-LİBYA GRUBU TÜRKİYE'DE TOPLANACAK ANKARA (A.A) - 08.06.2011 - Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Libya Temas Grubu'nun temmuz ayı içinde Türkiye'de toplanacağını söyleyerek, Libya'ya askeri bir harekat olmadan geçiş sürecini sağlamak için çalışmaların sürdüğünü kaydetti. Davutoğlu, NTV'de seçim çalışmalarını ve gündemdeki konuları değerlendirdi. Libya'ya bir kara harekatı bekleyip beklemediğinin sorulması üzerine Davutoğlu, yarın sabah erkenden Temas Grubu toplantısı için Birleşik Arap Emirlikleri'ne gideceğini belirterek, bir sonraki toplantının temmuzda Türkiye'de yapılacağını kaydetti. Davutoğlu, şu an bütün çabalarının askeri harekata gerek olmadan geçiş sürecini sağlamak olduğunu belirterek, Libya lideri Muammer Kaddafi'nin hala devam edeceğini söylediğini, ancak Trablus yönetiminin sadece Kaddafi'den oluşmadığını ve yönetimdekilerin daha sağlıklı değerlendirme yapması için çalışmaları sürdürdüklerini kaydetti. Bakan Davutoğlu, Suriye'deki şiddet olayları nedeniyle Türkiye sınırına yığılmalarla ilgili olarak olayların başlangıcından beri zaten olabilecek gelişmelere hazırlık için kurumlararası bir çalışma yürüttüklerini belirterek, barışçıl bir geçiş süreci sağlamaya çalıştıklarını, ancak reformların istenen hızda gerçekleşmediğini ve şiddet ortamının reformlardan daha hızlı olmaya başladığını bildirdi. Genel af ilanının olumlu bir adım olduğunu ancak uygulamada bunu başka adımların takip etmesi gerektiğini ifade eden Davutoğlu, "İnsanlar yolun sonunu görmek istiyor" dedi. Davutoğlu, şiddet olaylarının tırmanma eğiliminde olduğunu ve dün de Türkiye'ye girişler olduğunu belirterek, çatışmalar devam ederse ve Türkiye'ye girişler daha geometrik olarak artarsa o zaman durumla çok kapsamlı bir şekilde ilgilenmek gerekeceğini kaydetti. Türkiye'ye giriş yapanların hangisinin ne niyetle sığındığını tespit etmek gerektiğini belirten Davutoğlu, olayın insani, lojistik ve hukuki boyutları bulunduğunu, en kapsamlı hazırlıkları yaptıklarını ancak böyle bir şeye ihtiyaç olmamasını umduğunu bildirdi. Davutoğlu, bir ay önce 450 kişinin giriş yaptığını, bunlardan bazılarının döndüğünü aktararak, dün de 141 kişinin giriş yaptığını, bunların yine kontrol altında rakamlar olduğunu, artması durumunda bambaşka bir tedbir gerekeceğini bildirdi. Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad'ın Kaddafi ve Mübarek'ten farklı olduğunu söyleyen Davutoğlu, Esad'ın çok uzun bir süre iktidarda kalmadığını, Batı'da eğitim almış dünyayı tanıyan biri olduğunu ve ülkesini dışarı açma iradesini çok kereler beyan ettiğini aktardı. Bakan Davutoğlu, şu an itibariyle Suriye'ye uluslararası bir müdahalenin şartlarının oluştuğuna inanmadığını da belirterek, Suriye içinde şiddet ortamına karsı çıkacaklarını ancak bir müdahaleyi de arzu etmeyeceklerini kaydetti. Davutoğlu, Suriye'nin reform süreci hızlandırılır ve şiddet ortamı kontrol altına alınırsa böyle bir şeye ihtiyaç olmayacağını söyleyerek, Suriye'nin herhangi bir ülke olmadığına, Filistin, Lübnan ve Irak ile komşu olduğuna ve Mısır, Tunus ve Libya'nın aksine homojen bir toplum olmadığına dikkati çekti. Davutoğlu, bu nedenle Suriye konusuna katkıda bulunabilecek herkesin bilinçli ve dikkatli katkıda bulunması gerektiğini kaydetti. Bakan Davutoğlu, Ortadoğu'daki gelişmelerin gündemin üst sırasında yer aldığını hatırlatarak, ancak Balkanlarla da ilgili önemli gelişmeler yaşandığını, seçimlerden sonra kısa bir Balkan turu yapmayı planladığını kaydetti. Economist ve Financial Times'da ardı ardına çıkan 12 Haziran seçimiyle ilgili makalelerin hatırlatılması üzerine de Davutoğlu, bu makalelerde yapılan yönlendirmelerin uluslararası basın etiği açısından Economist gibi köklü bir dergi için doğru olmadığını ve kendilerini şaşırttığını kaydetti. Kimsenin Türk halkını yönlendirme ve "şu partiye oy verin" deme cüretine sahip olmadığını belirten Davutoğlu, Türkiye'nin geleceği ile ilgili neyin doğru olup olmadığına Türk halkının karar vereceğini bildirdi. Davutoğlu, başka ülkeler söz konusu olsa başarı hikayesi olacak bir durumun Türkiye için neden bizde otoriterleşme olarak görüldüğünü anlamadığını belirterek, bunun için İngiltere'deki Margareth Thatcher örneğini verdi. Kimsenin Thatcher seçimi tekrar kazanıyor diye otoriterleşme eğilimi bulunduğunu iddia etmediğini çünkü herkesin kafasında İngiltere'nin demokrasiyi tam özümsemiş bir ülke olduğunu söyleyen Davutoğlu, Türkiye için böyle bir kanaate varmanın haksızlık olduğunu aktardı. Davutoğlu, bazı çevrelerin Türkiye'nin aşırı güçlenmesinden rahatsız olduğunu da sözlerine ekledi.