2010 yılında yapılan seçimleri kazanarak Kuzey Kıbrıs'ın 3. Cumhurbaşkanı seçilen Derviş Eroğlu ikinci dönem için tekrar aday. Eroğlu sandıkta 6 adayla yarışıyor.
Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) adayı Sibel Siber, Eroğlu'nun en güçlü rakibi olarak görülüyor. Son anketlere göre seçimlere bağımsız olarak katılan Lefkoşa eski belediye başkanı Mustafa Akıncı'ya seçmen desteği yüzde 20'yi aşıyor. Kudret Özersay, kamuoyu yoklamalarında öne çıkan bir başka bağımsız aday.
Ankara'ya bağımlılık eleştiri konusu
Seçim kampanyasında Kuzey Kıbrıs'ın geleceği, Rum kesimi ve Türkiye ile ilişkiler tartışma konusu oldu. Eroğlu, Ankara'ya yakınlığından ötürü eleştiriliyor. Ancak gözlemciler Siber veya Akıncı'nın seçimleri kazanması halinde durumun değişmeyeceğine dikkat çekiyor. Kuzey Kıbrıs bütçesinin yüzde 30'luk kısmını karşılayan Ankara, büyük oranda altyapıyı da finanse ediyor.
Kıbrıs, Türkiye'nin 1974'teki askeri müdahalesinin ardından ikiye bölündü. 1982 yılında ilan edilen Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti uluslararası toplum tarafından tanınmıyor. Buna karşılık Rumların yönetimindeki Kıbrıs Cumhuriyeti 2004 yılında AB'ye tam üye oldu. Kıbrıslı Rumlar, Annan planı çerçevesinde kuzeyle birleşmeyi, 2004'te yapılan referandumda reddetti. Kuzey Kıbrıs'ın evet demesi birleşme için yeterli olmadı.
Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri'nin Kıbrıs Özel Danışmanı Espen Barth Eide, geçen ay yaptığı açıklamada, Kıbrıs sorununda müzakerelerin kaldığı yerden devam edeceğini söyledi. Taraflar arasındaki görüşmeler 6 aydır askıdaydı.
Lefkoşa'dan notlar
Fransız Haber Ajansı (AFP) muhabiri Lefkoşa'da nabız yokladı. Kıbrıslı Türkler AFP muhabirine görüşlerini şöyle özetledi:
Ahmet Şahin (29): "Oy kullanmak vatandaşlık görevim. Barış müzakerelerinden bir sonuç alınmasını umuyorum. Yoksa Kuzey Kıbrıslıların işi zor."
Erhan Tayfur (esnaf, 62 yaşında): "Umarım bazı şeylerin değişmesini sağlarız. Sınırların kalktığı Kıbrıs'ta serbest ticaret yapabilmeyi istiyoruz. Cumhurbaşkanımızın Türkiye'den ya da bir başka ülkeden talimat almasını istemiyorum."
'Çözüm beklerken insanlar doğdu, büyüdü, öldü'
Emine Çolak (avukat): "Siyasetçilerin çözüm bulmasını beklerken insanlar doğdu, büyüdü, aileler kurup, öldü. Sonunda yolsuzluk ve adam kayırmanın tartışılması bakımından seçim kampanyası bir işe yaradı."
Gamze Karaderi: "Sorunların dile getirilmesi cesaretlendirici oldu. Hâlâ bir nebze olsun ümidim var. Memleketimi seviyorum. Sorun sistemin kendisinde."
