Politika

KURBAN BAYRAMINA DOĞRU  ANKARA (A.A)

14 Kasım 2010 18:06

-KURBAN BAYRAMINA DOĞRU  ANKARA (A.A) - 14.11.2010 - CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Türkiye'nin ''bayram gibi bayramlarda'' buluşacağı günlerde anaların, babaların evlat acısıyla gözyaşı dökmeyeceklerine, insanların dini, dili, inancı, mezhebi, ırkı nedeniyle hor görülmeyeceğine, dışlanmayacağına, herkesin inancını da, kimliğini de şeref gibi taşıyarak, kardeşçe kucaklaşacağına inandığını belirtti. Kılıçdaroğlu, Kurban Bayramı dolayısıyla yayımladığı mesajda, ''Bağımsız, özgür, insan hak ve özgürlüklerine saygılı, kardeşçe yaşanan mutlu bir Türkiye gibi, kardeşçe kucaklaşılan bayramlar düşlüyorum'' ifadesini kullandı.  Bayramların yardımlaşma, dayanışma, paylaşma, geleceğe güvenle bakma, yarınından emin olma anlamını taşıdığını vurgulayan Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti: ''Şuna inanmanızı istiyorum; halkın iktidarında sosyal devlet işleyecek. Sadaka gibi dağıtılan yardımlarla insanlarımızın onuru çiğnenmeyecek. Yoksulumuz din istismarcılarının tuzağına düşmeden yardımlaşacak. Çocuklarına, torunlarına bayram harçlığı bile veremeyecek olan emekliler boyunlarını bükmeyecek. Gazimiz aç karnına yol kenarında ölmeyecek, gazi ve şehitlerimizin aileleri başı dik, karnı tok dolaşacak, insanca yaşayacak. Hiçbir çocuk yatağa aç girip, 'bugün karnım doyacak mı?' diye bayramı karşılamayacak. İşsizlik çığ gibi büyümeyecek. Evime ekmek götüremiyorum diye hiçbir baba kendisini asmayacak. Ve hiçbir çocuk, kağıt toplarken dozer altında kalıp can vermeyecek. Herkesin aşı, işi olacak. Biliyorum ve inanıyorum, sizin de inanmanızı istiyorum, bayram gibi bayramlarda buluşacağımız günlerde analar, babalar evlat acısıyla gözyaşı dökmeyecek. İnsanlarımız dini, dili, inancı, mezhebi, ırkı nedeniyle hor görülmeyecek, dışlanmayacak. Herkes inancını da, kimliğini de şeref gibi taşıyarak, kardeşçe kucaklaşacak. İşte o zaman bayramlarımız buruk olmayacak, işte o zaman bayramlarımız bayram gibi olacak.'' Kılıçdaroğlu, bu düşlerinin peşinden koşacak gücü olduğunu ifade ederek, şunları kaydetti: ''Sizlerden de güç almak istiyorum. Gelin hep beraber düşlerimizi gerçekleştirmek için koşalım. Gelin el ele verelim, bayram gibi bayramlarda buluşalım. Bu inanç, duygu ve düşüncelerle ülkemize, insanımıza ve İslam dünyasına barışı, kardeşliği, dostluğu, hoşgörüyü, yardımlaşmayı, paylaşmayı ve dayanışmayı esas alan bayramlar diliyor, Kurban Bayramınızı içtenlikle kutluyor, saygılar, sevgiler sunuyorum.'' -BBP GENEL BAŞKANI TOPÇU BBP Genel Başkanı Yalçın Topçu da Kurban Bayramı dolayısıyla yaptığı yazılı açıklamada, Hz. İbrahim zamanından beri yapıla gelen bir ibadet olan kurban ibadetinin ve Kurban Bayramı'nın huzur, mutluluk ve sevgi içinde yaşandığını belirterek,  bayramlarda kırgınlıkların unutulduğunu sevgi, muhabbet, dayanışma, barış ve huzurun tesis edildiğini ifade etti. Topçu, mesajında, şunları kaydetti: ''Milletimizin bağrına adeta kara hançer gibi saplanan bölücü terör belası en acımasız şekilde sürmesine rağmen, her türlü tartışmaların ötesinde, tarih tecrübemiz ve müşterek kültür değerlerimizin üzerinde yükselen birlik ve beraberlik şuuru, bizi birbirimize ve ülkemize bağlayan en güçlü barış bağı olmaya devam ediyor. Milletimizin mayasındaki sağlam nüve her türlü kirli oyunu bertaraf edebiliyor. Maalesef ülkemizin güvenlik, özgürlük ve refah bağlamında çözüme muhtaç birçok meselesi vardır fakat bayram mutluluğuna gölge düşürme niyetinde değiliz. Kurban ibadeti bilindiği gibi Müslümanlar için vacip bir ibadettir. Müslümanlar'ın