CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Diyarbakır'da öldürülen Tahir Elçi için "21. yüzyılın Türkiye’sinde bir faili meçhul olmamalı" dedi.
Kılıçdaroğlu, 28 Kasım’da Diyarbakır’ın Suriçi ilçesinde basın açıklaması yaptığı sırada çıkan çatışmada hayatını kaybeden Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi’nin ailesine taziye ziyaretinde bulundu. Ziyareti sonrasında Diyarbakır Barosu’nda basın açıklaması yapan Kılıçdaroğlu, Elçi'nin arkadaşlarına, "Samimiyetle bu olayın aydınlatılmasını istiyoruz. Failler bulunmalı, yargıya teslim edilmeli" dedi.
Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarından satır başları şöyle:
"Tahir Elçi, yüreğinde insan sevgisi olan bir insan, kentini, insanları seviyor. Saygın bir hukukçu, insan haklarına önem ve değer veriyor. Kent kültürüne sahip çıkıyor. Diyarbakır sıradan bir kent değil; tarihin bütün dokularını burada bulabilirsiniz. Kente sahip çıkmak için oraya gidiyor, basın toplantısı yapıyor. Çatışma kültürünü aslında kabul etmeyen, insanlara haklarına değer veren bir insan.
Hukuku ve hukukun üstünlüğünü bütün hayatı boyunca savunmuş bir insanın kaybedilmesi yüreğimizi acıtıyor. Bu olayın aydınlatılmasını istiyoruz. Sözde değil, samimiyetle bu olayın aydınlatılmasını istiyoruz. Failler bulunmalı, yargıya teslim edilmeli; ailesi, çocukları bunu istiyor. Hangi görüşten olursa olsun bütün partiler bunu istiyor.
Hukuk adına, insanlık, aile adına istiyoruz. Değerli arkadaşlar, emniyet müdürlüğüne de uğradık, iki polisimizin şehit edildiği haberini biliyorsunuz.
CHP olarak bizim üzerimize düşen bir görev varsa buna hazırız, her yerde bunu söylüyoruz. Bu ülkenin huzura ve barışa ihtiyacı var. Ayrışmanın felaket getirdiğini herkes görüyor ve biliyor. Bu güzel ülkede hepimiz rahatça yaşayabilmeliyiz. Bunun altyapısını hep beraber oluşturmalıyız. Barolar, STK’lar, siyasetçiler oluşturmalı.
Hiçbir ayrılık, gayrılık yapmadan bu coğrafyada beraber huzur içinde yaşayalım, en büyük arzumuz bu. Bütün bu acıların üstüne 6 çocuğun da acısı eklendi. Kuran kursunda hayatını kaybeden çocuklar. Neden çocuklar bir yangınla hayatını kaybetsinler? Bütün acıları paylaşıyoruz; paylaşmak durumundayız; hepimiz insanız çünkü.
Diyarbakır Barosu'na başsağlığı dileklerimi iletiyorum. Onlar hukukçu, takip edecekler bu olayı. Söyledim; eğer siyaseten bir yerde zorlukla karşılaşırsanız bize mutlaka haber verin, bizler yanınızda olacağız. Sizin yanınızda olacağız. 21. yüzyılın Türkiye’sine faili meçhuller yakışmıyor, yakıştıramayız zaten."
“Barikatlar sorunu çözmez, sorun yaratır”
Tahir Elçi’ni barış için mücadele ettiğini hatırlatan Kılıçdaroğlu, “Elçi de yollarda barikatların kurulmasını doğru olmadığını defalarca ifade ediyordu. Eğer bu vasiyetse herkesin uyması lazım buna. Barikatlar sorunu çözmez, sorun yaratır. Bu ülkede siz sokakları caddeleri kapatırsanız sorun olur. Diyarbakırlı bunu istemiyor. İzmirli de bunu istemiyor” diye konuştu. Kılıçdaroğlu, barikatları kuranlara “Barikatları kuran arkadaşlar, Tahir Elçi’yi seviyorsanız o barikatları kaldırın” çağrısında bulundu.
