Kredi kartı ve tüketici kredilerindeki hızlı artışa yeni bir önlem paketi geliyor. Otel, tatil paketleri ve yurtiçi-yurtdışı turlar masaya yatırılacak. Kredi kartı ve tüketici kredileriyle yapılan harcamalarda yaşanan radikal artışa karşı geçen ay sınırlayıcı önlemler alan ekonomi yönetimi, özellikle kredi kartını sınırlamaya dönük ikinci önlem paketini açmaya hazırlanıyor.
Vatan gazetesinden Gülümhan Gülten’in haberine göre, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu (BDDK) tarafından yürütülen düzenleme hazırlığı kapsamında özellikle kuyumculardan kredi kartıyla altın satın alımı, turizm sektöründe kredi kartını 12-14 aya taksitlendiren yurtiçi ve yurtdışı seyahat turları ve paket tatillere dönük harcamalar ve cari açığa olumsuz etkisi bulunan otomobil alımı gibi bazı harcama türlerine yeni kurallar getirilecek.
Gelişmeyle ilgili bilgi veren BDDK Başkanı Mukim Öztekin, bankalarla görüşmelerin sürdüğünü belirterek, “Bankalar doğal olarak hiçbir sınır olmasın istiyor. Ancak artık tüketici kredileriyle büyümenin sonuna gelindi. Tüketici kredilerinde fazla gidilebilecek alan kalmadı” dedi.
Üretime yönelsinler
Öztekin, geçen ay getirilen önlemlerin ardından hangi aşamada olduklarını şöyle anlattı: “Bankalarla görüşmelerimiz sürüyor. Bankalarımızın tüketimden ziyade üretime yönelmesini istiyoruz. Başbakan Yardımcısı Sayın Ali Babacan geçtiğimiz ay genel çerçeveyi anlattı. Biz tüketici kredileriyle kredi kartı harcamalarına getirilecek yeni sınırlama ya da düzenleme konusunda öncelikle ekonominin genel durumunu dikkate alıyoruz. Bu kapsamda tüketimin kaynağı bizim için çok önemli. Şuna bakıyoruz mesela, krediyle desteklenen tüketim, üretim artışına mı yol açıyor yoksa ithalatı mı körüklüyor? Cari açığı ne ölçüde büyütüyor? Bütün bunları değerlendiriyoruz.”
Öztekin, kredi kartı düzenlemesiyle ilgili şu önemli açıklamaları yaptı:
Beyaz eşyadan vazgeçildi
“Beyaz eşyada üretim, ağırlıklı olarak yerli firmalarda. Buraya getirilecek sınırlama, yeri üretime zarar verebilir. Bu sektörde kredi kartına taksit sınırlaması getirilmesi, yerli üretime olumsuz yansıyabilir. Biz alacağımız önlemlerin yerli üretimi düşürecek, istihdamı olumsuz etkileyecek sonuçlara yol açmasını kesinlikle istemiyoruz. O nedenle hassas bir çalışma yürütüyoruz.
Kıt kaynakla tatil mi?
Elimizdeki kredi kaynaklarıyla turizmi desteklememiz mi gerekiyor? Yoksa eldeki kıt kaynaklarla tatil mi yapacağız. İnsanlar tabi ki tatil yapabilirler. Ancak tatil krediyle desteklenmeli mi? Tatil bir öncelik olabilir mi? Çok da öncelik gibi görünmüyor.
Taksitle altın alınamayacak
Karar aşamasındayız. Örneğin kuyumcular. Bu iş artık tefeciliğe dönüşmüş. Kredi kartıyla alışveriş yapılmış gibi gösterilip borç para alınıyor. Kartla taksit taksit ödeniyor. Bu olayın sosyal ve ekonomik boyutu var. İnsanlar tefecilikle karşı karşıya kalıyor. Kuyumculukta taksitlendirmeyi kaldırdığınızda hem sosyal hem de ekonomik yönden sonuç alıyorsunuz.
Otomobilde yüzde 75 sınırı masada
Otomotiv sektörüne de, konut sektöründe olduğu gibi, örneğin aracın yüzde 75’ine kredi veririm, kalan yüzde 25’i kendi kaynağından karşılarsın şeklinde bir kısıt gelir mi bakıyoruz. Burada mesele tek başına yüzde 25-75 kısıtı meselesi değil. Harcama diye görünen tutarın bir bölümü faize de gitmiş oluyor. Kredi harcamalarında 50 milyar liralık artış görünüyor. Ancak bu 50 milyarın tamamı aslında harcamaya gitmiyor. 27 milyar lirası faiz. Yani faizi de dikkate almalı...”