleri Başkanlığı: Mahyaları Vakıflar Bölge Müdürlüğü astı
Diyanet İşleri Başkanlığından, İstanbul'daki camilere asılan mahyalarla ilgili yapılan açıklamada, ''Mahyaların içeriğinin, İstanbul Vakıflar Bölge Müdürlüğü tarafından İstanbul Müftülüğü ile görüşülmeden belirlenip ve bilgi verilmeden Sultan Ahmet, Süleymaniye, Eminönü Yeni, Eyüp Sultan ve Üsküdar Cedid Valide Camisi minarelerine asıldığı'' ifade edildi.
Başkanlıktan yapılan yazılı açıklamada, bugün gazetelerde yayınlanın haberlerde, ''İstanbul'un Kurtuluş Günü etkinlikleri çerçevesinde bazı tarihi camilerin minarelerine asılan mahyaların içeriğinin, genellikle eleştirel bir üslupla verildiği Diyanet İşleri Başkanlığının sorumlu gösterildiği'' belirtildi.
Diyanet İşleri Başkanlığı Camilerin Bakım, Onarım, Temizlik ve Çevre Tanzimi Yönetmeliği'ne göre, tarihi camilere mahya kurdurmak görevinin Vakıflar Genel Müdürlüğüne ait olduğuna işaret edilen açıklamada, şunlar kaydedildi:
''İstanbul'un Kurtuluşu'nun 85. Yıldönümü Kutlamaları kapsamında, İl Kutlama Komitesi toplantısında alınan kararla, Vakıflar Bölge Müdürlüğüne 'İstanbul'un belli başlı camilerine 6 Ekim gününe mahsus olmak üzere günün anlam ve önemini belirtir şekilde mahyalar asılması' görevi verilmiştir.
Mahyaların içeriği, İstanbul Vakıflar Bölge Müdürlüğü tarafından İstanbul Müftülüğümüzle görüşülmeden belirlenmiş ve bilgi verilmeden Sultan Ahmet, Süleymaniye, Eminönü Yeni, Eyüp Sultan ve Üsküdar Cedid Valide Camii minarelerine asılmıştır.'' (www.t24.com.tr)