imkanları dâhilinde uygun şartlar altında yaptıkları bir ibadettir. Herkes bilir ki, kesilen hayvanların kanına da etine de Yüce Allah'ın ihtiyacı yoktur. Bu ibadetten asıl murat edilen, Allah sevgisinin her türlü sevginin üstünde ve malın da mülkün de gerçek sahibinin Allah olduğunu bir dini ritüelle sembolik de olsa göstermektir. Ayrıca bu ibadet vesilesiyle toplumsal dayanışma, paylaşım gibi güzel hasletler de ortaya çıkmaktadır. Bilindiği gibi Kurban Bayramı bütün İslam aleminde coşku ve mutluluk içinde yaşanmaktadır. Bu İslam beldelerinden birisi de geçtiğimiz aylarda büyük bir sel felaketi yaşayan Pakistan'dır. Milli mücadele yıllarında kadınlarının kollarındaki bileziği, parmaklarındaki alyansları çıkarıp bize destek olmak için gönderen bir halk olan Pakistan halkına olan minnet ve şükran duygularımızın icabı olarak, BBP olarak, bir nevi çam sakızı çoban armağanı kabilinden bir faaliyet yürüterek, yaptığımız yardım kampanyaları sonucu Pakistan'da 5 köy yapmaya karar vermiştik. Çabalarımız neticesinde bu köylerden birincisi olan Muhsin Yazıcıoğlu Köyü'nün yapımının tamamlandığı müjdesini camiamız ve aziz milletimizle paylaşıyoruz. Bu nedenle bu bayramı bu anlamlı olayı anmak için Pakistan'da geçireceğiz. Seyahatimizde Muhsin Yazıcıoğlu Köyü'nün ahalisine evlerini teslim edeceğiz. Bayramı onlarla geçirip, acılarını bir an olsun unutturup birlikte mutluluklarını paylaşacağız. Bu vesileyle, önce ülkemizin ve milletimizin sonra bütün İslam aleminin Kurban Bayramı'nı en içten dileklerimle kutlarken, ülkemizin güvenli, özgür ve refah içinde bir gelecek yaşaması ve bütün insanlığın barış, sevgi, huzur ve mutluluk dolu bir hayat sürmesini Yüce Allah'tan niyaz ederim.'' -HAK-İŞ GENEL BAŞKANI USLU HAK-İŞ Genel Başkanı Salim Uslu ise Kurban Bayramı dolayısıyla yayımladığı mesajında, yaşanılan bütün tartışmaları, çözüm bekleyen sorunları ve gerilimleri aşma noktasında toplumsal dayanışma ve hoşgörü yeteneğinin önemli rol oynadığını, bu açıdan bayramların öneminin büyük olduğunu belirtti. Milli ve dini hassasiyetlerin doruğa ulaştığı bu günlerin, diyalog, uzlaşı ve hoşgörü niyetlerinin hayata geçirilmesi için çok önemli fırsatlar sunduğunu vurgulayan Uslu, mesajında şu ifadeleri kullandı: ''Bireysel ve toplumsal olarak, ahlaki değerlerin çok yoğun olarak yaşandığı bu özel günler, yoğun iş temposunda göremediğimiz, birlikte olamadığımız dost ve akrabalarımızla birlikte olabilmek için de imkan yaratmaktadır. Bu mübarek günlerde ülkemizde ve dünyanın başka yerlerinde bizim kadar şanslı olmayan insanların da olduğunu bir an olsun hatırdan çıkarmamalıyız. Bu kapsamda Pakistan'da yaşanan felaketin ardından başlatılan yardım kampanyaları da bunun güzel bir örneğidir. Geleneklerimizde önemli bir yer tutan toplumsal dayanışmanın bayram vesilesiyle bir kez daha hatırlanmasını muhtaçları, çocukları, kimsesizleri, yoksulları ve yaşlıları sevindirmesini diliyoruz. Şahsım ve konfederasyonum adına, tüm çalışanların ve vatandaşlarımızın Kurban Bayramını bir kez daha yürekten kutluyor, barış, mutluluk ve esenlikler içerisinde daha nice bayramlara ulaşmamızı diliyorum.''  -MEMUR-SEN GENEL BAŞKANI GÜNDOĞDU- Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu da yayımladığı mesajda, dini ve milli günlerin oluşturduğu birlik, beraberlik ve sevgi ortamının eksilmeden yılın her günü devam etmesi gerektiğini kaydetti.  