T24- Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Türkiye ekonomisinde toparlanma eğiliminin güçlenerek devam ettiğini bildirdi.
Ali Babacan, Başbakanlık Yeni Bina'da düzenlediği basın toplantısında,"Reel Ekonomideki Son Gelişmeler ve 2009 Yılı Sonu İtibarıyla Yeni Teşvik Sisteminin Uygulama Sonuçlarını" değerlendirdi.
Yaşanan küresel ekonomik krizin ardından dünya ticaretinde bir canlanma ve ekonomilerde iyileşmeler gözlenmeye başladığını anlatan Babacan, fakat iyileşme işaretlerine rağmen küresel risklerin önemini koruduğunu da özellikle belirtmek istediğini söyledi.
Küresel toparlanmanın ağırlıklı olarak kamu destekli bir yapıda geliştiğine dikkat çeken Babacan, bugüne kadar görülmemiş ölçekteki kamu desteklerinin çekilmesi veya azaltılması durumunda küresel büyümenin kendi başına sürdürülebilirliği konusunda soru işaretlerinin devam ettiğini kaydetti.
Birçok gelişmiş ekonomide uygulamaya konulan olağanüstü önlemlerin ortaya çıkardığı yan etkilerin nasıl giderileceği konusundaki belirsizliklerin de sürdüğünü belirten Başbakan Yardımcısı, bu belirsizliğin özellikle Avrupa bölgesinde ortaya çıkardığı belirsizliklere son günlerde hep birlikte şahit olunduğunu ifade etti.
Toparlanmanın küresel ölçekte yaygın hale gelememiş olmasının da dikkate alınması gereken bir husus olduğunu anlatan Babacan, ''Toparlanma ağırlı olarak gelişmekte olan Asya ekonomilerinde ve ABD'de gözlenmekte, ancak Avrupa'da toparlanma oldukça geriden gelmekte. Bu da küresel toparlanmanın önünde önemli bir engel olarak durmakta'' diye konuştu.
Emtia fiyatlarında gözlenen artış ve dalgalanmaların net emtia ithalatçısı olan ekonomilerdeki büyümeye sınırlayan bir başka unsur olduğuna işaret eden Ali Babacan, birçok ülkede işsizlik oranlarının ciddi oranlarda arttığını ve bu oranları indirmenin birçok ülke için uzun zaman alacağını, bunun ta talebin ve üretimin toparlanmasını sınırlandıran bir başka faktör olduğunu söyledi.
Orta vadeli program
Babacan, Türkiye olarak orta vadeli programı hazırlarken tüm bu küresel riskleri göz önüne alarak gerçekçi ve ihtiyatlı bir tutum sergilediklerini ve bu programla Türkiye'nin çıkış stratejisini ortaya koyan ilk ülkelerden biri olduğunu bildirdi.
Ali Babacan, şöyle konuştu:
"Gerçekçi, ihtiyatlı ve öngörülebilir tutumumuz iş dünyası ve uluslararası çevreler tarafından da güçlü bir şekilde desteklenmiştir. Birçok ülkenin kredi notu ve görünümü düşürülürken Türkiye bu dönemde kredi notu 2 kademe birden artırılan tek ülke olmuştur dünyada. Benzer şekilde ülkemiz bu yıl ve önümüzdeki dönemde en hızlı toparlanacak, en yüksek oranda büyüme rakamına sahip olacak ülkeler arasında gösterilmektedir."
Türkiye ekonomisindeki değişmeler
Türkiye ekonomisini değerlendiren Babacan, üretim ve tüketim göstergeleri ekonominin 2009'un son çeyreği itibariyle terar büyüme sürecine işaret ettiğini söyledi.
Babacan, bu sabah TÜİK tarafından açıklanan Sanayi Üretim Endeksi sonuçlarıyla ilgili de şu değerlendirmelerde bulundu:
"Sanayi Üretim Endeksi'nde bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 25,2'lik oldukça yüksek bir artış oranı söz konusu. Ancak biliyorsunuz Aralık ayı bayram tatilinin olduğu bir aydı. Mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış şekilde baktığımızda da geçen senenin Aralık ayına göre bu senenin Aralık ayında yüzde 8,7'lik bir atış söz konusu. Bu genel beklentilerin bir miktar üzerinde. Yani Aralık ayı için açıklanan bu rakamlar ortalama beklentilerin bir miktar üzerinde. Bu da tabii ülkemiz ekonomisi açısından sevindirici bir sonuç. Bizim reel sektörde fiilen gözlemlediğimiz gelişmeleri bu rakamlar da bugün teyit etmiş oldu."
Ekonomide bir başka önemli göstergenin de açılan-kapanan şirket sayısı olduğunu belirten Babacan, açılan-kapanan şirket sayısında 2009 yılı Ekim ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 20'lik, Kasım'da yüzde 16'lık, Aralık'ta ise yüzde 78'lik artış kaydedildiğine dikkat çekti.
Babacan, diğer yandan Ocak ayında Tüketici Güven ve Reel Kesim Güven Endekslerinde önemli artışlar meydana geldiğini, dış talebin de etkisiyle azalan ihracatın 2009'un son çeyreğinde tekrar artış eğilimine girdiğini kaydetti.
Mali göstergelere bakıldığında da ekonominin küresel krizden çıkma eğiliminde olduğunun açık bir şekilde görüldüğünü ifade eden Babacan, bankacılık sektöründe kredilerin takibe düşme oranının Ocak'ta yüzde 5,4'e, karşılıksız çek oranlarının da yüzde 4,4'e kadar gerilediğine işaret etti.