Olay yeri incelemelerinin tamamlanmaması ve delillerin tam olarak toplanamaması konusuna da değinen Kemal Kılıçdaroğlu, “Biz CHP’yiz kesin veri olmadan konuşmayız. Bir insan var hayatını kaybetmiştir ve bu insan sıradan bir insan değildir. Bu insan bir basın toplantısı sonrasında hayatını kaybetmiştir. Faillerin bulunmasını isteriz. Ve yargıya teslim edilmesini isteriz. Ben savcı değilim; karar veremem, polis değilim; delil toplayamam. Medyaya yansıyan bütün görüntüleri izledim. Ama ben işin uzmanı değilim, eski maliyeciyim; siyasetçiyim. Bu olayın ayrıntılarını bilemem ama aydınlatılmasını isterim. Faillerin yakalanmasını isterim; bunu isteme hakkım var çünkü ben, hukukun üstünlüğüne, insanların haklarının korunmasına gerektiğine inanan birisiyim” şeklinde konuştu.
“Faili meçhuller Türkiye’nin ayıbıdır”
Faili meçhul cinayetlerinin aydınlatılması için araştırılma komisyonu kurulmasını istediklerini ancak bu isteğin reddedildiğini belirten Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “CHP olarak arkadaşlarıma söyledim; 24. dönemde tam 24 kez failli meçhullerle ilgili araştırma komisyonu kurulmasını istedik. Türkiye’nin bu ayıptan kurtarılmasını istedik. Kim faili meçhulleri aydınlatmadı bunun kamuoyuna duyurulmasını istedik. Maalesef AKP’nin oylarıyla reddedildi. Faili meçhuller olayının üzerinde durmamızın temel nedeni; insanlık ayıbıdır. Bir insanın nasıl öldürüldüğü dosyasını kapatmak insanlık ayıbıdır. Bütün çabanızı harcarsınız faili bulup yargıya teslim edersiniz. Bizim arzumuz hukuk içerisinde suçlunun yargılanması. Keşke AKP de aynı duyarlılığı gösterse. Türkiye’nin karnesi bu konuda zayıftır. Buradaki demokrasiye ‘kibrit demokrasisi’ diyorlar bunun için. Düşündüğü için öldürülenler var. Parlamento bu konuya el atmayacaksa hangi konuya atacak? Hangi konuda duyarlı olacak? Biz CHP olarak bütün görevleri yerine getiriyoruz. Ama sonuçta bizim belirli bir sayımız var. Kabul edenler etmeyenler diye soruluyor; kabul etmeyenler daha fazla. Dosya parlamentoda kapatılıyor aslında.”
“Keşke savcılar bağımsız ve tarafsız olabilse”
Elçi cinayetinin aydınlatılması için CHP olarak siyaseten çaba göstereceklerini vurgulayan Kılıçdaroğlu, “Bütün bu kaygılarımızı dile getirdik arkadaşlar. Bizim dışımdaki değişik çevreler kaygıları dile getirdiler. Pek çok kaygı beyan edildi; büyük bir soğukkanlılıkla izlememiz lazım. Failin yakalanmasıyla ilgili siyaseten çabayı göstereceğiz. Umarız olay aydınlığa kavuşur. Türkiye’de hukuk var mı arkadaşlar? Haber doğru haber yaptı diye, gazeteci hapse atılıyorsa bundan söz edilemez. Yargının bağımsızlığından söz edilebilir mi? Keşke savcılar bağımsız ve tarafsız olabilse. Niye ülkede faili meçhuller var? Bu nedenle var. Niye yargıya güvenilmiyor; bu nedenle. Bir hâkim, bir kişinin iki dudağından çıkan söze bakıp karar veriyorsa orada adalet mi var. Gidelim İstanbul’da herhangi bir vatandaşa soralım, bu ülkede adalet var mı diye? Bir kişi bile çıkmaz. Kaygımız bu zaten. Adaleti ve hukukun üstünlüğünü sağlamak istiyoruz” diye konuştu.
Kılıçdaroğlu'na Diyarbakır ziyareti sırasında CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu ve Gürsel Tekin’in eşlik etti.