Bayramların, giderek kaybedilen sevgi, kardeşlik, paylaşma ve dayanışma gibi insani değerlerin yeniden kazanılması, toplumda barış ve huzur ortamının yaygınlaşmasına sebep olan müstesna zaman dilimleri olduğunu belirten Gündoğdu, mesajında şunları iletti: ''Bayramın oluşturduğu sevgi, saygı, hoşgörü ve kardeşlik iklimi içinde, dargınlıkların ve küskünlüklerin sona ermesini ve milletin değerleriyle kavgalı olanların bu değerlerle barışmasını temenni ediyorum. Mutlulukların arttığı, acıların paylaşılarak azaldığı özel günlerden biri olan Kurban Bayramı'nı idrak ediyoruz. Kurban Bayramı'nın, dini ve tarihi derinliği dolayısıyla evrensel barış, refah ve huzura sebep olmasını diliyorum. Bayramlar, sevgi, kardeşlik, paylaşma ve dayanışma gibi insani değerlerimizin artmasına, toplumda barış ve huzur ortamının yaygınlaşmasına, çevremizdekileri fark etme, akrabalık ve komşuluk bağlarını kuvvetlendirmesine imkân sağlayan özel günlerdir. Ümidimiz, bayramın oluşturduğu sevgi, saygı, hoşgörü ve kardeşlik iklimi içinde dargınlıkların ve küslüklerin sona erdirilmesi, milletin değerleriyle kavgalı olanların bu değerlerle barışmasıdır. Bu duygu ve düşüncelerle, toplumumuzun refah ve mutluluğu için her zaman özveriyle görevlerini sürdüren tüm kamu çalışanlarının, aziz milletimizin ve tüm İslam aleminin Kurban Bayramı'nı kutluyor, mutluluklarımızın artmasına, hüzünlerimizin azalmasına vesile olmasını temenni ediyor, barış, huzur, hoşgörü ve mutluluk getirmesini diliyorum.'' -TÜRKİYE'NİN VİYANA BÜYÜKELÇİSİ TEZCAN Türkiye'nin Viyana Büyükelçisi Kadri Ecvet Tezcan, yayımladığı mesajda, birlik ve beraberlik çağrısında bulunarak, uzlaşı kültürü anlayışı ve işbirliği içinde hareket edecek Türk toplumunun sorunlarını daha kolay çözebileceğini, geleceğini ilgilendiren konularda daha fazla söz sahibi olabileceğini kaydetti.  Bayramların toplum içinde dostluk, dayanışma ve hoşgörü gibi güzel hislerin pekişmesine vesile olduğuna işaret eden Tezcan, bu günlerin ayrıca bireyleri aynı düşünce ve değerlerde buluşturduğunu, gönülleri yakınlaştırarak kişisel çekişme, dargınlık ve kırgınlıkların unutulmasına, kardeşlik ve iyilik duygularının yeşermesine imkan sağladığını ifade etti. Büyükelçi Tezcan, mesajında daha sonra şunları kaydetti: "Bir yıldan beri bulunduğum Avusturya'da sizleri daha yakından tanıdıkça, Avusturya toplumu içinde siyasetten ekonomiye, sanata, bilime, spora kadar yaşamın her alanında ön plana çıkan, başarı kazanan birçok vatandaşımızın bulunduğunu görmekten memnuniyet duyduğumu da belirtmek isterim. Toplumumuzun daha da ileri gitmesini ve her alanda hak ettiği yeri almasını diliyoruz. Gençlerimizin eğitimi geleceğinizin teminatıdır. İki kültürlü, iki dilli gençlerimiz iki ülke arasında dostluk ve işbirliği köprüsü oluşturacaklardır. Birlik ve beraberliğiniz toplumumuzu daha güçlü kılacaktır. Uzlaşı kültürü anlayışı ve işbirliği içinde hareket edecek toplumumuz sorunlarını daha kolay çözebilecek, geleceklerini ilgilendiren konularda daha fazla söz sahibi olabileceklerdir.  Türkiye ve Avusturya tarihsel olarak yakın ilişkiler içinde olmalarına rağmen, bu ülkede Türkiye'nin yeterince tanınmadığını veya yanlış tanındığını görüyoruz. Bu bakımdan, sizler Türkiye'nin Avusturya'daki elçileri olma sorumluluğunu da taşıyorsunuz. Başarılarınız ülkemizin de başarısı olacaktır. Önyargıların kırılması ile Türkiye'nin ve Türk insanının AB ve Avusturya için bir artı değer olduğunun anlatılmasında Türk toplumuna da önemli görevler düşmektedir. Avusturya'daki Türk toplumunun bu ülkenin ekonomisine, sanat ve kültürel yaşamına önemli katkılarda bulunduğunu görmenin kıvancını yaşıyoruz.  Türkiye her zaman Avusturya'da yaşayan vatandaşlarımızın yanındadır ve misyonlarımız sizlere daha iyi hizmet verebilmek anlayışıyla çalışmaktadırlar."