Gündem

Kobani davası | HDP'li Ata: Deniz Poyraz’ı katleden katil bir gün sonra tutuklandı, bize 6 saat dışında bir sorgu işlemi yapılmadı ama 8 gün gözaltında tutulduk

Görsel: HDP

21 Haziran 2021 14:24

T24 Haber Merkezi

Eski HDP Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ’ın da aralarında olduğu 108 kişi hakkında açılan davada üçüncü duruşmasının 6. Oturumu Sincan Adliyesi’nde görüldü. Duruşma yarın devam edecek.

Savunmalarda ilk sözü Nezir Çakan aldı. Avukat Şeyhmus Bayhan, "Tanık Sami Baran’ın ifadesiyle Müvekkilimin Nezir Çakan’ın 2019’da Kandil’de olduğu iddia ediliyor. Müvekkilim 2019 yılının yarısında başka bir dosyadan tutuklu. Kalan zamanda ise posta ve banka işlemleri ile Türkiye’de olduğu anlaşılıyor." dedi.

Ayla Akat Ata: Deniz Poyraz’ın şahsında yine kadınlar hedef alındı. Bu durum siyasi iktidarın dilinden, siyasi tavrından bağımsız değildir. Bu saldırılar bireysel cinayetler değildir. Bize sıkılan her kurşunun planı ve amacı vardır.  Deniz Poyraz’ı katleden katil bir gün sonra tutuklandı. Biz 8 gün gözaltında kaldık. Bu gözaltı süresinde 6 saat dışında bir sorgu işlemi yapılmadı ama 8 gün gözaltında tutulduk. Bununla algı yaratmak istediler. HDP’ye operasyon yaptık algısı. Bugün burada olmamızın asıl nedeninin anayasal hak olan siyaset yapma hakkımızı kullanmak olduğunu vurgulamak istiyorum. Bu ülkenin eşit özgür vatandaşlarının siyaset yapma hakkı vardır.

Ata sözlerini şöyle sürdürdü:

"Özerklik talebimiz sadece Kürtler için değil. Türkiye Cumhuriyeti Osmanlı mirası üzerine kurulmuş genç bir Cumhuriyet. Bu nedenle bu talep ne etnik ne de toprak temellidir. Bir Newroz gününde kendini yakan Rahşanları andığımızda ‘Neden bunları anıyorsunuz?’ dediler. Kendini uçurumdan atan kadınlarla coğrafyamızın gerçeğinden söz ediyorum.

O tarihten bugüne kendini uçurumdan atan, kendi gerçeğini teslim etmemek için direnen bir kadın coğrafyası var.

Dünyanın hiçbir yerinde eşbaşkanlık sistemi kriminalize edilmemiş,’terör’ kavramı kullanılmamıştır. Ama bizim ülkemizde durum budur ‘terörle’ yargılanıyoruz. Eşit temsiliyetteki ısrarımız cezaeviyle son buluyor."